Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda yukarıda da açıklandığı üzere, Mahkemece; icra müdürlüğünün haciz talebini reddedemeyeceği, haczedilmezlik hususunun haciz konulması halinde borçlu tarafından yapılacak haczedilmezlik şikayeti başvurusunda değerlendirilebileceği gözetilerek, şikayetin kabulü ile icra müdürlüğü kararının iptali ile yetinilmesi gerekirken, borçlu tarafından yapılmış haczedilmezlik şikayeti bulunmadığı ve henüz bir haciz olmadığı halde borçlunun banka hesaplarının niteliği de incelenerek havuz hesabı olduğu tespiti yönünde tespit hükmü kurulması yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle davalının istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulüne, Bakırköy 10. İcra Müdürlüğünün 2020/681 esas sayılı takip dosyasında icra müdürlüğünün 08/03/2020 tarihli kararının iptaline, davalının sair istinaf isteminin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı borçlunun şahsına sıkı sıkıya bağlıdır. Bir başka ifadeyle, meskeniyet şikayeti, şahsi hak niteliğinde olup, iddiada bulunan kişinin ihtiyacı ve haczedilen meskenin bu şahsın haline münasip olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerekir. Bu nedenle, haczedilmezlik şikayetinin incelenmesi sırasında şikayetçi borçlunun ölümü halinde mirasçılarının yargılamayı sürdürmeleri mümkün değildir. Somut olayda, borçlu ...’ın haczedilmezlik şikayetinde bulunduktan sonra 21.12.2019 tarihinde öldüğü dosyada mübrez nüfus kayıt örneğinden anlaşılmaktadır. Bu mirasçının kendisi ve ailesinin ihtiyacı nedeniyle bu yargılamaya devam etmesi olanaklı değildir. O halde, mahkemece şikayetçi borçlu ...’ın ölümü nedeniyle meskeniyet iddiasının dayanağı ve dolayısıyla haczedilmezlik şikayetinin konusu kalmadığından istemin vefat eden borçlu yönünden reddi gerekirken, şikayetin esası incelenerek kabulüne karar verilmesi isabetsizdir....

    Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Üçüncü kişi, dava dilekçesinde, haciz işleminin İİK 99 uncu maddesi uyarınca yapılmış sayılmasına, 3213 Sayılı Maden Kanunu'nun 40. maddesi uyarınca haczedilmezlik ve taşkın haciz itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiş, mahkemece, 06.10.2021 tarihli celse de '' Davacı vekilinin taşkın haciz şikayeti yönünden dosyanın tefriki ile mahkememiz yeni esas sırasına kaydının yapılmasına, '' karar verilmiş, İskilip İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/32 ve 2021/33 karar sayılı dosyasında ise haciz ve haczedilemezlik şikayeti yönünden İskilip İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/24 Esas sayılı taşkın haciz ve haczedilmezlik şikayetinin sadece borçlu tarafından yapılması gerekirken 3. kişi olan şikayetçi tarafından yapılmış olması nedeniyle şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür....

      İstinafa konu uyuşmazlığın satışın durdurulması ve taşkın hacze ilişkin şikayet olması nedeni ile istinaf yoluna başvurulamayacak, dolayısı ile kesin kararlardan olduğundan taşkın hacze yönelik istinaf talebinin usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı vekili fiili haciz ve İİK'nın 82.maddesi uyarınca haczedilmezlik şikayeti yönünden derdestlik nedeniyle verilen red kararına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuş ise de; Gaziosmanpaşa 1.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 27/06/2019 tarihli, 2017/839 Esas, 2019/411 Karar sayılı dosyası, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21....

      Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; Somut olayda mahkemenin 2022/21 Esas sayılı dosyasındaki şikayete konu haciz 31.01.2022 tarihli haciz olup, mahkemenin 2021/101 esas sayılı ve halen derdest olan şikayet dosyasındaki haczin şikayet dosyasının esas nosu dikkate alındığında 31.01.2022 tarihli ikinci kez konulan hacze ilişkin olamayacağı, aynı takip dosyasından konulmuş olsa da her haciz ayrı bir şikayet hakkı doğuracağından mahkemece 31.01.2022 tarihli hacze ilişkin haczedilmezlik şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken dava şartı (derdestlik) yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu, bu durumda mahkemece uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli deliller toplanmadığı gibi talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmediği anlaşıldığından şikayetçi borçlu vekilinin istinaf talebinin kabulü ile HMK.nın 353/1- a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden...

      Zira, haczedilmezlik ve meskeniyet şikayeti niteliğindeki davada, kıymet takdirine yönelik şikayet imişcesine ara karar oluşturulması da hukuka uygun değildir. Yine, dava konusu taşınmazların bazılarında, eski tarihli ipotek bulunmasına rağmen, mahkemece bu hususta da gerekli araştırma cihetine gidilmemiştir....

      İcra Müdürlüğünün 2018/5813 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Haczedilmezlik şikayetine konu paranın, İİK'nun 82/11 maddesinde belirtilen vücut veya sıhhat üzerine ika edilen zararlar için hükmedilen tazminat niteliğinde olduğundan, şikayet in kabulü ile haczin kaldırılmasına, birleşen davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, asıl davada dava dilekçesinin taraflarına tebliğ edilmediği, savunma hakkının kısıtlandığı, birleşen dava reddedildiği halde müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmediği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; her ne kadar ilk derece mahkemesince şikayet esastan incelenerek karar verilmiş ise de, şikayete konu davacı Fatma Kazancı'nın alacaklı olduğu Konya 8....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı alacaklı vekili ek kararın istinafı dilekçesinde özetle; mahkemece kurulan ek karar kelimenin tam anlamıyla usul kurallarının, kanun hükümlerinin, adil yargılanma hakkının ve savunma hakkının çiğnenmesi anlamına geldiğini, mahkemece dava dilekçesi kendilerine tebliğ edilmeden adil yargılanma ve savunma hakkımız kısıtlandığını, davacı tarafça icra memur muamelesinin şikayet edildiğini, icra memur muamelesini şikayete ilişkin işlemlerde taraf olarak icra dosyasının karşı tarafının gösterilmesi gerektiğini, avukatın icra müdürlüğünde taraf takip işlemi olarak yapabileceği ilk işlemin 'takip talebi sunmak' olduğunu, icra müdürlüğü'nün tebliğ ve diğer icra takip işlemlerinde yapacakları yanlış ve hatalardan ötürü alacaklı avukatının sorumlu tutulamayacağını, 2016 yılına kadar icra memur muamelesini şikayete ilişkin taleplerde ilgili icra müdürlüğünün taraf gösterildiği ve şikayet eden lehine avukatlık ücretine hükmolunması durumunda avukatlık ücretinin...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra Memur Muamelesini Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Davacının iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK. 366. ve HUMK. 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 59,30 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Hukuk Dairesi, İİK.nun 142, 151, 235 nci maddelerine ilişkin davalar ve şikayetler sonunda verilen hüküm ve kararların temyizen incelemekle görevli olup, somut olayda düzenlenmiş bir sıra cetveli bulunmadığı gibi davacı yanın isteminin memur muamelesini şikayet olduğu konusunda da tereddüt yoktur. Açıklanan nedenle dosyanın temyiz incelemesi ile görevli Yüksek 12. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle dosyanın, hükmü temyizen incelemekle görevli Yüksek 12. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesine, 30.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          UYAP Entegrasyonu