Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle;Dava konusu taşınmaz ile ilgili belediyenin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, taraflarına tebliğ edilen dava dilekçesi ve eklerinden söz konusu taşınmaza fiilen el atılıp atılmadığı şayet el atma durumu mevcut ise hangi tarihte el atıldığı, 04/11/1983 tarihi öncesi el atma durumu varsa davacı tarafça ilgili idareye uzlaşma kapsamında müracaatının bulunup bulunmadığının anlaşılamadığını, dava konusu yerin Kemer Belediyesi sınırları içerisinde kaldığını, dava konusu yerde herhangi bir çalışma yapılmadığını, dava konusu yerin belediyenin yetki ve sorumluluk alanı içerisinde bulunmadığını, ayrıca davanın süresinde açılmadığını, ve davacının taleplerinin zaman aşımına uğradığını, davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddini talep ettiğini, söz konusu taşınmaz otogar olması sebebiyle 2014 yılında 6360 sayılı yasa ile Antalya Belediyesine geçtiğini, el atma tarihinin Kemer Belediyesinden sorulması gerektiğini, davaya konu olan yerden nasıl...
Dolayısıyla davacı ve birleşen davacılar vekili ile davalı idarenin ayrı bir dava olan ecrimisil tazminatına ilişkin istinaf başvuru isteminin HMK'nun 341/2 ve 352/1 maddeleri uyarınca kararın miktar itibariyle kesin olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği; Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat talebi açısından davalı idarenin istinaf dilekçesinin incelenmesinde; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. madde hükmüne göre; 09.10.1956- 04.11.1983 tarihleri arasındaki el atmalarda taraflara öncelikle uzlaşma şartı getirilmiş, 04.11.1983 sonrası el atmalarda ise uzlaşma şartı aranmaksızın el atılan taşınmaz bedeli 16.05.1956 gün 1- 6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca davacıya ödenmelidir. (Emsal Yargıtay 5....
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; mahallinde yapılan keşif sonucu ... parsel sayılı taşınmazların dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve alınan rapor uyarınca kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat talebine ilişkin davanın kısmen kabulüne, ecrimisil talebi bakımından ise, davalı idarenin, taşınmazlar hakkında alınan acele kamulaştırma kararından sonraki tarihte taşınmazlara fiilen el attığı anlaşılmakla el atmasının haksız olduğundan bahsedilemeyeceğinden ecrimisil talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; fiili el atmanın olmadığını, davacının kullanımının devam ettiğini, dava konusu taşınmazın müvekkilinin sorumluluk alanında olmadığını, fiili el atma tarihinin belli olmadığını, davacının iddialarının haksız olduğunu, bu sebeplerle açılan davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir Mahkemece; "Açılan davanın KABULÜNE, 1- Tekirdağ ili, Muratlı ilçesi, Yavaşça mah. 471 parsel no.lu taşınmazın harita mühendisi bilirkişi EVRİM ERBAŞ tarafından düzenlenen 14/02/2020 tanzim tarihli krokisinde; kırmızı renk ile boyalı "A" harfi ile gösterilen ve davalı idare tarafından el konulan 1.934,41m²'lik alandan davacıların hissesine düşen oranda tapu kaydının iptali ile ifrazen yol olarak TAPUDAN TERKİNİNE, 2- Dava konusu taşınmazın davacı T1 için 3/8 hisse karşılığı kamulaştırmasız el atma ve %50 değer düşüklüğü bedeli 21.012,48- TL ve ecrimisil bedeli olarak 836,42- TL olmak üzere toplam 21.848,90- TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek...
Davacı vekili yargılama sırasında toplam talebini 1.081.867TL el atma bedeli ve 10.143TL ecrimisil bedeli olarak ıslah etmiştir....
Davalı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Kurumca taşınmaza fiili el atma olmadığını, baraj çalışmaları nedeniyle taşınmaza fiilen el atıldığını ve baraj çalışmalarının DSİ'nin sorumluluğunda olduğunu, davacının talebinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyanla, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2019 NUMARASI : 2018/26 2019/461 DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle KARAR : Adana 10....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesi ile özetle, yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan karar verildiğini, kamulaştırmasız el atma şartlarının oluşmadığını, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, ecrimisilin yüksek hesaplandığını, ıslahla artılan kısma ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiğini, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. HUKUKİ SEBEP, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, kamulaştırmasız el atma nedeniyle ecrimisil bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu dava konusu taşınmaza davalı idarenin kamulaştırmasız el attığını iddia ederek tazminat ve ecrimisil talebinde bulunmuş, davalı davanın reddini savunmuştur....
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti :Davacıların kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat talebinin kabulü ileDavacıların haksız işgal tazminatı (ecrimisil) talebinin kabulü ile;Tapudan kayıtlarının iptali ile, davalı Muratpaşa Belediyesi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği anlaşılmıştır. İleri Sürülen İstinaf Sebepleri : Davalı T13 vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın husumet nedeniyle reddi gerektiği, belirlenen bedelin çok yüksek olduğunu, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın karşılaştırılmasının doğru yapılmadığını, ecrimisil tazminatı koşullarının oluşmadığını ve tazminatın yüksek belirlendiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin hatalı hesaplandığını beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmaza el atmanın 1956 öncesi olduğunu, el atma nedeniyle 221 sayılı yasaya tabi olduğunu, ecrimisil talebinin haksız ve net olmadığını, uzlaşmanın dava şartı olduğunu, pasif husumet yokluğu nedeniyle red kararı verilmesi gerektiğini, davacı taşınmazı el atma tarihinden sonra edindiği için aktif husumet ehliyetinin olmadığını, emsal seçimi ve değerlendirmesinin hatalı olduğunu, faiz hükmünün haksız olduğunu, bedelin yüksek olduğunu ileri sürmüştür....