4721 sayılı Türk Medenî Kanunu m. 186 hükmüne göre eşler oturacakları konutu “birlikte” seçerler. Evin seçimini eşlerden biri tek başına gerçekleştiremez; Evin seçimi konusunda çekişme çıkmamışsa sorun yoktur. Ancak konutun seçimi nedeniyle “çekişme çıkarsa” ne olacaktır? Çözüm: Eşler ayrı ayrı veya birlikte yapacakları istem ile aşağıdaki durumlarda TMK. m. 195 f. I hükmüne göre aile mahkemesi hakiminin müdahalesi istenebilir; - Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin (TMK. m. 185-186) yerine getirilmemesi, - Evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi. O halde davacı kadın eş TMK. m. 195 f. I hükmüne göre aile mahkemesi hakiminin müdahalesini isteyebilecektir. Davalı erkek eşin boşanma davasının bulunması ortak konutun belirlenmesi isteyen kadını kötü niyetli mi kılar? Kadın eş ortak konutun belirlenmesini isteyebilmesi için yıllar boyu sürecek eşinin boşanma davasının sonlanmasını beklemek zorunda mıdır?...
TMK m. 197 uyarınca tedbir nafakası talebi ile dava açmış, davalı-karşı davacı erkek ise karşı davasında TMK m.195 uyarınca ortak giderlerin tespiti için evlilik birliğine hakimin müdahalesi talebinde bulunmuştur. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmiş, karar davacı-karşı davalı ... tarafından nafakaların miktarı yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise her iki dava yönünden temyiz edilmiştir. Temyiz üzerine Dairemizin 2015/17189 Esas ve 2016/10626 Karar sayılı 30.05.2016 tarihli ilamı ile kadının temyiz isteminin reddi ile tedbir nafakası davası yönünden verilen kararın onanmasına, karşı dava yönünden ise mahkemece bir karar verilmediğinden TMK m.195 gereği karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmiş, erkeğin davası yönünden sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
GEREKÇE: Dava, hakimin müdahalesi (TMK m. 195) ve tasarruf yetkisinin sınırlandırılması (TMK m. 199) talebine ilişkindir. Re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK m.355) inceleme sonucunda; Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi hâlinde, eşler ayrı ayrı veya birlikte hâkimin müdahalesini isteyebilirler (TMK m. 195/1). Ailenin ekonomik varlığının korunması veya evlilik birliğinden doğan malî bir yükümlülüğün yerine getirilmesi gerektirdiği ölçüde, eşlerden birinin istemi üzerine hâkim, belirleyeceği malvarlığı değerleriyle ilgili tasarrufların ancak onun rızasıyla yapılabileceğine karar verebilir. Hâkim bu durumda gerekli önlemleri alır. Hâkim, eşlerden birinin taşınmaz üzerinde tasarruf yetkisini kaldırırsa, re'sen durumun tapu kütüğüne şerhedilmesine karar verir (TMK m.195)....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1301 KARAR NO : 2021/1473 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ANKARA 11. AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/07/2021 NUMARASI : 2020/667 ESAS 2021/473 KARAR DAVA KONUSU : Hakimin Müdahalesi (TMK m. 195) KARAR : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla HMK’nın 353. maddesi gereğince duruşma yapılmadan incelenmesine karar verilerek HMK’nın 355. maddesi gereğincede; istinaf dilekçesinde yazılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak dosya incelendi, TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili 27.11.2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında görülen Ankara 14....
Çocuğun adını ana ve babası koyar (TMK m. 339/5). Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi hâlinde, eşler ayrı ayrı veya birlikte hâkimin müdahalesini isteyebilirler. Hâkim, eşleri yükümlülükleri konusunda uyarır; onları uzlaştırmaya çalışır ve eşlerin ortak rızası ile uzman kişilerin yardımını isteyebilir. Hâkim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine kanunda öngörülen önlemleri alır (TMK m. 195). Doğum bildirimi; veli, vasi, kayyım, bunların bulunmaması hâlinde çocuğun büyükana, büyükbaba veya ergin kardeşleri, yada çocuğu yanında bulunduranlar tarafından yapılır (5490 S.k m. 15/5). Mahkemenin gerekçesine esas aldığı Nüfus Hizmetleri Kanununda çocuğun adının konulmasına ilişkin bir düzenleme olmayıp, Kanunun 15/5. maddesinde doğum olayının bildirilmesi düzenlenmektedir....
Çözüm: Eşler ayrı ayrı veya birlikte yapacakları istem ile aşağıdaki durumlarda TMK. m. 195 f. I hükmüne göre aile mahkemesi hakiminin müdahalesi 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, Yetkin Yayınevi: I. Cilt, (TMK. m. 1-351), Ankara 2004 , II. Cilt, (TMK. m. 352-1030) Ankara 2004, Kısaltma: GENÇCAN-TMK, s. 1102-1003) istenebilir; -Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin (TMK. m. 185-186) yerine getirilmemesi, -Evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi. O halde davacı eş TMK. m. 195 f. I hükmüne göre aile mahkemesi hakiminin müdahalesini isteyecektir. “Müşterek konutla ilgili taraflar arasında anlaşma sağlanmamıştır. Bu konuda anlaşma sağlanmadan veya Türk Medeni Kanununun 195. maddesi gereğince müşterek konut aile mahkemesi hakimince belirlenmeden, ihtilaflı olan konuta davet hukuki sonuç doğurmaz.” Y2HD, 24.06.2004, 7274-8382....
Ancak terk sebebiyle boşanma (TMK. m. 164) davasında konutun seçimi nedeniyle çekişme çıkarsa ne olacaktır? Çözüm: Eşler ayrı ayrı veya birlikte yapacakları istem ile aşağıdaki durumlarda TMK. m. 195 f. I hükmüne göre aile mahkemesi hakiminin müdahalesi (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, Yetkin Yayınevi: I. Cilt, (TMK. m. 1-351), Ankara 2004 , II. Cilt, (TMK. m. 352-1030) Ankara 2004, Kısaltma: GENÇCAN-TMK, s. 1102-1003) istenebilir; - Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin (TMK. m. 185-186) yerine getirilmemesi, - Evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi. O halde davacı eş TMK. m. 195 f. I hükmüne göre aile mahkemesi hakiminin müdahalesini isteyecektir. “Müşterek konutla ilgili taraflar arasında anlaşma sağlanmamıştır....
Başka bir ifade ile mahkeme, olayların davacı tarafından yapılan hukuki tavsifi ile bağlı olmayıp, olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi tayin eder (HMK. m. 33). Dava dilekçesinde anlatılan olaylara göre, dava; Türk Medeni Kanunu'nun 27'nci maddesinde yer alan "haklı sebeple adın değiştirilmesi" değil; çocuğa konulacak isim konusunda eşlerin uyuşmazlığa düşmeleri sebebiyle, hakimin müdahalesi isteği niteliğindedir. Çocuğa ad koymak, velayet kapsamında ana ve babaya ait bir hak ve yükümlülüktür. (TMK. m. 339/son) Türk Medeni Kanunu'nun 195'nci maddesine göre, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilirler. Hakim, eşleri yükümlülükleri konusunda uyarır; onları uzlaştırmaya çalışır ve eşlerin ortak rızası ile uzman kişilerin yardımını isteyebilir....
Başka bir ifade ile mahkeme, olayların davacı tarafından yapılan hukuki tavsifi ile bağlı olmayıp, olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi tayin eder (HMK. m. 33). Dava dilekçesinde anlatılan olaylara göre, dava; Türk Medeni Kanununun 27'nci maddesinde yer alan "haklı sebeple adın değiştirilmesi" değil; çocuğa konulacak isim konusunda eşlerin uyuşmazlığa düşmeleri sebebiyle, hakimin müdahalesi isteği niteliğindedir. Çocuğa ad koymak, velayet kapsamında ana ve babaya ait bir hak ve yükümlülüktür. (TMK. m. 339/son) Türk Medeni Kanununun 195'nci maddesine göre, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilirler. Hakim, eşleri yükümlülükleri konusunda uyarır; onları uzlaştırmaya çalışır ve eşlerin ortak rızası ile uzman kişilerin yardımını isteyebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası-Evlilik Birliğine Hakimin Müdahalesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından nafakaların miktarı yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise, asıl davanın kabulü ve karşı dava hakkında karar verilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı kadının tüm temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-davacı erkeğin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davalı-davacı erkek tarafından Türk Medeni Kanununun 195. maddesine dayalı evlilik birliğine hakimin müdahalesi istenmiş, mahkemece bu dava hakkında gerekli araştırma yapılmadan, konunun 6284 madde kapsamında kalması nedeni ile hüküm tesisine yer olmadığına...