Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi'nin 2020/27 E. 2020/70 K.sayılı kararı doğrultusunda Anayasal şikayet hakkının kullanılması kapsamında olduğu anlaşılmış olup, haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat ödetilmesi koşulları oluşmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve; DAVANIN REDDİNE" şeklinde karar verildiği görülmüştür....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 13/04/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 28/06/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur. Şikayet hakkı, diğer bir deyimle hak arama özgürlüğü; Anayasa’nın 36. maddesinde; “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir” şeklinde yer almıştır....

    çöküntü yaşadığını, çevresi ve toplum tarafından dışlandığını, bunları yaşamasının sebebinin kendi meslektaşının asılsız müvekkilini karalama niyeti ile yaptığı iftira ve haksız şikayet olduğunu, davalının, aynı konumda çalışan tüm mesai arkadaşlarını sistematik bir şekilde ve devamlı olarak şikayet etmeyi alışkanlık haline getirdiğini, müvekkil ve diğer şikayet edilenlerin hiçbirinin en ufak bir yaptırımla karşılaşmadığını, müvekkilinin haksız şikayet nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini belirterek 10.000TL manevi tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği tarih olan 06/07/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/198 Esas sayılı dosyasında görülen menfi tespit davası ile davalının kusurlu olduğunun ve haksız takip başlattığının tartışmasız olduğunu belirterek Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi hükmünün istinafen incelenerek kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Somut olayda, haksız takip/haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat ödetilmesi koşullarının oluşup oluşmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, haksız takip/haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır....

    şikayetçi olduğunu, yapılan soruşturma sonunda kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini, davalının olmamış bir olayı olmuş gibi anlatarak çalıştığı kurumda davacıyı amirlerine karşı küçük düşürdüğünü, davalının şikayet sınırlarını aştığını belirterek haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat istemiştir. Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkeme, şikayet hakkının, hak arama özgürlüğü sınırlarının aşılarak kullanıldığı ve şikayet edilenin kişilik değerlerine saldırı oluşturduğu gerekçesiyle istemin kısmen kabulüne karar vermiştir. Şikayet hakkı, diğer bir deyimle hak arama özgürlüğü; Anayasa’nın 36. maddesinde; “ .. ” şeklinde yer almıştır. Hak arama özgürlüğü bu şekilde güvence altına alınmış olup; kişiler, gerek yargı mercileri önünde gerekse yetkili kurum ve kuruluşlara başvurmak suretiyle kendilerine zarar verenlere karşı haklarının korunmasını, yasal işlem yapılmasını ve cezalandırılmalarını isteme hak ve yetkilerine sahiptir....

      Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2022/93 Esas sayılı dosyada devam ettiğini belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin iş kaybı nedeniyle şimdilik 500,00 TL, tedavi sırasında yapılan yol ve beslenme giderleri için şimdilik 500,00 TL, beden gücü kaybına ilişkin hesaplanacak tazminat tutarı belli olduktan sonra peşin harcı yatırılmak üzere olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte şimdilik 500,00 TL, ileride yapılacak tedavi masrafları için şimdilik 500,00 TL olmak üzere şimdilik toplamda 2.000,00 TL maddi tazminatın ve 75.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. İleri sürülüş biçimine göre uyuşmazlık; haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteminden kaynaklanmaktadır....

      -TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş, 16.02.2015 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini 20.070,19 TL olarak artırmıştır. Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, manevi tazminat talebinin kabulü ile 30.000.-TL manevi tazminatın şikayet tarihi olan 03.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, maddi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir....

        Somut olayda, davacının haksız delil tespiti nedeniyle maddi manevi tazminat talep ettiği eylemler bakımından davalının eyleminin yasal şikayet hakkı kapsamında kaldığı, yapılan işlemlerin mahkeme kararına dayandığı ve az da olsa emare olduğu bu sebeple tazminat şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde haksız şikayet nedeni ile 6.000,00 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dava haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı, yurtdışında bulunmasına rağmen davalının Cumhuriyet Savcılığına verdiği şikayet dilekçesiyle kendisine hakaret ve tehdit ettiği iddiasında bulunduğunu, yapılan yargılama neticesinde beraat ettiğini belirterek davalının hiçbir emare yokken şikayet etmek suretiyle kişilik haklarına saldırıda bulunması nedeni ile 6.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı ise şikayet hakkını kullandığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

            ın çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla Cumhuriyet Savcılığına şikayetçi olduğunu, asılsız suçlama ve iftira nedeniyle davacıların ruhsal durumlarının sarsıldığını belirterek haksız şikayet dolayısıyla manevi tazminat talep etmiştir. Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, şikayet hakkının, hak arama özgürlüğü sınırlarının aşılarak kullanıldığı ve şikayet edilenin kişilik değerlerine saldırı oluşturduğu gerekçesiyle istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Şikayet hakkı, diğer bir deyimle hak arama özgürlüğü; Anayasa’nın 36. maddesinde; “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir” şeklinde yer almıştır....

              UYAP Entegrasyonu