Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olup, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır....

İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceği düzenlemesi, haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da yoktur. Bu durumda mahkemece; haczedilemezlik şikayetinin konusu bulunmadığından istemin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile haczedilmezlik şikayeti yönünden istemin kısmen kabulüne karar verilmesi isabetsizdir....

    İcra Müdürlüğünün 2016/21821 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacı T2 aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip kapsamında, Muğla İli, Bodrum İlçesi, Eskiçeşme Mahallesi, 968 ada 9 parsel 2 nolu bağımsız bölüme muhtelif tarihlerde ve son olarak 09/06/2021 tarihinde haciz konulduğu, bu hacze ilişkin 103 davetiyesi tebliğ edilmediği anlaşılmıştır. İİK'nın 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olmakla borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır....

    Davacı, dava dilekçesinde birden fazla şikayet nedenini ileri sürmüş olup ilk derece mahkemesince bu taleplerden bir kısmının usul, bir kısmının esas yönünden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık yoktur. Davacının taşkın haciz şikayeti ile satışın durdurulması yönündeki taleplerinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararı İİK'nın 363. maddesi uyarınca kesin olup, davacının anılan taleplere bağlı istinaf istemi inceleme kapsamı dışında tutulmuştur. Davacının borçlu ile birlikte maliki olduğu taşınmazdaki borçlu hissesi dışındaki hissesine haciz uygulanmadığı tapu kayıtları ile sabit olup, davacının buna ilişkin istinaf sebep ve gerekçesi yerinde değildir. İİK'nın sistematiği, borçların şahsiliği ilkesi temel alınarak oluşturulmuş olup bu ilke gereğince hakkın kullanımı ve korunmasına ilişkin temel haklar da ancak malik olan borçluya tanınmıştır....

    Öncelikle belirtmek gerekir ki, kıymet takdirine ve sair hususlara ilişkin şikayetler ile birlikte iş bu haczedilmezlik şikayeti birlikte yapılmış, ilk olarak mahkemenin 2019/452 esasına kaydedilmiş, mahkemece 2019/452 E 2020/226 K sayılı karar ile kıymet takdirine yönelik şikayetler bakımından yetkisizlik kararı verilmiş, haczedilmezlik şikayeti yönünden olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamış, bunun üzerine şikayetçi vekilince haczedilmezlik şikayeti yönünden dosyanın tefrikine dair ek karar verilmesi için süresi içerisinde usule uygun olarak HMK'nın 305/A maddesi gereğince talepte bulunulmuş, mahkemece bu yönde bir ek karar verilmemiş, ancak iş bu 2020/455 E sayılı dosya açılmış ve bu dosyanın tensip zaptında haczedilmezlik şikayetinin tefrik edilmesi sebebiyle dosyanın açıldığı belirtilmiş olup, ek karar verilmeden yapılan bu işlem usule aykırı ise de, taraflarca sunulan istinaf ve istinafa cevap dilekçelerinde buna yönelik bir itirazın bulunmaması gözetildiğinde, şikayetin esasına...

    Talimat yazısı, borçluya ait menkul ve gayrimenkul mallar ile 3. kişilerdeki hak ve alacakların haczi yönünde ve genel nitelikli olmayıp da belli bir malın haczini isteyen "nokta haczi" biçiminde yazılmış ise, bu halde anılan hacizle ilgili şikayet, talimatı yazan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince incelenir. Haciz işlemi talimat yoluyla değil de, doğrudan müzekkere yazılarak yapılmış ise, haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi şikayeti incelemeye yetkilidir. Somut olayda, icra dosyası kapsamı ve tapu kaydı dikkate alındığında, dava konusu taşınmaza Manisa 2. İcra Müdürlüğünün 2018/3390 Esas sayılı dosyasından doğrudan haciz konulduğundan, anılan takip dosyası ile ilgili meskeniyet şikayetini inceleme yetkisi, haciz işlemini yapan icra müdürlüğünün bağlı olduğu Manisa İcra Hukuk Mahkemesine aittir....

    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; Ankara 16.İcra Dairesinin 2012/18278 esas nolu dosyasında alacaklı ... vekili tarafından borçlular ... ve diğerleri aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile 26.658,96 TL alacak için,25.000,00 TL bedelli 24.11.2012 tarihli çeke dayalı olarak 04.12.2012 tarihinde takip yapıldığı; şikayetçi adına kayıtlı olan 1 nolu parseldeki apartmanın 16 nolu bağımsız bölümüne 07.12.2012 tarihli icra müdürlüğü yazısı ile 12.12.2012 tarihinde haciz işlendiği ve şikayet eden tarafından meskeniyet iddiası ile haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece 11.02.2013 tarihinde düzenlenen öninceleme tensip tutanağı ile delillerin bildirilmesi, gerekli gider avansının yatırılmasına karar verilerek, şikayet eden vekiline 22.02.2013 tarihinde bu husus tebliğ edilmiş olup; şikayet eden vekilince 05.02.2013 tarihli makbuzla 503,55 TL gider avansı yatırılmıştır....

      İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Mahkemece, şikayetin bu gerekçe ile reddine karar verilmesi gerekirken, taşınmazın tapu kaydındaki ipoteğin zorunlu olmaması nedeniyle borçlunun meskeniyet iddiasından vazgeçmiş sayılacağı gerekçesiyle istemin reddine hükmolunması isabetsiz ise de, sonuçta şikayet reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...

        Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilinin üzerine haciz konulan taşınmazdan başka evi bulunmadığını, halen davaya konu evde oturmakta olup mesken olarak kullandığını, İİK'nun 82/12. maddesi gereğince borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceğini, yine taşınmaz ile ilgili olarak yapılan kıymet takdirini kabul etmediklerini, taşınmazın değerinin mevcut değerinden daha yüksek hesaplandığını, yeniden kıymet takdiri yapılması gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 128/a maddesine dayalı kıymet takdirine ilişkin şikayet ve İİK'nun 82/12. maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti davasıdır....

        İİK'nın 82. maddesinin birinci fıkrasının 4. bendi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Somut olayda, şikayete konu traktör hacziyle ilgili 103 davetiyesinin davacı borçluya 07/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği, şikayetin 7 günlük yasal süre içinde yapılmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....

        UYAP Entegrasyonu