Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın şirketteki hissesinin haczine dair gönderilen haciz müzekkeresine karşı haczedilmezlik şikayeti ile mahkemeye başvurduğu, mahkemece haczedilmezlik şikayetinin takip borçlusuna tanınmış bir hak olduğundan bahisle aktif husumet yokluğu nedeniyle şikayetin usulden reddine karar verildiği, 3. kişi şirketin istinaf yoluna başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedildiği anlaşılmaktadır. Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Haczedilmezlik şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takibin tarafı olmayan 3. kişi ......
Somut olayda; borçlu şikayet dilekçesinde taşkın haciz şikayeti ile birlikte meskeniyet ve aile konutu iddiasıyla haczedilmezlik şikayetinde bulunmuş, mahkemece aile konutu iddiası incelenmiş olmasına rağmen meskeniyet şikayetinin incelenmediği ve hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği görülmüştür. O halde mahkemece meskeniyet şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olup, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda ise, alacaklının talebi üzerine, taşınmaz kaydı üzerine son olarak 26.11.2015 tarihinde haciz şerhinin işlendiği, bu haciz nedeniyle borçluya icra dosyasından gönderilen kıymet takdir raporu ve 103 davetiyesinin bulunmadığı, borçlunun 15.02.2016 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu anlaşılmıştır....
Haciz işlemi talimat yoluyla değil de, doğrudan müzekkere yazılarak yapılmış ise, haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi şikayeti incelemeye yetkilidir. Somut olayda, icra dosyası kapsamı ve tapu kaydı dikkate alındığında, dava konusu taşınmaza Manisa 2. İcra Müdürlüğünün 2018/3390 Esas sayılı dosyasından doğrudan haciz konulduğundan, anılan takip dosyası ile ilgili meskeniyet şikayetini inceleme yetkisi, haciz işlemini yapan icra müdürlüğünün bağlı olduğu Manisa İcra Hukuk Mahkemesine aittir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerinde takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin istinaf başvuru nedenlerinin yerinde olmadığı, kararda kamu düzenine aykırı bir yön de bulunmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da olmadığı, dolayısı ile haczedilmezlik şikayetinin konusu bulunmadığından şikayetin reddine'' karar verildiği görülmüştür....
İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...Eldeki dosyanın haczedilmezlik şikayeti talebinden ibaret olduğu anlaşıldı. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/12368 esas 2019/18179 karar sayılı ilamı:'' Öte yandan; şikayetin haczedilmezlik şikayeti olduğu açık olup, haczedilmezlik şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan üçüncü kişinin bu şikayette bulunmaya hakkı yoktur. '' Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2016/9154 esas 2019/5425 karar sayılı ilamı: ''1. Davacı üçüncü kişi vekilinin forklift yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde, Davacı üçüncü kişi, davaya konu Kayseri 2. İcra Müdürlüğünün 2014/14055 Esas sayılı takip dosyasında taraf olmayıp anılan hacizde üçüncü kişi sıfatına sahiptir. Davacı üçüncü kişi takipte taraf olmadığından mahcuza ilişkin haczedilmezlik şikayetinde bulunmaya yetkili değildir....
Dava, haczedilmezlik şikayeti ile istihkak davasına ilişkindir. 1-İstihkak davasının reddine ilişkin temyiz itirazları yönünden; dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2-Haczedilmezlik şikayetine ilişkin temyiz itirazları yönünden ise; Davacı borçlu vekilinin İcra Mahkemesine başvurusu esnasında istihkak iddiasının yanısıra haczedilmezlik şikayetinde de bulunulmasına rağmen, Mahkemece, dava istihkak davası olarak nitelenerek ve bu nitelemeye uygun gerekçe oluşturularak, sadece istihkak davasının reddine karar verilmiş, haczedilmezlik talebi yönünden olumlu-olumsuz hüküm kurulmamıştır. Mahkemece anılan hususlar üzerinde durularak haczedilmezlik şikayeti usulüne uygun şekilde değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması için hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
Davacının asıl karara ilişkin istinaf talebinin değerlendirmede, Kural olarak, dosya borcunun ihtirazi kayıt konulmaksızın ödenmesi halinde haczin kaldırılması gerekeceğinden haczedilmezlik şikayeti konusuz kalır. Ancak ödeme şikayete konu hacizler nedeniyle dosyaya gelen para ile yapılmış ise borçlunun haczedilmezlik şikayeti incelenip sonuçlandırılmalıdır. Somut olayda, borçlunun rızaen ödeme yaptığı, alacaklı tarafından 24/03/2021, 22/04/2021 ve 25/05/2021 tarihli dilekçeler ile haricen tahsil yapıldığının beyan edildiği, tahsil harcının yatırıldığı, 24/03/2021 tarihinde haczin kalktığı, 25/05/2021 tarihinde dosyanın infazen kapatıldığı, ödemelerin her hangi bir ihtirazi kayıt düşülmeksizin iradi olarak yapıldığından haczedilmezlik şikayeti konusuz kalmıştır. (Benzer karar Yargıtay 8....
Mahkemece, taşınmaza 09.05.2013 tarihinde konulan haciz için Mahkeme’nin 2016/35 esas sayılı dosyası ile meskeniyet şikayetinde bulunulduğu, verilen kararın temyiz aşamasında olduğu gerekçesi ile şikayetin HMK'nun 114/1-1 ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. İİK’nun 82/12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK’nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan İcra ve İflas Kanunu'nda taşınmaza ilişkin haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa konulan her haciz yeni bir haciz olup, borçlunun yeni hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır....
İcra Dairesinin 2020/10943 esas sayılı dosyasından genel haciz yoluyla başlatılan takipte İİK'nun 82/12 maddesi uyarınca haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Adana 5. İcra Dairesi'nin 2020/10943 esas sayılı takip doyası incelendiğinde; alacaklı T3 tarafından borçlu Mustafa Kılıç hakkında genel haciz yolu ile takip başlatıldığı, takibin kesinleşmesi üzerine borçlu adına kayıtlı Adana ili Çukurova ilçesi Kurttepe Mah. 5872 ada 13 parsel B Blok 14. Kat 27 nolu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmaz üzerine haciz uygulandığı, davacı T1 tarafından haczedilmezlik şikayeti ile dava açıldığı görülmüştür. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde; borçlunun haline münasip evinin haczedilemez. Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı sadece borçluya aittir. Eldeki uyuşmazlıkta şikayetçi şikayete konu Adana ili Çukurova ilçesi Kurttepe Mah. 5872 ada 13 parsel B Blok 14. Kat 27 nolu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazın maliki olmadığı gibi haczin uygulandığı Adana 6....