Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi SUÇ : Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak HÜKÜM : İİK'nun 338. maddesi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, tazminat davasının kabulü ile 23.076,44 TL tazminatın 20.08.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sanıktan alınarak müştekiye verilmesine dair Mahkemece, gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan açılan davada feragat nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, 23.076,44 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği, davalı vekilinin temyizinin mahkemenin tazminata ilişkin kararına yönelik olması karşısında, Yargıtay Kanununun 14. maddesi ile 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulu kararı uyarınca; "... alacaklıların İİK.nun 89. maddesi uyarınca borçluların üçüncü kişilerdeki alacakları ile ilgili 1 ve 2. haciz ihbarnamelerine karşılık üçüncü kişilerin İcra Mahkemelerine vaki şikayetleri üzerine İcra Mahkemesince verilen hüküm ve kararlar ile sözü edilen...

    Asliye Ceza Mahkemesinin 22.11.2019 tarihli ve 2019/214 Esas, 2019/407 Karar sayılı kararının sanığa SEGBİS ile tefhim edilmesi sırasında “Hükmün tefhim sırasında cezaevinde bulunan sanığın CMK'nin 263/1 maddesi uyarınca cezaevi müdürlüğüne beyanda bulunmak suretiyle bir dilekçe ile yasa yoluna başvurabileceğinin ihtarına (ihtar edildi)” şeklinde ihtarat yapıldığı görülmüş ise de; bu ihtarattan sonra yargılama giderlerine karar verilmiş ve devamında ise “Dair sanığın segbis sistemi ile yüzüne karşı, mağdurun yokluğunda kararın tefhim tarihinden itibaren 7 gün içinde mahkememize verilecek dilekçe ile başvurmak veya tutanağa geçirilmek üzere Zabıt Katibine beyanda bulunmak suretiyle KAYSERİ BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen tefhim kılındı.” denilmek suretiyle karışıklığa neden olunduğu görülmektedir....

      Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği cihetle, ceza verilememesi halinin, tazminata hükmedilmesinden bağımsız bir konu olduğu ve tazminat yönünden bağlayıcılığının bulunmaması karşısında, üçüncü şahıs şirketin birinci haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihlerinde, takip borçlusu şirkete borçlu olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre hukuki durumun takdiri yerine, hatalı gerekçe ile yazılı şekilde sanığın mahkumiyeti söz konusu olmadığından tazminat isteminin de reddine karar verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince...

        Bu durumda mirasbırakanla mirasçılık ilişkisi ve bu nedenle çekişmesiz yargı talebinde bulunmak için gerekli "iligili sıfatı" da belirsizdir. O halde talebin dava şartının (HMK. md. 114/1-d ) bulunmaması nedeniyle, aynı Kanun'un 115/2. maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken; gerçekleşmeyle ilgisi bulunmayan HMK'nun 94. maddesi uyarınca reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki; ret hükmü sonuç olarak isabetli olduğundan; ret hükmünün gerekçesinin açıkladığım şekilde değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına (HUMK. md. 438/son) karar verilmesi gerekir. Sayın çoğunluğun gerekçesini de içerecek şekilde hükmün onanması kararına, bu nedenle katılamıyorum. 24.10.2014...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : Gerçeğe aykırı beyanda bulunma ve tazminat HÜKÜM : Sanıkların beraatlerine ve tazminat talebinin reddine Mahkemece gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanıkların beraatlerine ve tazminat isteminin reddine karar verilmiş ise de şikayetçi, hükümden sonra 30.12.2014 havale tarihli dilekçeyle feragat ve şikayetten vazgeçtiğinden gereğinin takdiri için dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği, prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerekmektedir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : KÜTAHYA İCRA MAHKEMESİ Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanık Aygın Süt ve Gıda Mamülleri San. Tic....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Kütahya İcra Mahkemesi Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanık ... Mamülleri San.Tic....

                  Şöyle ki, 2004 sayılı İcra-İflas Kanunu'nun 76. maddesinde mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, asile tebliğ edilmiş olması gerekir ....... Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Böyle bir durumun varlığı halinde ise, asile yapılan tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusu olabilir....

                    Şöyle ki, 2004 sayılı İcra-İflas Kanunu'nun 76. maddesinde mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280). Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Somut olayda takip konusu ilamda borçlunun vekille temsil edildiği, yani vekili bulunduğu halde icra emrinin vekil yerine asile 11.11.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafça asile yapılan tebligatın usulsüz olduğu ileri sürülerek icra emrinin iptalinin talep edildiği anlaşılmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu