ndaki sonuçları, boşanma ve boşanma sebebi olması durumunda, bu olaylar yüzünden kişilik haklarının saldırıya uğraması halinde manevi tazminat talep edilebileceğidir. T...'nın 49. maddesine göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Yine T..'nın 58. maddesinde "Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namıyla bir miktar para ödenmesini dava edebilir." Haksız fiile dayalı bir borcun doğabilmesi için, hukuka aykırı bir fiil bulunmalı, fiili işleyenin kusuru olmalı, sonuçta bir zarar doğmalı, zarar ile işlenen fiil arasında da uygun nedensellik bağı bulunması gerekir. Somut olaya gelince, davalının ve dava dışı eşin davacıya yönelik ve bütün olarak aldatma mahiyetindeki davranışlarının manevi tazminatı gerektirip gerektirmeyeceğinin tartışılması gereklidir. Yukarıda incelenen Kanun maddeleri uyarınca, davacının dava dışı eşinin T..'...
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, bunun yanında olayın işverenin işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini yeterince alınmamasından kaynaklandığı da gözetilerek gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370) Bu ilkeler gözetildiğinde, davacı anne ve baba yararına ayrı ayrı hükmedilen 18.000,00'er TL ve kardeş yararına hükmedilen 5.000,00 TL manevi tazminatın az olduğu açıktır. 2-Öte yandan, iş kazası nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir....
GEREKÇE VE KARAR İstinaf ve temyiz kesinlik sınırının hükmedilen veya reddedilen maddi ve manevi tazminat miktarları üzerinden değerlendirileceği, maddi tazminat ve manevi tazminat bakımından ayrı ayrı değerlendirilemeyeceği reddedilen toplam tazmimat miktarı bakımından ise hükmün davacı açısından kesin olmadığı ve dolayısıyla istinaf mahkemesince yapılan kesinleştirme işleminin yok hükmünde olduğu anlaşılmakla hükmün tamamı üzerinde yapılan incelemede; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin sair temyiz sebeplerinin reddine, ancak; 1.Maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan "1.097,58" TL yerine, bu miktarın altında kalacak şekilde "872,95" TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine eksik maddi tazminata hükmolunması, 2....
Somut olayda, davalının eyleminin davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu böylelikle manevi tazminat koşullarının oluştuğu kabul edilerek uygun bir miktar manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle, davacının manevi tazminat isteğinin tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu nedenle dava sebebinin evlilik birlliği içindeki haksız eyleme dayalı olması ve evlilik birliğinin tarafların karşılıklı boşanma, maddi ve manevi tazminat ve diğer tüm ferileri konusunda vardıkları anlaşma uyarınca bitirilmiş ve tarafların birbirlerini ibra etmiş olmaları karşısında, maddi ve manevi tazminatın ayrı bir davada talep edilemeyeceği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi isabetli olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir. Dava boşanma kararının kesinleşmesinden sonra bağımsız olarak açılan TMK'nın 174/1- 2 maddesine dayalı maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkin olup, mahkemece maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verildiği halde, davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına tek vekalet ücretine hükmedilmiştir. "Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir."...
Somut olayda tabelanın kaldırıldığı belirlendiğine ve tekrar takılması tehlikesi de bulunmadığı anlaşıldığına göre konusuz kalan talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. Haksız rekabeti gerçekleştiren kişinin kusurlu olması ve haksız rekabet sonucu bir zararın doğmuş olması durumunda maddi tazminat davası açılabilir (TTK m. 56/1/d). Haksız rekabete dayalı maddi tazminat davasının açılabilmesi için haksız rekabet fiilini işleyenin kusurlu olması ve haksız fiile ilişkin genel hükümler kapsamında (TBK m. 49 vd.) zarar ile haksız rekabeti oluşturan fiil arasında illiyet bağının da bulunması gerekir. Maddi tazminat davalarında kusurun ve zararın varlığının ispatı davacıya düşer. Davalı önceki dönem satışlarını ve haksız rekabet nedeni ile bu satışların azalması sebebiyle uğradığı zararı kendi defterlerini kullanarak ispat edebilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49, 50, 53/3, 55 ve 56 maddeleri kapsamında, trafik kazasına dayalı açılan destekten yoksun kalma nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasıdır. Talep ise; maddi ve manevi tazminat talebi yönünden davalılar adına kayıtlı taşınır-taşınmaz mallar ile banka ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklar üzerine ihtiyati haciz konulması isteminin reddi kararına karşı davacılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusudur. 2004 sayılı İİK'nın 257/1 maddesinde; "Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir" düzenlemesi muaccel, bir başka deyişle vadesi gelmiş alacaklar yönünden ihtiyati haciz koşulları düzenlemiştir....
Davacı .... vekili Avukat ... tarafından, davalılar .... ve ..... aleyhine .... gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02/06/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan .... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiile dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılardan ..... tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamından, davacı vekilinin hükümden sonra verdiği tarihsiz dilekçe ile davadan feragat ettiğini bildirdiği anlaşılmaktadır. Feragat davaya son veren taraf işlemlerinden olup, davacı tarafın dava konusu haktan feragat etmesidir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/107 E DAVA KONUSU : Tazminat (Maddi-Manevi Tazminat) KARAR : Davalı vekilinin istinaf başvurusu üzerine yapılan inceleme neticesinde; TARAFLARIN İDDİA ve SAVUNMALARININ ÖZETLERİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının iş kazası neticesinde maluliyetinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminatın tahsiline, davalı şirketin menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : İlk Derece Mahkemesi'nce özetle; ''davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin kabulü ile davalı şirketin mevcut menkul, gayrimenkul ve 3. kişilerdeki mal ve alacaklarına 1.000,00_TL ile sınırlı olmak üzere ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEP ve GEREKÇELERİ : Karara karşı, Davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Öte yandan boşanmanın fer’i nitelikli manevi tazminat talebi yönünden aile hukuku çerçevesinde yapılan değerlendirme ile Borçlar Kanunu çerçevesinde ve haksız fiil hükümlerine göre yapılacak değerlendirme birbirinden farklı olacağı gibi varılan sonuçlarda farklı olabilecektir. Kaldı ki davacı tarafın maddi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin bulunması durumunda ise, bu taleplerin haksız fiil hükümlerine göre değerlendirilme imkanı bulunmayacağından sırf boşanma kararı kesinleşti diye süresinde yapılacak bu tür taleplerin tümden değerlendirme dışı ve semeresiz kalması sonucu doğacaktır ki mevcut yasal mevzuat çerçevesinde bu sonucun kabulüne de yasal olanak bulunmamaktadır....