Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının maluliyetin haksız fiil sorumlusunun fiili sonucu oluştuğunun, yani haksız fiil ile maluliyet arasında illiyet bağının bulunduğunun da belirlenmesi sorumluluk açısından zorunludur. Bu nedenlerle maluliyet raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. Eksik inceleme ile karar verilemez. Bu durumda, davacının psikolojik tedavisine ilişkin tüm tedavi evrakları dosya arasına getirtildikten sonra muayenesi de yapılarak, davacı için kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine göre, kazadan sonra oluştuğu belirtilen psikolojik rahatsızlıkların kaza ile illiyet bağının olup olmadığı, maluliyet oranına etki edip etmediği tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

    Dava, trafik kazasından kaynaklanan rücuen tazminat talebine ilişkindir. 818 sayılı BK.nun 41. maddesinde haksız fiil tanımlanmış, 60. maddesinde de haksız fiilden zarar görenin bundan kaynaklanan zararın tazmini istemi ile açacağı davaların, zararı ve faili öğrendiği tarihten itibaren 1 ve herhalde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi bulunduğu belirtilmiştir. Buna karşılık, 2918 sayılı KTK.nun 109/1. Maddesinde "Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde,kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar." hükmüne, yine aynı kanunun 109/2 maddesinde ise, "dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir." hükmüne yer verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; haksız fiil tazminatı istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 4.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,16.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı işçilerine ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile araç yakıt giderleri genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerdir. Bunların zarar ile ilgisi bulunmamaktadır. Özel olarak adam tutulup çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça haksız fiil meydana gelmeseydi dahi yapılacak bu nitelikteki giderler zarar kapsamına dâhil edilemez. TTK'nun 1472. Maddesine göre, davacı sigorta şirketi, sorumlulara, halefiyet ilkesi gereği, sigortalısının başvurabileceği, talep edebileceği miktarda başvurabilecektir....

          Bir başka anlatımla, haksız bir eylemin tazminat borcu doğurabilmesi için kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil sonucunda zarar doğması, zarar ile fiil arasında da illiyet (nedensellik) bağı bulunması gereklidir. Hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Bir başka deyişle haksız fiil ile zarar arasında illiyet bağı yoksa bu kalem zarar istenemez. (Yargıtay 4. HD. 2018/5364 Esas, 2020/162 Karar; Yargıtay 4. HD. 2018/1504 Esas, 2019/5005 Karar; Yargıtay 4.HD.2018/1493 Esas, 2019/5410 Karar vb.) Buna göre, davalının onanarak kesinleşen Çorum 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/44 Esas, 2014/148 Karar sayılı ilamı ile davacıya karşı dolandırıcılık eyleminde bulunduğu ve dolayısıyla davacının uğradığı gerçek zarardan sorumlu olduğu açıktır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Men'i Müdahale, Ecrimisil, Haksız Fiil Tazminatı, Çevresel Kirlilik Tazminatı Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olup, hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, HUMK'un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 27,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 16,70 TL'nin temyiz eden davacılardan alınmasına, 09/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            in sevk ve idaresinde iken meydana geldiğini belirterek, müvekkili ... yönünden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihi olan 10.10.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tüm davalılardan, 10.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 10.10.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ... tahsiline, müvekkili ... ve ... için ayrı ayrı 5.000,00'er TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 10.10.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ... tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacı ...'ın maddi tazminat talebinin reddine, davacı ... yönünden 8.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 10.10.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : YIKIM VE TAZMİNAT -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi ve zarar ziyan tazminatı isteğine ilişkin olup, mahkemece haksız fiil tazminatına hükmedilmiş diğer istekler yönünden kamulaştırma işlemleri yapıldığı gerekçesiyle tefrik kararı verilmiş olup, hüküm tazminata yönelik olarak davalı tarafından temyiz edilmiş olmakla, temyiz edenin sıfatı ve davanın bu niteliğine göre temyiz itirazlarının incelemesi Daireye ait olmayıp Yüksek 4.Hukuk Dairesine ait olmakla ilgisi yönünden dosyanın anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 27.09.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                HUKUK DAİRESİ Dava, davalı tarafından nehir yatağından alınan malzeme bedelinin tazminini amaçlayan haksız fiil tazminatı olmasına göre kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu'nun 21/2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/3 maddesi gereğince dosyanın anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 27.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, haksız fiil tazminatı isteminden ibarettir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 4.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 03.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu