Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

depodaki malların diğer ortaklar tarafından elden çıkarılmasının önlenmesi için tedbir konulmasını ve davalılar arasında mevcut olan adi ortaklığın haklı nedenlerle feshine, feshedilen adi ortaklığın tasfiyesi ile müvekkilinin payına düşen alacaklarının ödenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davanın taraflarının feshi istenilen şirketin ortakları olduğu, davacının aynı zamanda 2016 tarihine kadar şirketin münferit imzaya yetkili müdürü konumunda bulunduğu, şirketin feshi için haklı nedenlerin oluştuğunun davacı tarafça kanıtlamadığı, dava tarihi itibariyle şirketin öz varlığının artıda olduğu gibi şirket sermayesinin de tamamen ödendiği, her ne kadar dava tarihinden sonra şirket öz varlığı eksiye düşmüş ise de değerlendirmenin dava tarihi itibariyle yapılacağı, bunun yanında şirketin kötü yönetimi söz konusu ise bundan da büyük oranda şirket müdürü olan davacının sorumlu bulunduğu, şirketin fesih ve tasfiyesi gerekiyorsa bu koşullarının oluşmasında davacının asli sorumluluğunun olduğu, oysa haklı nedenlerin ortaya çıkmasında payı olan ortağın haklı nedenlerle şirketin feshini isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, şirketin infisah sebepleri arasında sayılan haklı sebebin oluşmadığı, bu kabul çerçevesinde şirketin fesih ve tasfiyesi talebinin yerinde görülmediği, davacının anne, babası ve kardeşinin davalı şirkete ortak olduğu, anne ve babanın boşanmaları sonrasında davacının diğer şirket ortaklarıyla ilişkisinin olumsuz hale geldiği, taraflar arasında kalıcı olan ve dava sırasında da süren husumetin çıkma isteği için haklı sebep teşkil ettiği, çıkma payı alacağının öz varlığın hüküm tarihine en yakın tarihteki rayiç değeri üzerinden hesaplanarak belirlenmesi gerektiği, yapılan tespite göre davacının çıkma payının şirket öz kaynaklarına göre 104.290,23 TL olduğu belirlenmiş olup, bu miktarı davacının davalı şirketten çıkma payı olarak talep edebileceği, şirket büyük ortağı aleyhine bu dava açılmış ise de davacıya ödenecek çıkma payından davalı şirket sorumlu olduğundan davalı ... aleyhine açılan davanın reddinin gerektiği sonucuna...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin haklı nedenle feshi ve tasfiyesi ile bundan kaynaklanan tazminat davasında Karşıyaka 1. Asliye Hukuk ve İzmir 5. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava ... 03/08/2012 tarihli 20622 yevmiye sayılı düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği davalı şirket tarafından üstlenilen işin anlaşılan süreler dahilinde yapılmaması nedeniyle söz konusu sözleşmenin feshi ve tasfiyesi ile uğranılan menfi zararların davacıların payları oranında davalı şirketten tahsili istemine ilişkindir. Karşıyaka 1....

        İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle taraflar arasında imzalan sözleşmenin geriye etkili olarak feshi, tapu iptali, cezai şart ve uğranılan zararlar karşılığı tazminat davasıdır....

          Davacı şirket yetkilisi ve ortağı tarafından TTK 636/2 maddesi gereğince davalı şirketin faal olmadığı, şirketin organlarının mevcut olmadığı, şirketin esas sözleşmedeki amaçlarını yerine getirmesinin, şirketin yönetim organlarının toplanmasının ve karar almasının mümkün olmadığından bahisle davalı şirketin feshi ve tasfiyesi talebinde bulunulmakla, yargılama sırasında yapılan araştırma sonucunda Arnavutköy İlçe Jandarma Komutanlığı görevlileri tarafından tutulan tutanak ile şirketin faal olmadığı ve ......

            Mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir" şeklinde düzenlenmiştir. TTK'nun 636.maddesinde nelerin haklı sebep sayılacağı gösterilmemiştir. Şahıs şirketlerinde olduğu gibi limited şirketlerde de ortakların aynı amacı gerçekleştirmek üzere müşterek gayret ve birbirlerine karşı güven ilişkisi içerisinde olmaları şirketin devamı için zorunludur. Şirketlerde bu unsurların zedelenmesi, şirketin devamını ve kuruluş amacının gerçekleşmesini imkansız hale getirebilir. Şirketin feshini gerektiren haklı sebebin, somut olması gerekmekte olup gelecekte meydana gelmesi mümkün uyuşmazlıklar veya zarar endişesi gibi nedenlerle şirketin feshi talep edilemez. Haklı sebebin ekonomik sebep olması şart olmayıp, malvarlıksal olmayan pay sahipliği haklarının ihlali de haklı sebep oluşturabilir....

              LTD ŞTİ'de pay sahibi olduklarını, ortaklar arasında hem ekonomik hemde manevi anlaşmazlıklar yaşandığını, şirket müdürünün uzun zamandır faaliyet konusu hakkında bilgi vermediğini, müvekkilinin şirket müdüründen haklarını talep etmesine rağmen olumsuz cevap verildiğini, haklı sebeplerle limited şirketinin sona erebileceğini , TTK'da limited şirketi sona erdirecek haklı sebebin tanımı ve nelerin haklı sebep sayılacağının belirtilmediğini, ancak TTK'nın 187. Maddesinde örneklerin verildiğini, bu kanun hükmünde limited şirketler içinde yararlanabileceğini , haklı sebebe ilişkin şirketin faaliyetinin tamamen durması ortaklar arasında güven ilişkisinin son bulması örnek olarak gösterilebileceği haklı sebebe dayalı feshin her ortak tarafından açılabileceğini belirterek Gülşen Tekstil... LTD ŞTİ'nin feshine ve tasfiyesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

              İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, hukuki niteliği itibari ile 6102 sayılı Yasanın 636/3 maddesi uyarınca açılmış şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. TTK 636/3 maddesinde haklı sebeplerin varlığında her ortağın mahkemeden şirketin feshini isteyebileceği, mahkemenin istem yerine davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebileceği kabul edilmiştir....

                İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, hukuki niteliği itibari ile 6102 sayılı Yasanın 636/3 maddesi uyarınca açılmış şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. TTK 636/3 maddesinde haklı sebeplerin varlığında her ortağın mahkemeden şirketin feshini isteyebileceği, mahkemenin istem yerine davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebileceği kabul edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu