Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davaya konu ihtiyati haciz talebi, davalının, davacıya yönelik silahla yaralama fiili nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığı iddiasıyla açılan tazminat davasında yapılmıştır. Davalı, davacıya yönelik söz konusu silahla yaralama fiili nedeniyle Bingöl 1.ACM'nin 2019/466 E.-2021/339 K. Sayılı kararı TCK 86/1, 3- e, 87/2- b ve son maddeleri uyarınca 6 YIL 8 AY HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA karar verilmiştir. Kararın istinaf edildiği, kesinleşmediği anlaşılmıştır. Zarar; haksız eylemden kaynaklandığından tazminat, haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Yukarıda belirtilen iddialar ve tüm dosya kapsamındaki belgeler dikkate alındığında davacıların maddi ve manevi zararlarının olabileceği kuvvetle muhtemeldir. Alacağın kesin olarak ispatlanması gerekmez. Kaldı ki davalı hakkında ceza yargılamasında mahkumiyet hükmü tesis edilmiştir....

Mahkemece maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı tarafından dava dışı kızı .... borcundan dolayı, kendi evinde haciz işlemi yapıldığını, evdeki eşyaların kendisine ait olmasına ve dava dışı kızının kendisiyle birlikte oturmamasına rağmen istihkak iddiasının dikkate alınmadan eşyalarının kötüniyetle haczedildiğini, ... Hukuk Mahkemesine açtığı istihkak davası sonucunda eşyaların kendisine ait olduğunun tespit edildiğini, açtığı istihkak davasında kendisini vekil ile temsil ettirerek vekalet ücreti ödemek zorunda kaldığını, ayrıca eşyaların iadesi için İcra Müdürlüğüne teslim harcı ödediğini, manevi olarak zarar gördüğünü belirterek, haksız haciz nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararlarının karşılanmasını istemiştir....

    Ltd Şti.’nin borcu nedeniyle müvekkil şirkete haksız olarak haciz ve muhafaza yapılması sonucunda müvekkil şirketin ticari itibarı zedelendiği, İstanbul ... ATM ... E. Tazminat tüm işçiler ve müşteriler nezdinde borcu varmış ve batma ihtimali olduğu düşünülmüş, işçilerin bir kısmı işten çıkmak, müşteriler iş vermekten kaçınmış, müvekkil şirketin ticari itibarı zedelendiğinden 50.000TL manevi tazminata hükmedilmesi talep edildiği, ayrıca makinaların muhafaza altına alınması nedeniyle uğradığı maddi zararın tespiti ile tahsilinin talep edildiği, arz ve izah edilen nedenlerle, davanın kabulüne, haksız haciz nedeniyle müvekkilin maddi zararının tespiti ile (fazlaya ilişkin hakkın saklı kalmaka kaydıyla şimdilik) 1.000 TL maddi tazminatın ve 50.000 TL manevi tazminatın haksız haciz tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraftan tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir....

      Davacı, borcu bulunmadığı halde davalı tarafından hakkında icra takibi ve haciz işlemleri yapıldığını ileri sürerek tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece, takibe konu çeklerdeki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığının belirlendiği, icra takiplerinin iptaline karar verildiği, davalı tarafından bu çeklere dayalı olarak iki kez ihtiyati haciz talebinde bulunulduğu gerekçesiyle istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı, davacı ile aralarındaki borç ilişkisi nedeniyle ve birden çok çeke dayalı olarak icra takibinde bulunmuştur. Dava, haksız haciz iddiasına dayanmakladır. Haciz isteminin dayanağının bir hak veya alacak olması ve haciz tarihinde de mevcut bulunması gerekir. Aksi halde, haksız bir haciz ve buna bağlı olarak da sorumluluk söz konusudur. Buradaki sorumluluk ise, kusura dayanmamaktadır. Eylem ile zararlı sonuç arasında uygun nedensellik bağının bulunması gerek ve yeterlidir....

        Hukuk Dairesinin 20.01.2021 tarihli ve 2021/10 Esas, 2021/51 Karar sayılı kararında; trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemiyle açılan davada, ilk derece mahkemesince davacıların ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği, somut uyuşmazlıkta davacı vekilinin trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminatın haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale geldiği, buradaki muacceliyet kavramının, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamında olduğu, dosyada bulunan bilgi ve belgeler de nazara alındığında haksız fiil tarihi itibariyle davacıların maddi ve manevi tazminat alacaklarının muaccel hale geldiği, ihtiyati haciz niteliğinde ihtiyati haciz talep edilen davanın ilk açıldığı aşamada zararın miktarının kesin olarak belirlenmesini beklemenin hakkaniyetle bağdaşmayacağı, dosyada bulunan ATK İstanbul Trafik İhtisas Dairesinin raporu, ceza mahkemesinin gerekçeli kararı...

          Tem. ve Oto San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 29/04/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 14/05/2014 günlü direnme kararının Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, 6763 sayılı Kanun'un 45. maddesi ile 6100 sayılı HMK'ye eklenen geçici 4/1. maddesi gereği temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava dışı ... Organizasyon İnş. Tur. Elek. Gıda Eğt. Hiz. San. Taah. Paz. Ltd....

            Davacı, borçlu olmadığı halde, icra dosyasındaki borçlu ile aralarındaki isim benzerliği nedeniyle evine hacze gelindiğini, ev eşyalarına haciz konulduğunu, eşyaların yediemin deposuna kaldırıldığını belirterek, uğradığı maddi ve manevi zararlarının tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı, isim benzerliği yüzünden davacı hakkında takip ve haciz yapıldığını, bu durum öğrenildikten sonra haczedilen malların davacıya hemen iade edildiğini, davacının kapısına bırakılan nota rağmen kendisinin gerçek borçlu olmadığı yönünde kimseyi uyarmadığını, bu bakımdan davacının da kusurlu olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının da kusurlu olması ve haczedilen malların ertesi gün iade edilmesinden dolayı davacı üzerinde yarattığı etkinin az olması gözetilerek manevi tazminat isteminin, ispat edilmediğinden dolayı da maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"leyhine 25/02/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/02/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız haciz işlemi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kaulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir....

                Yani ihtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden TBK’nın 49. maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise kusura dayalıdır. Bu itibarla, alacaklının kötüniyetli veya iyiniyetli olup olmadığı da sonuca etkili olup, ağır olmasa da kusurlu olması da gerekmektedir. (Bkz. Prof. B. Kuru, İcra ve İflas Hukuku, Ankara, 1993, Cilt 3, Sh.2583 v.d). Haksız yere bir kimsenin mallarının haczettirilmesi, o kimsenin ticari itibarına saldırı teşkil eden ve TBK'nın 49. maddesi gereğince manevi tazminat ile sorumlu tutulmayı gerektiren bir davranıştır....

                Yani ihtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden TBK’nın 49. maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise kusura dayalıdır. Bu itibarla, alacaklının kötüniyetli veya iyiniyetli olup olmadığı da sonuca etkili olup, ağır olmasa da kusurlu olması da gerekmektedir. (Bkz. Prof. B. Kuru, İcra ve İflas Hukuku, Ankara, 1993, Cilt 3, Sh.2583 v.d). Haksız yere bir kimsenin mallarının haczettirilmesi, o kimsenin ticari itibarına saldırı teşkil eden ve TBK'nın 49. maddesi gereğince manevi tazminat ile sorumlu tutulmayı gerektiren bir davranıştır....

                  UYAP Entegrasyonu