Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için, bizatihi haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği gibi, birden fazla evi var ise, istediği taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir yasal düzenleme de mevcut değildir. O halde, mahkemece, meskeniyet şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Mahkemece, şikayetin bu gerekçe ile reddine karar verilmesi gerekirken, taşınmazın tapu kaydındaki ipoteğin zorunlu olmaması nedeniyle borçlunun meskeniyet iddiasından vazgeçmiş sayılacağı gerekçesiyle istemin reddine hükmolunması isabetsiz ise de, sonuçta şikayet reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından başlatılan takipte, borçlunun haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, ancak şikayet dilekçesinde yanlış icra dosya numarasını bildirdiği, mahkemece taraflarla ilgisi olmayan bu icra dosyası getirtilip incelenerek, alacağın tahsil edildiğinden bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu haczedilmezlik şikayeti olup, şikayet HMK'nun 118. maddesi anlamında bir dava değildir. Bu nedenle şikayet dilekçesinin HMK’nun 119. maddesinde yazılı şartları taşıması zorunlu değildir....
İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceği düzenlemesi haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Bu durumda; mahkemece, haczedilemezlik şikayetinin konusu bulunmadığından istemin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedilmiş olmakla, sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir....
Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusu, emekli maaşının haczinin yasaya aykırı olması nedeniyle kaldırılması talebi olup, başvuru bu haliyle İİK'nun 82/1-1. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetidir. Bu durumda mahkemece, 5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesi kapsamında haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesi gerekirken, borçlunun borç miktarına ya da ödemeye ilişkin bir şikayeti bulunmadığı halde HMK'nun 26. maddesine aykırı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Haczedilen hesaptan gelen para ile alacaklıya borcunun ödenmesi, haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesine engel değildir. Bu nedenle haczedilmezlik şikayeti incelenerek sonucuna göre bir karar vermesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarda açıklanan nedenle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 31.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
aç kalacağını, haczedilmezlik talebinde bulunduğunu, haczedilmezlik talebinden ayrı olarak yapılan kıymet takdirine de itirazlarının olduğunu, yapılan kıymet takdirinde belirtilen özellikteki bağların değerinin 100.000,00 TL'nin üzerinde olduğunu, bu taşınmazların dönümüne 50.000,00 TL takdir edilmesine itiraz ettiğini, anlatılan nedenlerle belirtilen taşınmazlar hakkında hem haczedilmezlik hem kıymet takdirine itirazda bulunduklarını belirterek, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın yasal süresinde açılmadığını, satış dosyasını davacı vekili tarafından takip edildiğinden hacizlerden haberdar olduğunu, taşınmaz kaydında ipotek tesis edildiğinden haczedilmezlik şikayetinde bulunulamayacağını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; İİK.nun 82/12. maddesinde yer alan haczedilmezlik iddiası, İİK.nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Hacizle ilgili borçluya tebligat yapılmamış ise öğrenme tarihi kural olarak borçlunun bildirdiği tarihtir. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....
İcra Dairesinin 2020/10943 esas sayılı dosyasından genel haciz yoluyla başlatılan takipte İİK'nun 82/12 maddesi uyarınca haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Adana 5. İcra Dairesi'nin 2020/10943 esas sayılı takip doyası incelendiğinde; alacaklı T3 tarafından borçlu Mustafa Kılıç hakkında genel haciz yolu ile takip başlatıldığı, takibin kesinleşmesi üzerine borçlu adına kayıtlı Adana ili Çukurova ilçesi Kurttepe Mah. 5872 ada 13 parsel B Blok 14. Kat 27 nolu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmaz üzerine haciz uygulandığı, davacı T1 tarafından haczedilmezlik şikayeti ile dava açıldığı görülmüştür. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde; borçlunun haline münasip evinin haczedilemez. Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı sadece borçluya aittir. Eldeki uyuşmazlıkta şikayetçi şikayete konu Adana ili Çukurova ilçesi Kurttepe Mah. 5872 ada 13 parsel B Blok 14. Kat 27 nolu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazın maliki olmadığı gibi haczin uygulandığı Adana 6....
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Dava, İİK 82/12. maddesine dayalı olarak açılmış meskeniyet nedeni ile haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Davacının şikayetine konu taşınmaz üzerinde ipotek mevcut olup, bankadan gelen yazı cevabında GNR Kitap.......