Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Açıktır ki, hükmedilecek tazminat, hiçbir şekilde zarar miktarından fazla olamaz. Zarar miktarı tazminatın azami sınırını teşkil eder (Turgut Uyar, Açıklamalı-İçtihatlı Borçlar Kanunu Genel Hükümler, Birinci Cilt, 1990 bası, s.549). Bir başka ifadeyle, tazminat miktarı hiçbir zaman gerçek zararı aşmamalıdır. Kısaca, tazminat miktarının belirlenmesinde, zarar görenin gerçek zararının esas alınması zorunlu olup; burada ilke, zarar doğurucu eylem, zarar görenin malvarlığında gerçekten ne miktarda bir azalmaya neden olmuş ise, zarar verenin tazminat borcu da, o miktarda olmalıdır. Somut olaya gelince; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu, zarar görenin haksız eylem nedeniyle yaptığı gerçek masraflar göz önünde bulundurulmaksızın, davacı kurumun onarım giderleri belgelerinde yer alan miktarlar doğru kabul edilmek suretiyle düzenlenmiş olup; soyut nitelikte, denetime elverişli olmayan ve gerçek zararın varlığını ve miktarını tespit edecek nitelikte bulunmamaktadır....

    Açıktır ki, hükmedilecek tazminat, hiçbir şekilde zarar miktarından fazla olamaz. Zarar miktarı tazminatın azami sınırını teşkil eder (Turgut Uyar, Açıklamalı-İçtihatlı Borçlar Kanunu Genel Hükümler, Birinci Cilt, 1990 bası, s.549). Bir başka ifadeyle, tazminat miktarı hiçbir zaman gerçek zararı aşmamalıdır. Kısaca, tazminat miktarının belirlenmesinde, zarar görenin gerçek zararının esas alınması zorunlu olup; burada ilke, zarar doğurucu eylem, zarar görenin malvarlığında gerçekten ne miktarda bir azalmaya neden olmuş ise, zarar verenin tazminat borcu da, o miktarda olmalıdır. Somut olaya gelince, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu, zarar görenin haksız eylem nedeniyle yaptığı gerçek masraflar göz önünde bulundurulmaksızın, davacı Kurumun onarım giderleri belgelerinde yer alan miktarlar doğru kabul edilmek suretiyle düzenlenmiş olup; soyut nitelikte, denetime elverişli olmayan ve gerçek zararın varlığını ve miktarını tespit edecek nitelikte bulunmamaktadır....

      aleyhine 14/08/2012 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına haksız saldırıdan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/04/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve katılma yolu ile davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, konut dokunulmazlığının ihlali eylemi ve evlilik birliği devam ederken üçüncü kişiyle birlikte olma iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, maddi ve manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

        nın müvekkillerine saldırdığını iddia ederek, olay nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep etmiştir. Davalılar vekili; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; her iki tarafın da karşılıklı olarak haksız eylemde bulunduklarını ve maddi tazminat taleplerinin ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacılar vekili dava dilekçesinde, davalıların yaralama, tehdit ve hakaret eylemleri nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * Borçlar Kanununun 49. maddesine dayalı haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay * 4. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 4. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 16.07.2007...

            Mahkemece, davacının aynı olay nedeniyle mahkemenin 2014/447 ve 2014/449 esas sayılı dosyalarıyla diğer haksız eylem faillerine yönelik açtığı davalarda daha önce 2.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği, ikinci kez aynı olay sebebi ile başkasına karşı manevi tazminat talep etmenin hakkaniyete uygun olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....

              Davacı, davalının evine zorla girerek kendisini darp ettiği ve korku yaşamasına neden olduğu gerekçesiyle, uğradığı manevi zararın davalıdan tazminini talep etmiştir. Davalı, davacının kavga sırasında kazara yere düştüğünü, kendisinin bir kasıt ya da kusuru olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece açılan davanın kısmen kabulü ile kabul edilen tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Dava, haksız eylem nedenine dayalı tazminat istemine ilişkin olup faiz başlangıç tarihi haksız eylem tarihi olmalıdır. Davacı vekili dava dilekçesinde tazminat talebinde bulunurken olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline yönelik olarak da talepte bulunmuştur....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 14/11/2014 gününde verilen dilekçe ile kasten yaralama eylemi nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 05/11/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ile aralarında, çocuklarının kavga etmesi nedeniyle önceye dayalı husumet bulunduğunu, olay tarihinde davalının sopa ile omuzuna ve başına vurmak suretiyle kendisini yaraladığını belirterek uğradığı manevi zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur....

                  e karşı manevi tazminat istemli dava açmış; daha sonra davalılardan ...'in dava açılmadan önce vefat ettiği anlaşılınca mirasçılarına karşı aynı taleple ayrıca dava açmıştır. Davalılar, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, asıl davada, davalılardan ...'e karşı açılan davanın kısmen kabulüne, davalı ...'e karşı açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine, birleşen davada ise, davalı ...'in haksız eyleminden mirasçılarının sorumlu olmayacakları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Haksız eylem, 818 Sayılı (6091 Sayılı) Borçlar Kanunu uyarınca borcun kaynaklarından biridir. Haksız fiilden kaynaklanan borç, haksız eylemin vuku tarihinden itibaren doğar. Haksız eylemi gerçekleştiren bu borçtan tüm malvarlığıyla sorumludur. Ölenin malvarlığı tüm hak ve borçlarıyla mirasçılarına geçer. Dolayısıyla, anılan borçtan mirası reddetmeyen mirasçılar da sorumludurlar....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm *Borçlar Kanununun 49.ncu maddesine dayalı haksız eylem sebebiyle manevi tazminat istemine ilişkin olup karar Sulh Hukuk Mahkemesinden verilmiştir.İnceleme görevi Yargıtay *3. Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 21.01.2008...

                      UYAP Entegrasyonu