WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vergi, resim, harç hesabındaki paraların nereye harcandığının haczedilmezlik şikayeti yönünden sonuca etkisi yoktur. Bu nedenle mahkemece şikayetin kabulüne karar vermek gerekirken şikayetin reddi yönünde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 14.03.2016 tarihinde oybirilğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Haczedilmezlik Şikayeti Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu hakkında başlatılan ilamlı takibin kesinleşmesi üzerine borçlunun 1/2 hisse sahibi olduğu dükkan ve ikamet amaçlı kullandığı evinin tapu kaydına haciz konulduğunu ve daha sonra da borçlunun maliki bulunduğu taşınmaz hissesinin satışının talep edildiği, borçlunun da İİK.’nun 82/12 maddesi uyarınca meskenin, haline münasip evi olduğunu ileri sürerek tapu kaydına konulan haczin kaldırılmasını talep ettiği görülmektedir. İİK.’nun 82/12. maddesi gereğince borçlunun “haline münasip evi” haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlunun ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; söz konusu taşınmaz uzun yıllardır aile konutu olarak kullanılmakta olup, müvekkillerinin haline münasip evi niteliğinde olduğunu, taşınmazın aile konutu vasfında olduğu Düzce Aile Mahkemesi'nin 2019/643 Esas - 2020/466 Karar sayılı dosyası ile sabit olduğunu, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 82/12 maddesinde; "Borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceği" düzenlemesinin yer aldığını, bu nedenle müvekkillerinin aile konutu olarak kullandığı taşınmazının haczedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan haczin kaldırılmasını, yerel mahkeme tarafından yanılgılı değerlendirme sonucu verilen karar hukuka aykırı olup, yerel mahkeme kararının kaldırılarak, meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık; meskeniyet iddiası ile ilgili haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir....

      İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....

      İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 21/05/2015 NUMARASI : 2015/270-2015/486 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlular, İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi uyarınca taşınmaz hakkında haczedilmezlik şikayeti ve İİK'nun 128/a. maddesi uyarınca kıymet takdirine itiraz şikayetinde bulunmuş, mahkemece keşif giderlerinin verilen kesin sürede yatırılmadığı, bu nedenle şikayetin kanıtlanamadığı gerekçesiyle her iki istemin de usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Meskeniyet şikayeti ve kıymet takdirine itiraz şikayetinde mahallinde keşif yapılarak bilirkişiden rapor alınması zorunlu olup; ispat külfeti, bu iddialarda bulunan borçluya aittir....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şikayetin haczedilmezlik şikayeti olduğunu, İİK 16. maddesi gereğince şikayetin süresinde olmadığını, davacının icra takibine istinaden mal beyanında bulunduğu taşınmazlara ilişkin satışa engel olmak amacıyla kötü niyetli olarak haczedilemezlik itirazında bulunduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme; "İİK 82/1 maddesinde Devlet malları ile mahsus kanunlarda haczi caiz olmadığı gösterilen malların haczinin mümkün olmadığı belirtilmiştir. 5393 Sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesinde; "Belediyenin kamu hizmetinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez" düzenlemesine yer verilmiştir....

        Ancak belirtilmelidir ki; İİK'nun 82/12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin düzenleme haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde ise haciz safhası olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da yoktur. Somut olayda da davaya konu takip ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip olduğundan davacının bu takip dosyasına ilişkin olarak haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı bulunmadığı anlaşılmakla davacının talebinin bu gerekçe ile esastan reddi gerekir. Yukarıda yapılan açıklamalar uyarınca davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun kabulü ile HMK' nun 353/(1)-b-2 maddesi gereği mahkemece verilen karar kaldırılarak şikayetin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....

        O halde, mahkemece haczedilmezlik şikayeti incelenerek oluşacak sonuca göre olumlu veya olumsuz bir karar verilmesinin gerektiği anlaşıldığından şikayetçi borçlu vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının HMK.nun 353- 1- a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, eksiklikler giderilerek yeniden yargılama yapılarak karar verilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine gönderilmesine, sair istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin Kadirli 1....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “haczedilmezlik şikayeti” talebinden dolayı yapılan yargılama sonunda İstanbul Anadolu 6. İcra (Hukuk) Mahkemesince şikayetin reddine dair verilen 18.07.2014 gün ve 2014/202 E., 2014/616 K. sayılı kararın temyizen incelenmesinin şikayetçi borçlu ... vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 8....

          Yargıtay görüşüne göre de borcu olan eşin borcundan dolayı aile konutunun haczedilmesi halinde söz konusu konut, aynı zamanda borçlunun haline münasip evi ise, buradaki haczedilmezlik iddiasının dayanağı o taşınmazın aile konutu olması değil, İİK 82 maddesi gereğince borçlu ve ailesinin haline münasip evi olmasıdır. (Yargıtay 12 H.D 2019/13405- 2020/286 E-K sayılı kararı) Aile konutu olan haline münasip evin haczedilmezlik şikayeti hususunda ise hacizden etkilenen ve aynı çatı altında yaşayan eşe şikayet hakkı tanınmamıştır. (Yargıtay 34 XX 926.05.2016 tarih 2016/7766- 13560 E-K sayılı kararı ) Hal böyle olunca TMK 194 maddeye dayanarak aile konutu ile alakalı tasarruf işlemlerinde eşin izninin alınması gerektiğini düzenleyen maddeyi, icra işlemlerinde dava hakkının dayanağı olarak göstermek icra hukukunun özüne ve ruhuna aykırıdır....

          UYAP Entegrasyonu