Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda mahkemece, hüküm altına alınan miktar 2.668,28 TL olup, dava tarihi itibariyle kredi masrafına bakma görevinin il tüketici hakem heyetine ait olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, mahkemece, dava değerinin 6502 sayılı yasanın 68. maddesi gereğince Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvuruda bulunmasını zorunlu kılan miktarda olduğu ve bu miktar için mahkemeye dava açılmasının yasa gereği mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın dava şartı noksanlığı (HMK 114-b maddesi} nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir....

    KARAR Davacı, davalı bankaya masraf iadesi için yaptığı başvurunun reddedildiğini, alacaklarının tahsili için İl Tüketici Hakem Heyeti'ne yaptıkları itirazın da görev yönünden reddedildiğini ileri sürerek hakem heyeti kararının iptaline ve 2.225,00 TL alacağının kesilme tarihinden işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

      Davalı tüketici hakem heyetinden 2006-2011 yıllarında kaçak kullanım bedelinin kesildiğini belirterek kaçak kullanım bedeli olarak kesilen paranın iadesini ve bundan sonraki faturalarında da haksız kesinti olmamasını istemiş, Yakutiye Tüketici Sorunları Hakem Heyeti'nce; tüketiciden haksız olarak kesilen 24.03 TL.nin ve ve bu kalemlere kesinti yapıldığı tarihten bu yana ödenen bedellerin yasal faiziyle satıcı/sağlayıcıdan alınarak tüketiciye iadesine,bu itibarla tüketici talebinin kabulüne karar verilmiştir.Tüketici Hakem heyeti kararında herhangi bir miktar belirtilmediği için mahkemece, bu karanın ortadan kaldırılmasına ilişkin istemin reddine dair verilen kararın kesin olduğundan söz etmek mümkün değildir....

        Davalı tüketici hakem heyetinden elektrik faturasının daha önce 40-50 TL civarında iken 82 Tl geldiğini, faturaya 29 Tl kaçak elektrik bedeli eklendiğini başkalarına gelen faturası neden ödemesi gerektiğini belirterek gereğinin yapılmasını istemiş, Yakutiye Tüketici Sorunları Hakem Heyeti'nce de ;tüketiciden haksız olarak kesilen 20.40 TL.nin ve ve bu kalemlere kesinti yapıldığı tarihten bu yana ödenen bedellerin yasal faiziyle satıcı/sağlayıcıdan alınarak tüketiciye iadesine,bu itibarla tüketici talebinin kabulüne karar verilmiştir.Tüketici Hakem heyeti kararında herhangi bir miktar belirtilmediği için mahkemece,bu karanın ortadan kaldırılmasına ilişkin istemin reddine dair verilen kararın kesin olduğundan söz etmek mümkün değildir....

          Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiş, mahkemece karanın kesin olarak verildiği gerekçesiyle temyiz talebinin reddine karar verilmiş, davacı bu kez bu kararı temyiz etmiştir. 1-Davacı; elektrik faturasına yansıtılan kayıp kaçak bedeline ilişkin tüketici hakem heyeti tarafından verilen kararın ortadan kaldırılması istemiyle eldeki davayı açmıştır. Öncelikle kararın kesin olup olmadığı hususunun belirlenmesi gerekir. Davalı tüketici hakem heyetinden kaçak elektrik kullanımı parasının kendisinden kesilmemesini istemiş, Yakutiye Tüketici Sorunları Hakem Heyeti'nce; tüketiciden haksız olarak kesilen 13.71 TL.nin ve ve bu kalemlere kesinti yapıldığı tarihten bu yana ödenen bedellerin yasal faiziyle satıcı/sağlayıcıdan alınarak tüketiciye iadesine, bu itibarla tüketici talebinin kabulüne karar verilmiştir....

            Somut olayda dava, trafik kazasından kaynaklı uğranıldığı ileri sürülen maddi zararların tazmini amacıyla dava dilekçesinde belirtildiği şekilde Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına itiraz üzerine verilen İtiraz Hakem Heyeti Kararının iptali istemine ilişkin olup; yukarıda değinilen yasal düzenleme gereğince Hakem Heyeti Kararının İptali davalarında görevli mahkeme Bölge Adliye Mahkemeleri olduğu; dolayısıyla, Hakem Heyeti Kararının iptali istemine ilişkin eldeki dava mahkememizce dinlenilemeyeceği anlaşıldığından davanın usulden reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir....

              Uyuşmazlık Hakem Heyetince; başvurunun kabulüne, 50.784,79 TL tazminatın 30/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara karşı davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine İtiraz Hakem Heyetince; davalı vekilinin itirazları kısmen kabul edilerek Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, başvurunun kısmen kabulüne, 40.627,83 TL sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatının 30.11.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyet kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava, trafik kazasından...

                Taraflar arasındaki itirazın iptali- hakem kararına itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı-karşı davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı ..., Davalı ... ... kendisinden alacağı bulunmamasına rağmen Tüketici Sorunları Hakem Heyetine müracaatı sonrası hakem heyetinin 3200 TL’nın tahsiline karar verildiğini ileri sürerek hakem heyeti kararının iptali ile 3200 TL borçlu olmadığının tesbitini istemiştir. Davalı, davacı ...’nin sahibi olduğu seyahat acentesi vasıtasıyla otel rezervasyonu yaptırıp 3200 TL peşin ödediğini, ancak otelde yer ayrılmaması sebebiyle tatil yapamadığını savunarak davanın reddini dilemiş, birleşen davada ise rezervasyon bedeli olarak ödediği 3200 TL’nin tahsili için yaptığı takibe vaki itirazın iptalini istemiştir....

                  Bu yasal düzenlemeye göre dava tarihi (10.11.2014) itibariyle, dava konusu değerin 2.2206 TL olarak belirlenmesi karşısında uyuşmazlığın İl Tüketici Sorunları Hakem heyeti tarafından görülmesi gerekir. Bu husus dava şartı olup, Tüketici Mahkemelerince resen dikkate alınması gerekir. Hal böyle olunca da mahkemece, uyuşmazlığın İl Tüketici hakem heyeti tarafından çözümlenmesi gerektiği kabul edilerek davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemenin değinilen bu yönü göz ardı ederek yazılı şekilde hüküm tesis etmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 08/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Mahkemece tüketici hakem heyetinin görevli olduğundan bahisle davanın usulden reddine karar verilmiş ise de, tüketici hakem heyeti veya tüketici mahkemesinin görevli olup olmadığı hususu uyuşmazlığın tüketici hakem heyeti veya başvuru tarihindeki değeri esas alınarak belirlenir. Dava tarihinde yürürlükte olan 4077 sayılı yasanın 22. maddesinin 5. fıkrasına göre; “Değeri beşyüz milyon liranın altında bulunan uyuşmazlıklarda tüketici sorunları hakem heyetlerine başvuru zorunludur.” Yasadaki miktar 01.01.2014 tarihinden itibaren yeniden değerleme oranında artışla birlikte 1.272,19 TL'ne yükseltilmiştir. Somut olayda, davacı kendisinden haksız yere kesinti yapılan 1.300 TL'nin davalıdan tahsilini istemiştir. Davacının talebi dikkate alındığında uyuşmazlığa bakma görevi tüketici mahkemesine aittir....

                      UYAP Entegrasyonu