Dosya kapsamından, davacıların ....000'er TL maddi, ....000'er TL manevi tazminat olmak üzere davalılardan ayrı ayrı talepte bulunduğu, mahkemece davacılardan ...'ın açmış olduğu davanın reddine, davacılardan ...'ın açmış olduğu maddi tazminat davasının reddine, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Davacılar ihtiyari dava arkadaşı olup taleplerin her bir davacı için ayrı ayrı maddi ve manevi tazminat istemi olmasına göre yukarıda anılan ... hükümleri uyarınca reddedilen maddi ve manevi tazminat davaları yönünden davalılar yararına ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken mahkemece tek vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekirse de belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/... maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davalı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı-karşı davacı ... aleyhine 16/01/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat; davalı-karşı davacı ... tarafından, karşı dava ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın ve karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen 09/07/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi; karşı dava ise haksız eylem nedenine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, dava ve karşı davadaki istemlerin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir....
DAVA TÜRÜ :Maddi-Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm *haksız eylem nedeniyle maddi, manevi tazminat istemine ilişkin olup inceleme görevi Yargıtay *4. Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Dosyanın görevli Yargıtay *4. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 14.05.2007...
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, tazminat ve nafakaların miktarı yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, her iki boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı erkek, 26.12.2011 tarihli karşı dava dilekçesiyle; zina hukuki sebebine (TMK md.161) dayalı olarak boşanma ve manevi tazminat talep etmiştir. Mahkemece, davacı-karşı davalı kadının boşanma davasının kabulüne, kadın yararına maddi ve manevi tazminat ile nafakaya, erkeğin manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiştir. Davalı-karşı davacı erkeğin usulüne uygun olarak açılmış olan boşanma davası hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir....
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olay bakımından haksız eylem nedeniyle yaralanan davacı yararına takdir edilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Manevi tazminat isteminin temelinde, davalının haksız eylemi yatmaktadır. Bilindiği üzere, haksız eylemin unsurları; zarar, fiil ile zarar arasında illiyet bağı ve fiilin hukuka aykırı olmasından ibarettir. Öte yandan, mülga 818 sayılı Borçlar Kanununun 47. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56.) maddesinde düzenlenen manevi tazminatta kusurun gerekmediği, ancak takdirde etkili olabileceği, 22.6.1966 tarih ve 1966/7 Esas 1966/7 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıkça vurgulanmıştır. Bu kararın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir....
aleyhine 17/10/2008 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat, davalı-karşı davacı ... tarafından davacı-karşı davalı ... aleyhine 17/11/2008 tarihinde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 22/03/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı-karşı davacı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....
Bölge adliye mahkemesince, ilk derece mahkemesinin davalı erkeğe yüklediği kusurların yanında sadakatsizlik vakıasının da ispatlandığı, davacı kadının, erkeğin kusurlarına yönelik istinaf itirazı bulunmadığı gerekçesiyle davalı erkeğe bu vakıanın kusur olarak eklenemeyeceği ancak sadakatsizlik vakıasının kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf incelemesinde dikkate alındığı belirtilmiştir. TMK m.174/1-2 gereğince hükmedilen maddi ve manevi tazminat, boşanmaya neden olan ve ispatlanan olaylar dikkate alınarak belirlenir. Davacı kadın tarafından istinafa getirilmeyen sadakatsizlik kusuru bölge adliye mahkemesince davalı erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği gibi maddi ve manevi tazminatın miktarlarının belirlenmesinde de dikkate alınamaz. Bu husus gözetilmeksizin maddi ve manevi tazminat miktarlarının belirtilen gerekçeyle takdiri usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece, maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz olunmuştur. Davacı, aralarında anlaşmazlık bulunan oğlu olan davalının kendisini kasten yaraladığını belirterek, uğradığı maddi ve manevi zararların ödetilmesini talep etmiştir. Davalı, iddianın aksine babası olan davacı ile annesi ve kardeşinin birlikte kendisini darp ettiklerini belirterek, davanın reddini savunmuştur. Yerel mahkemece, davalı ...'ın haksız eylemi sonucu yaralanan davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, ancak tarafların olayda eşit kusurlu olduklarından bahisle manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından; davalının, kavga sırasında babası olan davacıyı kasten yaraladığı; davacının da, oğlu olan davalıyı kasten yaraladığı, bu şekilde karşılıklı eylemlerinden dolayı ceza yargılaması sonucunda tarafların mahkum edildiği, kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır....
Bununla birlikte somut olayda davacı vekilince dava dilekçesi içeriğinden de anlaşıldığı üzere davalı zorunlu trafik sigortacısından manevi tazminat isteminde bulunulmadığı halde, mahkemece manevi tazminat istemi üzerinden davacı yararına diğer davalılarla birlikte davalı ... şirketinin de vekalet ücretinden sorumlu tutulması doğru olmamıştır. b-Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksızeylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir....
mala zarar verme eylemleri nedeniyle maddi ve manevi zararların giderilmesi istemine ilişkindir....