Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; manevi tazminat taleplerinin haksız ve yersiz olarak reddedildiğini, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı tarafça istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, haksız eylem sebebine dayalı manevi tazminat talebine ilişkindir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/04/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem sebebiyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 22/10/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem sebebiyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, müvekkilinin eşi ile davalı arasında evlilik birliği devam ederken birliktelik yaşandığını ve davalının müvekkiline hakaret ettiğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 26/05/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem sebebiyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 09/06/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların tüm temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalıların temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız eylem sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

      Mahkemece yukarıda açıklanan kanuni düzenleme gözetilmeksizin davacının manevi tazminat isteminin her iki talep nedeniyle kısmen kabulüne karar verilmiştir. Şu durumda; mahkemece, dava dilekçesinde manevi tazminatın her iki eylem nedeniyle ayrı ayrı talep edildiği halde, her bir eylem için ne kadar talepte bulunulduğu belli olmadığından öncelikle davacının manevi tazminat isteminin ne kadarını aldatılma nedeniyle, ne kadarını haksız şikayet nedeniyle talep ettiği hususu açıklattırılarak mevcut deliller de değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken eksik tahkikata dayalı hüküm kurulması doğru değildir. Kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 21/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

        Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Asıl dava, tasarıma tecavüzün tespiti, meni ve bundan kaynaklı maddi ve manevi tazminat ile haksız rekabetin tespiti, meni ve bundan kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, haksız rekabetin tespiti ve önlenmesine, maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, tasarımla ilgili taleplerin reddine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davalı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı-karşı davacı ... aleyhine 30/06/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat; davalı-karşı davacı ... vekili Avukat ... tarafından ise, karşı dava ile yine haksız eylem nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın manevi tazminat yönünden kısmen kabulü ile maddi tazminatın reddine ve karşı davanın ise maddi ve manevi tazminat yönünden reddine dair verilen 08/09/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki haksız eylem ve kişilik haklarının ihlali nedenine dayalı manevi tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 07/05/2015 gün ve 2014/9021-2015/5840 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Davacının, davalının hakaret eylemi nedeniyle manevi tazminat istemine yönelik karar düzeltme talebi yönünden; Dava, haksız eylem ve aldatma nedenine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, kısmen kabul kararı verilerek, davalının hakaret ve aldatma eylemleri nedeni ile ayrı ayrı manevi tazminata hükmolunmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... ve ... vekili Avukat ... tarafından, asıl davada davalılar ... ve diğerleri aleyhine 16/10/2015 gününde verilen dilekçe ile kasten yaralama eylemi nedeniyle haksız eylem nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat, davacılar ... ve ... vekili Avukat ... tarafından, birleşen davada davalılar ... ve diğerleri aleyhine 01/04/2015 gününde verilen dilekçe ile kasten yaralama eylemi nedeniyle haksız eylem nedenine dayalı maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davada manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, maddi tazminat isteminin kabulüne, birleşen davada ise maddi tazminat isteminin reddine dair verilen 17/09/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili, davalılar ... vekili ve ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği...

                Davaya konu haksız eylem, davalıların alt yapı ve kaldırım çalışmaları sırasında davacının evinin zarar görmesi şeklinde gerçekleşmiştir. Kural olarak, mala verilen zararlar nedeniyle manevi tazminat istenilemez. Gerek BK.’nun 49. maddesi ve gerekse MK.’nun 24. maddesinde, kişilik haklarının zarara uğratılması durumunda manevi tazminat istenilebileceği ön görülmüştür. Bu düzenlemeler, mal varlığına ilişkin zararları içermez. Şüphesiz, mal varlığına yönelik eylemler de, kişiyi az veya çok üzüntüye düşürebilir. Ancak, böyle bir nedenden kaynaklanan ihlaller, manevi tazminat yolu ile giderim kapsamında düşünülemez. Mahkemece, manevi tazminat isteminin reddi yerine; kısmen kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

                  Mağdurun manevi tazminat talep edebileceği birden fazla kimse bulunması halinde, bunlardan birinden manevi tazminat adı altında tazminat almış olması, başka bir anlatımla hükmedilen manevi tazminatı tahsil etmiş olması, manevi tazminatın bölünmezliği ve tekliği ilkesi gözetilerek, diğerlerinin sorumluluğunu ortadan kaldırır. Borcun ödenmesine dair bir mahkeme kararı olsa dahi, borç ödenmedikçe (ifa gerçekleşmedikçe), alacaklı diğer borçlulara da müracaat edebilir. Bu taktirde tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ödetmeye karar verilmesi gerekir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında, davalı haksız eylem faili, ortaya çıkan zarardan sorumludur. Dava dışı haksız eylem sorumluları aleyhine tazminata hükmedilmiş olması, davalıyı sorumluluktan kurtarmaz....

                    UYAP Entegrasyonu