Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ...vd. aleyhine 28/12/2009 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/03/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş, kararı davalılardan ... temyiz etmiştir. Davacı, davalılardan ...'...

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2019/476 KARAR NO : 2021/177 DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/08/2019 KARAR TARİHİ : 19/03/2021 KARARIN YAZIM TARİHİ : 07/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; dava dışı .......

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Manevi tazminat talebinin reddi, 300.250 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesi Davacı vekilinin 28.11.2011 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle sahibi olduğu şekerlere el konulduğunu, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine ve şekerlerin iadesine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. ve devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Tazminat davasının dayanağı olan Muş 1....

        Zarar görenler isterse, doğrudan kişisel kusurlarından dolayı haksız eylemi gerçekleştiren kamu görevlisine karşı tazminat davası açabilecekleri gibi, isterlerse Devlete karşı da dava açabilirler. Somut olayda davacı, davalının kişisel kusuruna dayanarak dava açıtığından pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığı düşüncesiyle değerli çoğunluğun kararına katılmıyorum.06/06/2017...

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davanın kısmen kabulüne haksız el konulan aracın hasar bedeli olan 10.113 TL ile aracın haksız el koyma süresinde çalıştırılamamasından kaynaklanan 40.677,44 TL maddi zarar olmak üzere toplam 50.790,44 TL maddi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen...

            Davacı tarafından dava dilekçesinde davalı taraf ile dava açılmasından önce tazminat taleplerine yönelik olarak arabuluculuk başvurusunda bulunulduğuna ilişkin herhangi bir beyan olmadığından ve 01.01.2019 tarihinden itibaren ticari davalarda tazminat ve alacak taleplerine ilişkin olarak dava açılmasından önce arabuluculuğa başvurulması dava şartı haline getirilmiş olduğundan ve tazminat taleplerine yönelik arabuluculuğa başvurulmaması halinde yasa gereği hiç bir işlem yapılmaksızın tazminat tazminat talepleri yönünden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddedileceğinden Mahkememiz --- esas sayılı dosyası ile dava açıldığı 07/02/2020 tarihli tensip ara kararı gereğince davacı vekilinin Maddi ve manevi tazminat yönünden tefrikine, tefrik edilen ---- Esas sayılı dosyası üzerinden devamına karar verildiği, --- esas sayılı dosyada ise dava açılmadan önce davacı tarafından tazminat taleplerine yönelik zorunlu dava şartı olan arabuluculuk kurumuna başvurulmadığı ve dava şartının gerçekleşmediği...

              Maddesi; ''(1) Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür.(2) Haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası, esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılır.(3)Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür.(2) Haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası, esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılır.(3) Tazminat davası açma hakkı, hükmün kesinleşmesinden veya ihtiyati tedbir kararının kalkmasından itibaren, bir yıl geçmesiyle zamanaşımına uğrar....

                Davacı ..., haksız eylem nedeniyle oluşan zararın yasal yollardan tahsili için 26/12/2008 tarihinde olur verildiğini belirterek; iş sahibi ... ile yüklenici ... aleyhine 25/02/2009 tarihinde eldeki davayı açmış, davalı ... ise zamanaşımı definde bulunmuştur. Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi isteminden ibarettir. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 60. maddesi uyarınca; haksız eylemden doğan zararın tazminine ilişkin davalar, zarar görenin zararı ve zarar vereni öğrendiği tarihten itibaren bir yıl ve her halde haksız eylem tarihinden itibaren on yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Davaya konu haksız eylemlerin meydana geldiği ve öğrenildiği 18/10/2004 ve 28/10/2004 tarihleri ile davanın açıldığı 25/02/2009 tarihi arasında bir yıllık zamanaşımı süresi dolmuştur. Davacı ..., tüzel kişi tacir sıfatını haizdir. Bu nedenle basiretli davranarak, olay günü haberdar olduğu zararı nedeniyle, zarar veren hakkında 818 sayılı BK.'...

                  UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Davalının haksız fiil niteliğinde eylemi bulunup bulunmadığı ile hükmedilen manevi tazminat tutarının uğranılan manevi zararı giderme amacına uygun olup olmadığı konusundadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, haksız şikayet ve haksız fiilden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davacılar vekili ve davalı tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır. Davacılar dava dilekçesinde, davalının haksız şikayette bulunması ile hakaret, yaralama ve tehdit eylemleri nedeniyle manevi tazminat talep etmiştir....

                  Mahkemece, manevi tazminat davalarında zamanaşımının haksız fiil tarihinden itibaren iki yıl olduğu, fail ve fiilin öğrenilmesinden itibaren iki yıl içerisinde davanın açılması gerektiği, davacının talebine konu olayın 18/03/2010 tarihinde gerçekleştiği, davanın 06/11/2015 tarihinde açıldığı, davacının haksız fiil sebebiyle manevi tazminat talebine ilişkin davasının zamanaşımına uğramış olduğu gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu