O halde, her ne kadar taşınmaz üzerine daha önce konulmuş haciz bulunmakta ise de, yukarıda da açıklandığı üzere her haciz yeni bir şikayet hakkı doğuracağından, borçlunun 19.02.2013 tarihli hacze yönelik şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal sürede olup, mahkemece, işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken,...'' şeklindeki gerekçeyle kararın bozulduğu, mahkemece, 07/06/2016 tarihli celsede bozma ilamına uyulmasına karar verildiği ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda da şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 82/1-12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nun 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekir....
Borcun taşınmazın bedelinden doğması halinde İİK'nun 82/son maddesi hükmü uyarınca haczedilmezlik şikayeti dinlenilemez. Borçluya ait ... Merkez ilçesi 36 ada, 9 parsel, 29 nolu bağımsız bölüm üzerine “Kendi Konutu İpotekli Finansman Kredisi Sözleşmesi” nedeniyle HSBC bankasına olan 508.716 TL borcun teminatını teşkil etmek üzere 1. Derecede 18.07.2007 tarih ve 6265 yevmiye nolu kesin borç ipoteği (ana para ipoteği) tesis edilmiştir. İpotek zorunlu ipoteklerden olmakla meskeniyet şikayetinin incelenmesine engel değildir. Alacak, meskeniyetin aynından kaynaklanmadığından mahkemenin hükme dayanak yaptığı karar hükme esas alınamaz. O halde mahkemece, işin esası incelenip oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Başvuru bu hali ile İİK.nun 82/4. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti olup, bu madde uyarınca "borçlu çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi ve çift hayvanları ve nakil vasıtaları ve diğer eklenti ve ziraat aletleri" haczedilemez. İcra ve İflas Kanunu'nun ve takip hukuku ilkelerine göre asılolan alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamak olduğundan. kuralolarak borçluların tüm mallarının haczi mümkündür. Bir malın haczedilememesi için yasal düzenlemenin bulunması zorunludur. Haczedilmezlik istisnai bir durum olduğundan, bu yöndeki düzenlemelerin de dar yorumlanması gerekir....
(M) KARŞI OY YAZISI Davacı tarafından açılan dava İcra Hukuk Mahkemesi’nin görevine giren haczedilmezlik şikayeti olmayıp haczi caiz olmayan emekli maaşının haczedilmesi ve alacaklı tarafından tahsil edilmesine dayalı sebepsiz zenginleşmeye hükümlerine göre açılmış bir alacak davasıdır. Davacı daha önce haczedilmezlik şikayetinde bulunarak İcra Hukuk Mahkemesi kararıyla emekli maaşı haczini kaldırtmıştır. Bu dava, emekli maaşı haczinin iptalinden önce yapılan tahsilatın geri alınmasını amaçlamaktadır. Bu itibarla mahkeme görevli olup işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde görev bozması yapılmasını doğru bulmadığımdan saygıdeğer çoğunluğun kararına muhalifim.20.02.2019...
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; haciz konulan taşınmazlar içerisinde yer alan Çanakkale İli, Ayvacık İlçesi, Kestanelik Köyü, 108 Ada, 1 Parsel‘deki taşınmaz müvekkilinin ailesi ile birlikte ikamet ettiği, asgari yaşam standartlarını sağlamaya ancak yetebilen meskeni olduğunu, taşınmaz İİK.’nun 82/1. maddesinin 12. bendi gereğince, borçlunun haline münasip evi niteliğinde olup, haczinin mümkün olmadığını, şikâyetin bir süreye tâbi olmadığını, süresiz şikâyet olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.; DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, meskeniyet şikayeti ve taşkın haciz şikayeti niteliğindedir. İstinaf başvurusu meskeniyet şikayeti yönünden ileri sürüldüğünden yalnızca bu yönden değerlendirme yapılmıştır....
İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, şikayetin bu gerekçe ile reddine karar verilmesi gerekirken, süre aşımı nedeniyle reddine hükmolunması isabetsiz ise de, sonuçta şikayet reddedildiğinden sonucu doğru olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı borçlunun şahsına sıkı sıkıya bağlıdır. Bir başka ifadeyle, meskeniyet şikayeti, şahsi hak niteliğinde olup; iddiada bulunan kişinin ihtiyacı ve haczedilen meskenin bu şahsın haline münasip olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerekir. Bu nedenle, haczedilmezlik şikayetinin incelenmesi sırasında şikayetçi borçlunun ölümü halinde mirasçılarının yargılamayı sürdürmeleri mümkün değildir. Öte yandan, borçlunun ölümü ile İİK'nun 53. maddesi uyarınca; alacaklı tarafından takibin mirasçılara yöneltilmesi ve bu konuda muhtıra tebliğinden sonra, mirasçılar haczin kendilerine tebliğ tarihinden ya da öğrenmeleri halinde bu tarihten itibaren İİK'nun 16/1. maddesinde ön görülen yasal yedi günlük sürede İİK'nun 82/1-12. maddesi uyarınca kendileri adına haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceklerdir....
Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı sadece borçluya aittir. Somut olayda; şikayetçilerden ...'in icra takibinde taraf sıfatı olmadığından, yukarıda anılan yasa maddesi gereğince meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı da yoktur. Diğer taraftan, İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin düzenleme haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da yoktur. Şu halde mahkemece; şikayetçi ... yönünden aktif husumet ehliyeti bulunmadığından, borçlu ... yönünden ise haczedilemezlik şikayetinin konusu bulunmadığından istemin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedilmiş olmakla; sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir....
Anılan yasal düzenleme uyarınca, haczedilmezlik şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup; takipte borçlu sıfatı taşımayan üçüncü kişinin bu şikayette bulunmaya hakkı yoktur. Somut olayda, şikayetçi .......'nın 04.06.2015 tarihli haciz sırasında haczedilen bir adet dalga kıran kompresör ve iki adet bilgisayar kasasının mesleği için gerekli eşyalar olduğunu ileri sürerek İİK'nun 82. maddesinin .... fıkrasının .... bendi uyarınca haczin kaldırılması isteğiyle icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. Nitekim, şikayetçi üçüncü kişinin ........2015 tarihli duruşmada, haczedilmezlik şikayetinde bulunduğunu tekrar ederek talebinin istihkak davası niteliğinde olmadığını beyan ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar gereğince, adı geçen üçüncü kişinin icra takibinde taraf olmaması ve takipte "borçlu" sıfatını taşımaması nedeniyle İİK'nun 82/.... maddesinin .... bendi kapsamında haczedilmezlik şikayetinde bulunamayacağı açıktır....
Dava dilekçesindeki açıklama ve taleplerden davacının davasının istihkak davasımı yoksa haczedilmezlik iddiasına dayalı şikayet mi olduğu net olarak anlaşılmadığı gibi yargılama sırasında da bu konu açıklanmamıştır. Mahkemece, HMK'nun 31.maddesi (HUMK'nun 75.) gereğince davacı borçludan talebinin açıklattırılması istenilerek, talebin istihkak davasına ilişkin olduğunun anlaşılması halinde, bu davanın ancak hak sahibi 3.kişi veya takibin alacaklısı tarafından açılacağı dikkate alınarak davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddi gerekecektir. Davanın haczedilmezlik iddiasına ilişkin olduğunun tesbiti halinde ise haczedilmezlik şikayeti prosedürü içinde değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan, aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....