Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi ve tazminat KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık kira sözleşmesi ile zilyet olunan taşınmaza haksız elatmanın önlenilmesi ile tazminat istemine ilişkin bulunduğuna, şahsî hakka dayanıldığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi gereğince hükme karşı yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi görevi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ve malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir (YHGK'nin 25.02.2004 tarihli ve 2004/1-120-96 sayılı kararı). Somut uyuşmazlıkta, dava konusu yerin bağımsız bölüm veya ortak alan olup olmadığı ve davalının haksız kullanımı olup olmadığı, elatmanın önlenmesi isteminin çözümüne bağlı olduğundan, elatmanın önlenmesi davasının sonucu beklenerek oluşacak sonuç doğrultusunda ecrimisil istemi yönünden bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi, doğru görülmemiştir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/863 KARAR NO : 2022/213 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YAYLADAĞI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/02/2021 NUMARASI : 2019/203 ESAS, 2021/14 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Elatmanın Önlenmesi Ve Eski Hale Getirme) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

      Hemen belirtilmelidir ki, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenmesini her zaman isteyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı veya kullanabileceği bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre, payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu elatmanın önlenmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir....

        Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02.04.2014 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan rahatsızlığın önlenmesi ve manevi tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan rahatsızlığın önlenmesi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

          HD.’nin 2014/194 Esas sayılı ilamına göre ecrimisil "zilyet olmayan malikin malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat" olduğundan aralarındaki kira sözleşmesine dayalı olarak zilyet bulunan davalıların durumunun bu tanıma da uymadığı ve kira sözleşmesine dayanılarak açılan bir alacak davasının da olmadığı...” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, çaplı taşınmazda mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Somut olayda, Mahkemece “... davacı tarafça elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talep edilmiş ise de, elatmanın önlenmesi davasının açılabilmesi için haksız bir işgalin bulunmasının gerektiği oysa burada kullanmayı haklı kılacak bir kira sözleşmesinin var olduğu, ayrıca Yargıtay 1....

            Ancak, zarar henüz doğmadığı halde, zararın doğacağı muhakkak ve pek muhtemel ise veya beklenen taşkın kullanma ile ileride telafisi mümkün olmayacak zarar meydana gelecekse, davalının alacağı önlemlerle zararı önleme ihtimali yoksa, zarar verme tehlikesi taşıyan eylem ve işlemler hakkında davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....

              Somut olayda; davacı, evini atık su bastığı sırada davalı ve davadışı kişilerin şikayetine maruz kaldığını, bunun üzerine yetkili makamlarca uyarılara maruz kalıp stres ve sıkıntı yaşadığını belirterek manevi tazminat talep etmiş ise de kural olarak sadece kişilik hakkı ihlal edilen kimse manevi tazminat isteyebilir. Mal varlığının ihlali sonucunda ortaya çıkan zararlar için manevi tazminat istenemez. Mal varlığına yönelik eylemler de şüphesiz kişiyi üzüntüye düşürebilir ise de kişisel hakkı ihlal eden eylem niteliğinde kabul edilemeyeceği ve davacının manevi tazminata yönelik iddiasını ispatlayamamış olduğu gözetilerek manevi tazminata yönelik talebin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

                Buna göre; davacının zilyetlik olgusuna dayanarak açtığı elatmanın önlenmesi davası yönünden, tefrik kararı verilerek görevli Sulh Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı ile gönderilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçelerle davalıların elatmalarının önlenmesine dair karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Hal böyle olunca; yukarıda belirtildiği gibi, davacı tarafından zilyetlik olgusuna dayanılarak açılan elatmanın önlenmesi davası yönünden davanın tefrik edilerek Sulh Hukuk Mahkemesince görülmek üzere görevsizlik kararı verilmek ve davacının eski hale getirme ve manevi tazminat talepleri yönünden açtığı davasında Sulh Hukuk Mahkemesinde görülecek dava sonucunun beklenerek davacının eski hale getirme ve manevi tazminat taleplerinin esası hakkında karar verilmek üzere ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir....

                Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava ve birleştirilen dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat türüdür. Nitekim, 08.03.1950 gün ve E:1949/22, K:1950/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır....

                  UYAP Entegrasyonu