Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Haklı sebep kavramı hakkında bütün hukuki ilişkilerde geçerli genel bir tanım vermek güçtür çünkü haklı sebep her hukuki ilişkinin ve her somut olayın özelliklerine göre değişen nisbi bir kavramdır (Şükrü Yıldız, “Şirketin Haklı Nedenle Feshi ve Tasfiyesi ile Tasfiye Memurunun Tayini”, Hukuki Mütalaalar-2, İstanbul 2015, s. 90). Bununla birlikte, hakı sebep “pay sahibinin hak veya menfaatlerini sürekli olarak, ağır ve ciddi şekilde ihlal eden ve dürüstlük kuralı gereğince davacı pay sahibi yönünden ortaklığa devamı çekilmez kılan karar, işlem ve davranışlar” şeklinde tanımlanabilir (Ayşe Şahin, Anonim Ortaklığın Haklı Sebeple Feshi, T.C Galatasaray Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Anabilim Dalı, Yayımlanmış Doktora Tezi, 2011; s. 97)....

    TL de borca batık olduğu, şirketin aktiflerinin pasiflerini karşılama imkanı kalmadığından davalı şirketin ticari faaliyetini devam ettirme imkan ve olanağı da kalmadığı, Tespit edilen ve açıklanan nedenlerle Davalı şirktin fesih ve tasfiyesi ile talep edilen diğer hususlara ilişkin takdir ve değerlendirmelerin Mahkemeye ait olduğu..." sonuç ve kanaatine varılmıştır. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE; Dava, limited şirket ortağı davacı tarafından açılan şirketin haklı sebeple feshi istemine ilişkindir. Limited şirketin sona erme hallerini düzenleyen 6102 sayılı kanun 636/2. Maddesinde "...Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir ." hükmü düzenlenmiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 16/10/2014 tarih 2014/13311 E. 2014/15765 K....

      ORTAKLIĞIN FESHİ 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 535 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 538 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki ortaklığın feshi davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. Davacı, davalı Mahmut adına kayıtlı bulunan kuaför dükkanına davalılarla birlikte işletilmek üzere ortak olduğunu, gelirin eşit paylaşılması konusunda anlaştıklarını, davalı Mahmut'un bilgi ve hesap verme borcunu yerine getirmediğini, 2004 yılı Ocak-Ağustos döneminde cüzi miktarda kâr payı dağıttığını, diğer aylarda kâr payı da dağıtmadığını, fesih için haklı nedenlerinin doğduğunu belirterek ortaklığın feshi ve tasfiyesine, ortaklıktan ayrılma payı olarak şimdilik 6.000.000.000 TL'nin tahsilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir....

        Davacı taraf, davalı limited şirketlerin ortağı olan davalı ... hakkında başlattıkları icra takipleri neticesi pay haczi yaptırdıklarını ve borcun ödenmediğini ileri sürerek, davalı şirketlerin fesih ve tasfiyesi isteminde bulunmuş, mahkemece de icra takiplerinin kesinleştiği, borcun ödenmediği, davalı ...'ye ait payların haczedildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı şirketlerin fesih ve tasfiyesine karar verilmiş, bu karar da Dairemize ait 05.06.2014 tarihli ilam ile onanmıştır. Oysa ki, ortaklardan birinin payını haczettirmiş olan alacaklının şirketin fesih ve tasfiyesini isteyebilme imkanını tanıyan 6762 sayılı TTK'nın 522. maddesi yargılama sırasında yürürlükten kaldırılmıştır....

          nin borçlarının tasfiyesi ve şirketlerin borçlarından dolayı davalı ...'un ayrıca kendisine ve eşine ait kooperatif payları ile bir taşınmazdaki payını vermesi kararlaştırılmış olup, bu protokol uyarınca davalı ...'un şirketlerin borçlarını ödemesi karşılığında şirketlerdeki hisselerini davacı ...'a devrettiği, şirket borçlarından dolayı kendisi ve dava dışı eşine ait kooperatif paylarını da şirketin borçlarına karşılık Aygaz A.Ş. veya göstereceği üçüncü bir kişiye devrini kabul ettiği anlaşılmakla, davalı ...'un davaya konu kooperatif paylarını devirdeki amacının borçlarını kapatmaya yönelik olduğu, protokolde yapılacak olan bu devirlerin borcun teminatını sağlamak amacıyla yapıldığı hususunda bir açıklık bulunmadığı gibi aksine borçların karşılığı olarak verileceğinin açıkça belirtilmesine göre, bu payların davalı şirket ve ...'e borcun tasfiyesi amacıyla verildiğinin kabulü gerekmektedir....

            Kanunu gereğince davalının ortaklıktan çıkarılması talebi yönünden alınması gereken 80,70 TL harç, alacak talebi yönünden alınması gereken 80,70 TL harç ve şirketin feshi ve tasfiyesi yönünden alınması gereken 80,70 TL harcın, peşin yatırılan 44,40-TL+ 2.903,18 TL tamamlama harcı toplamı olan 2.947,58 TL harçtan indirilmesi ile geriye kalan 2.705,48‬ TL harcın isteği halinde davacı tarafa iadesine, 5-Davacı tarafça şirketin feshi ve tasfiyesi istemli dava için yatırılan 80,70 TL harcın ......

              Davalı şirketin tüm ticari defter, kayıt ve belgeleri ile dosya kapsamı üzerinde bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak davacının ortaklıktan çıkması için haklı sebep olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği ve şirketin feshi ve tasfiyesi için haklı sebeplerin gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarında bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir. SMMM ... ile Prof. Dr. ... tarafından düzenlenen raporda, davalı şirketin, borca batık olduğu, davacının davalı şirketten alacaklı olduğu, davalı şirketin gayrı faal olduğu, ortaklığın devamının ortaklar bakımından çekilmez hal aldığı, dikkate alındığında davalı şirketin feshine karar verilmesi ve tasfiyeye sokulmasının menfaatler dengesi de gözetilerek uygun bir çözüm olabileceği belirtilmiştir. Dava, limited şirketten çıkma, olmadığı taktirde haklı nedenle fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. TTK'nun 638.maddesi gereğince her ortak haklı sebeplerin varlığı halinde limited şirketten çıkmasına karar verilmesini isteyebilir....

                ve maddi çıkarını zarara uğrattığını ileri sürerek fesih için haklı sebep bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, adi ortaklıktan kaynaklanan ortaklığın feshi ve tasfiyesi istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/756 esas sayılı dosyasında aynı şirketin fesih ve tasfiyesi ile karşı dava olarak ortaklıktan çıkarma istemiyle dava açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda taraflar arasında akdedilen sulh protokolü nedeniyle konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği ve kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği; yine aynı taraflar arasında ortağı bulundukları ... şirketinin fesih ve tasfiyesi ile kayyım atanması ve karşı dava olarak da ortaklıktan çıkarılma istemiyle İzmir 5....

                    UYAP Entegrasyonu