UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinin feshi ve tasfiyesi için haklı neden olup olmadığı ve bu kapsamda davanın reddine dair ilk derece mahkemesi kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile adi ortaklıktan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, anılan karara karşı davacı tarafça istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, 6100 sayılı Yasanın 355.maddesi uyarınca ileri sürülen istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere ve fakat kamu düzenine ilişkin hususlarda re'sen tekmil dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirilmekle, Taraflar arasında Erciş 2....
nin karar alamaz ve iş yapamaz hale geldiğini ileri sürerek, haklı sebeplerin varlığı nedeni ile davalı ... ....'nin feshine ve bu şirkete tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... . vekili, ...'nin tüm faaliyetlerinin Grup şirketlerin bilgisi dahilinde ve onayı alınarak gerçekleştirildiğini, para transferlerinin ticari faaliyet sonucunda gerçekleşen normal işlemler olduğunu, haksız hukuka aykırı veya gizli bir işlem bulunmadığını, davanın tüm pazarı ele geçirebilmek amacıyla açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davanın kabulüne; ... .'nin TTK'nın 636/3. maddesi uyarınca feshine ve şirketin tasfiyesine, şirkete tasfiye memuru olarak .... 'nun atanmasına karar verilmiştir. Kararı, davalı ... . vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, haklı nedenle limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir....
İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde, özetle; şirketin feshi ve tasfiyesi için, dava konusu şirkette, şirketin kötü yönetilmesinin, yeterli kazancın sürekli elde edilememesinin, azınlığın bilgi alma hakkının kısıtlanmasının, kâr dağıtımının uzun süre yapılamamasının, şirket aktifleri ve karının çoğunluğa ve onun işletmelerine aktarılmasının, pay sahipleri arasındaki husumetler ve güven sarsıcı eylemlerin fiilen ve resmen gerçekleştiğinin sabit olmasına ve bu durumların oluşmasında müvekkilinin hakkaniyet ve hukuk düzeni açısından kusursuz olmasına ayrıca 6102 sayılı Kanun'un 531 inci maddesine göre gerekli kararların verilmesi için talepte bulunanın daha az kusurlu olmasının gerektiğine dair bir hükmün bulunmamasına rağmen mahkemece yanlış gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulü istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. C....
TTK'nun 636/3 maddesi "Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir" şeklinde düzenlenmiştir. TTK'nun 636.maddesinde nelerin haklı sebep sayılacağı gösterilmemiştir. Şahıs şirketlerinde olduğu gibi limited şirketlerde de ortakların aynı amacı gerçekleştirmek üzere müşterek gayret ve birbirlerine karşı güven ilişkisi içerisinde olmaları şirketin devamı için zorunludur. Şirketlerde bu unsurların zedelenmesi, şirketin devamını ve kuruluş amacının gerçekleşmesini imkansız hale getirebilir. Şirketin feshini gerektiren haklı sebebin, somut olması gerekmekte olup gelecekte meydana gelmesi mümkün uyuşmazlıklar veya zarar endişesi gibi nedenlerle şirketin feshi talep edilemez....
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacılar tarafından ....Asliye Ticaret Mahkemesinde, ortağı oldukları ... ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine haklı nedenle fesih davası açıldığı, Mahkemece şirketi temsile yetkili kayyım atanması için dava açmak üzere davacılara yetki ve süre verildiği, haklı nedenle fesih davası açan davacılar dışında şirkette başka ortak ve yetkili müdür bulunmadığı, bu nedenle TMK.nın 426. maddesine göre şirketin fesih davasında, şirketi temsil etmek üzere kayyım atanması gerektiği anlaşıldığından ...'ın ... ve Ticaret Limited Şirketi'ne ....Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı şirketin feshi ve tasfiyesi davasında, şirketi temsil etmek üzere temsil kayımı olarak atanmasına karar verilmiş ve aşağıdaki hükmü kurmak gerekmiştir. H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-DAVANIN KABULÜ İLE; ... Ticaret Sicil Müdürlüğünün ... sicil numarasında kayıtlı ......
usulsüz şekilde sarf edildiğini, Yargıtay kararları gereği ortağın iş yerine sokulmamasının, kilitlerin değiştirilmesinin şirket hesap ve belgelerinin gizlenmesinin şirketin feshi için haklı neden oluşturduğunu, müvekkilinin bilgi almasının ve inceleme hakkının sürekli engellendiğini, şirket genel kurul toplantısının yapılmamasının, şirket paralarının başka şirketlere veya kişilere kaydırılmasının, limited şirketlerde kişisel ilişkilerin güven ve ortak amaç doğrultusunda olması gerektiğini aksi halde haklı sebeplerin varlığı nedeniyle davalı şirketin feshi koşullarının oluştuğunu, tüm bu nedenlerle davalı şirketin haklı nedenlerle fesih ve tasfiyesine ancak fesih yerine müvekkilinin ortaklıktan çıkma payının gerçek karşılığının müvekkiline ödenmesine ve müvekkilinin şirketin ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesinin mahkemenin takdirinde olduğundan bahisle şirketin feshine ve tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir....
TTK'nın 636/3. maddesinde; haklı sebeplerin bulunması halinde her ortağın mahkemeden şirketin feshini isteyebileceği, mahkemece istem yerine davacı ortağın payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına da karar verebileceği düzenlenmiştir. Limited şirketlerde şirketin haklı sebeplerle feshine haklı sebep teşkil edecek nedenlerin hangi haller olduğu hususu TTK'da sayılmamış olup, doktrinde ve yargı kararlarında yer verilen bazı haklı sebep teşkil edebilecek fiil ve davranışlar; zorunlu organların mevcut olmaması, genel kurulun toplanamaması, uzun süre kar dağıtılmaması, gereksiz sermaye arttırımları ile azınlığın etkisizleştirilmeye çalışılması, ortakların bilgi alma ve denetim haklarının kullandırılmaması, aile şirketlerindeki husumet ve ortaklar arasındaki çekişmelerdir....
beyanla iki ortaklı davalı ...’nin haklı nedenle feshine ve Türk Ticaret Kanunu'nda gösterilen şekillerde tasfiyesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Şahıslar ile olan ilişkilerde davalının tek başına iş ve işlem yaptığı bilgi vermediği, bu sebep ile ortaklar arasında husumet oluşmaya başladığını bildirerek şirketin fesih ve tasfiyesini talep etmiş olduğunu, ancak bu iddiaların şirket müdürünün sorumluluğu ya da müdürün azline ilişkin olup, şirketin fesih ve tasfiyesi için haklı sebep oluşturmadığı gibi davacı tarafından bu iddialarını ispata yarar somut bir delil de sunulamadığından şirketin fesih şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine ve davalı şahsa yönelik açılan davanın da şirketin haklı sebep ile fesih ve tasfiyesi talebi ile açılan davaların şirkete yöneltilmesi gerektiği, bu davalarda şirket ortaklarına Husumet yöneltilemeyeceği gerekçesi ile husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermiştir. Kararı, davacı vekili istinaf etmiştir....
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava hukuki niteliği itibariyle limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Türk Ticaret Kanunu 636.maddesinde limited şirketlerin Sona erme sebepleri ve sona ermenin sonuçları düzenlenmiş olup TTK.m.636/3 de “Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir” hükmü getirilmiştir....