Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Mahkemesi, dosya üzerinde veya lüzum görürse ilgilileri davet ederek mürafaa ile yapacağı inceleme neticesinde varacağı kanaate göre takibin devamına veya talikine karar verir. İİK'nın 99. maddesine göre haczedilen şeyin, borçlunun elinde olmayıp da üzerinde mülkiyet veya diğer bir ayni hak iddia eden üçüncü kişi nezdinde bulunursa, bu kişi yedieminliği kabul ettiği takdirde bu mal muhafaza altına alınmaz. İcra müdürü, üçüncü kişi aleyhine icra mahkemesinde istihkak davası açması için alacaklıya yedi gün süre verir. Bilindiği üzere; İİK'nın 96. maddesine uygun olarak 3. kişi şirket yetkilisinin istihkak iddiası üzerine icra müdürlüğünce istihkak iddiası zapta geçirildikten sonra müdürlükçe haciz sırasında elde edilen bulgulara ve takip dosyası içeriğine göre inceleme yapılarak ve malın kimin elinde bulunduğu gözetilerek İİK'nın 99. maddesine göre alacaklıya dava açması için süre verilmeli ya da İİK'nın 97. maddesindeki prosedür uygulanmalıdır....

Şikayet olunan vekili, borçlu aleyhine yaptıkları takibin, aldıkları ihtiyati haciz kararının ve açtıkları tasarrufun iptali davasının şikayet edenden önce olduğunu, bu nedenle sıra cetvelinin yasaya uygun olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, şikayet olunanın borçlu aleyhine başlattığı icra takibinin, ihtiyati haciz tarihinin ve tasarrufun iptali davasının açılış tarihinin şikayetçinin açtığı icra takipleri, haciz kararı ve tasarrufun iptali davasından önceki tarihlerde olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine dair verilen karar, şikayetçi  vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 12.07.2012 tarih, 2012/1284 E. 4899 K. sayılı ilamıyla, tasarrufun iptali davalarında  İİK'nun 281/2. maddesi  uyarınca uygulanan  ihtiyati haczin, tasarrufun iptali davasının kabulü ile kesin hacze dönüştüğü, somut olayda şikayetçi ...'ın  borçlu aleyhine açtığı  ve 17.07.2009 tarihinde kabul ile sonuçlanan   ... 6....

    sayılı karar düzeltme ilamı ile bozulmuş ve bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, çeke dayalı takibin talik edilmiş olduğu, bu nedenle konulan haczin hukuken geçerliliğinin kalmadığı ve icra emrine konu olan borcun daha evvel konulan bir hacizden tatmin edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet olunan vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Şikayet, haciz sıra cetvelinde sıraya ilişkindir. Bozma ilamı uyarınca şikayetin kabulüne karar verilmiştir....

      Her ne kadar İlk Derece Mahkemesinin Dairemizin bozma ilamına uyarak verdiği şikayetin kabulü yönündeki karar yerinde ise de; icra müdürlüğünce, tapu sicil müdürlüğüne haczin fekedildiğine ilişkin bildirim yapılması üzerine eski tarihli hacizler kalkmış olup, hukuk sistemimizde haczin ihyası şeklinde bir müessese bulunmadığından, mahkemece, icra müdürlüğünün 03.9.2020 tarihli kararı gereğince taşınmaza haciz şerhi konulması yönünde işlem yapılmasına hükmedilmesi isabetsizdir. O halde; mahkemece şikayetin kabulü ve şikayete konu icra müdürlüğü işleminin iptali ile yetinilmesi gerekirken, kaldırılan haczin geriye dönük olarak yeniden konulmasına hükmedilmesi hatalı olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 9....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR İİK'nun 97 ve 99. maddelerinde yazılı prosedürü uygulayacak olan icra dairesi, asıl takibin yapıldığı yer icra dairesidir. Talimat yazılan icra dairesinin görevi haczi uygulayıp düzenleyeceği haciz tutanağını takibin yapıldığı icra dairesine göndermekten ibarettir. İİK'nun 99. maddesi gereğince alacaklıya dava açmak için süre vermek ya da bu konudaki isteği reddetmek veya İİK'nun 97. maddesindeki hükümleri uygulamak, asıl takibin yapıldığı icra dairesinin görev ve yetkisine dahildir....

          Gıda Mad. Tic. Ltd....

          ./.... maddesi uyarınca rehinli alacaklardan da öncelikli olduğu halde pay ayrılmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, anılan sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; şikayetin alacağın esas ve miktarına ilişkin olmayıp, yalnız kendisinin ya da başkasının sırasına ilişkin olması gerektiği, bu haliyle davacının kendilerinin sıra cetvelinde yer verilmemesine ilişkin iddiasının alacağın esasına ilişkin kayıt kabul davası olarak anlaşılması gerektiği, bunun ise, genel mahkemelerin görevine dahil olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. ...-Şikayet, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir....

            İlk derece mahkemesince, icra takibi, mahkeme kararı ile iptal edilmişse artık iptal edilen takip dosyası üzerinden ihtiyati hacizlerin varlığını sürdürmesinin mümkün olmadığı, takibin iptaline karar verildiğinden ve sözkonusu kararın infazı için kesinleşmesi gerekmediğinden dolayısıyla ihtiyati haczin infazına ilişkin işlemler kendiliğinden hükümsüz hale geldiğinden bahisle şikayetin kabulüne Mersin 6.İcra Müdürlüğünün 2020/8336 sayılı takip dosyasında, icra müdürlüğünün vermiş olduğu 04/12/2020 tarihli kararın kaldırılmasına, borçlu şirket vekilinin talebi doğrultusunda işlem yapılmasına, karar verilmesi üzerine alacaklı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takiplerde, itirazın kaldırılması ve itirazın iptaline ilişkin başvuru yolu olmadığından İİK'nun 264/2. maddesinde belirtilen prosedürün uygulanması olanağı yoktur....

            Hukuk Dairesinin 2019/14051 Esas, 2020/6398 Karar sayılı ilamı onandığı ve icra müdürlüğünce 29/07/2020 tarihinde borçlu davacı yönünden takibin iptali ile taraf kaydının silinmesine karar verildiği tartışmasızdır. Yargılama aşamasında davacı vekili tarafından takibin iptali istemi ile dava açıldığı bildirilmiş ve dosyanın bekletici mesele yapılması istenilmiştir. Dava konusu icra takibinin yargılama aşamasında kesinleşen mahkeme kararı ile iptaline karar verilmesi karşısında, davanın konusu kalmadığından, kararda herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. Davalı alacaklının, davacı borçlu hakkında başlattığı icra takibinin haksız olduğunun kesinleşmiş mahkeme kararı ile sabit hale geldiği, dolayısıyla konulan haczin de haksız olduğu, dava konusu taşınmazda davacının hissesine konulan haczin, İzmir 7....

            Dairemizce yapılan değerlendirmede; Kayseri Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün 2020/7375 Esas sayılı dosyasında, davalı dışı alacaklı Türk Ekonomi Bankası tarafından dava dışı borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, borçlulara örnek 10 ödeme emrinin gönderildiği, takibin kesinleştiği, davalı alacaklı T3 takip alacaklısı bankadan alacağı temlik aldığı ve takibe devam ettiği, temlik alacaklısı tarafın haciz talebi üzerine 18/10/2022 tarihinde "Organize Sanayi Bölgesi 10. Cad. No:20 Melikgazi/Kayseri" adresinde haciz işlemi yapıldığı, davacı 3.kişi tarafından haczin yapılış şekline ilişkin şikayette bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacı 3.kişinin mahcuzların kendisine ait olduğu iddiasıyla haczin kaldırılmasına ilişkin Kayseri 6....

            UYAP Entegrasyonu