DAVA KONUSU : Haczedilmezlik Şikayeti KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı vekili tarafından müvekkili hakkında İzmir 19. İcra Müdürlüğünün 2019/9947 Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan takip nedeniyle müvekkiline ait taşınmazının haczedildiğini, müvekkilinin söz konusu taşınmazı aile konutu olarak kullanıldığını, müvekkiline ait haline münasip bir taşınmaz olduğunu, İİK'nun 82/12 maddesi gereğince haciz yapılamayacağını belirterek, haczedilmezlik şikayetlerinin kabulüne, taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. Dairemizin 2019/2627 E. 2019/2984 K. Sayılı kaldırma kararı ile, davacının isteminin meskeniyet şikayeti olduğu, şikayetin esastan incelenmesi gerektiği gerekçesiyle kararın kaldırılmasından sonra ilk derece mahkemesince davaya konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin niteliği değerlendirilerek zorunlu ipoteklerden olmadığı, ayrıca davacının borçlunun eşi olması nedeniyle aktif husumetinin olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. İİK'nın 82/1- 12. maddesinde, borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı öngörülmüştür. Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu şikayette bulunmaya hakkı yoktur. Somut olayda, meskeniyet şikayetinde bulunan davacı, takip borçlusu İsmail Hakkı Kaymak'ın eşidir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet şikayetine ilişkindir. İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, davacının meskeniyet iddiasında bulunduğu taşınmazlara en son 21/01/2021 tarihinde haciz konulmuş olup, davacıya 103 örnek haciz davetiyesi tebliğ edilmemiş ise de, satış ilanı 19/08/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davacının 10/11/2021 tarihinde meskeniyet iddiasına dayalı olarak şikayet yoluna başvurduğu, davacının haczi öğrendiği tarihe göre şikayetin yasal süresinde olmadığı anlaşıldığından, kararda herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....
İİK'nun 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun’un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Bu süre haczin öğrenildiği tarihten başlar. Borçluya hacze ilişkin tebligat yapılmamış veya usule uygun yapılmamış ise borçlunun bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazına 29/05/2014 tarihinde tapuda haciz şerhi işlendiği, borçlunun usulsüz tebliğ edildiğini iddia ettiği 103 davetiyesinin 15/05/2015 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; meskeniyet şikayetinde bulunduğu, ilk derece mahkemesince, şikayetin kabulü ile taşınmaz üzerindeki haczin kaldırıldığı, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verildiği görülmüştür. İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar....
ın vekili aracılığıyla mahkemeye başvurarak, gayrimenkulüne konulan hacizden 23.06.2015 tarihinde haberdar olduğunu belirterek meskeniyet şikayetinde bulunduğu; mahkemece, davacıya 103 davetiyesinin 28.11.2014 tarihinde tebliğ edildiğinden 7 günlük hakdüşürücü sürede yapılmayan şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Somut olayda, şikayete konu ......
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1. maddesinin 11 ve 12. bentlerine dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. İİK'nın 82/1. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Hak düşürücü sürenin kamu düzeninden olması nedeniyle mahkemece de re'sen nazara alması gerektiğine göre, davacının vesayet altına alınmasına ilişkin tüm mahkeme kararları getirtilerek, meskeniyet iddiasına konu hacze ilişkin 103 davetiyesinin davacı T1 tebliğ tarihinde davacının kısıtlı olup olmadığı tespit edildikten sonra, şikayetin süresinde yapılıp yapılmadığı değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekir....
İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olmakla borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır....
Somut olayda, borçlu davacı adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydına 27/11/2020 tarihinde haciz konulması üzerine, davacıya İİK'nın 103. maddesi uyarınca haciz davetiyesinin 27/04/2021 tarihinde tebliğ edildiği, takip dosyası kapsamında davacının haczi daha önceki bir tarihte öğrendiğinin ispat edilemediği anlaşıldığından, meskeniyet şikayeti yasal süresindedir. Takip dosyası kapsamında davacı adına kayıtlı başkaca mal varlığına haciz konulması, davacının dava konusu haczi daha önceki bir tarihte öğrendiğini kabule yeterli değildir. İİK'nın 82/1- 12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şart olduğu gibi, haczin yargılama süresince de ayakta kalması gerekir. Bu nedenle, borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nın 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekir....
İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Meskeniyet şikayetinin 7 günlük yasal süresinde yapılıp yapılmadığı kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun re’sen gözetilmesi gerekir. (Yargıtay 12. HD 2016/5376 Esas 2016/24731 Karar sayılı ilamı) Somut olayda şikayete konu taşınmaza haciz konulması işleminin 19.10.2020 tarihinde öğrenildiğinin beyan edildiği, bu tarihten itibaren yedi gün içinde şikayette bulunulması gerekirken hak düşürücü süre geçtikten sonra 25.10.2021 tarihinde dava açıldığı anlaşılmakla süre aşımı nedeniyle şikayetin reddine " karar verilmiştir....