Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA Şikayetçi borçlu vekili dava dilekçesinde; müvekkili hakkında başlatılan takipte ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmemesi nedeniyle 02.09.2020 tarihinde takipten haberdar olduklarını, aynı gün borca ve ferilerine itiraz ettiklerini, Eskişehir 3.İcra Hukuk Mahkemesine ödeme emri tebligatının iptali için dava açtıklarını, Eskişehir 3.İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/361 E.-2021/240 K.sayılı ilamı ile 02.09.2020 tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar verildiğini, usulsüz kesinleşen takipten dolayı müvekkilinin malvarlığına hacizler konulduğunu, haciz isteme hakkı doğmadan, takip kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılması gerektiğini, usulsüz hacizlerin kaldırılması için yaptıkları talebin 22.11.2021 tarihli icra müdürlüğü kararı ile reddedildiğini belirterek söz konusu müdürlük kararının iptali ile usulsüz olarak konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II....

    İcra müdürlüğünün 2009/40512 E. sayılı dosyasında yapılan takip nedeniyle müvekkil adına kayıtlı taşınmazlara alacaklının talebi üzerine 2013 yılında haciz şerhi konulduğunu, yatırılan satış avansının 10/04/2020 tarihinde geri çekilerek satış talebinden vazgeçildiğini, haciz şerhi 2013 yılına ait olup alacaklının satıştan vazgeçmesi nedeniyle İİK 110 maddeye göre hacizlerin düştüğünün açıkça anlaşıldığını, herhangi bir satış talebi ve satış avansı olmayan aynı zamanda Uyap sisteminde kapalı gözüken dosyada hacizlerin kaldırılması için yapmış oldukları talebinin reddedildiğini beyanla, şikayetlerinin kabulü ile müvekkil adına kayıtlı taşınmazlar üzerindeki haczin İİK 106- 110 maddeleri de gözetilerek kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    tahsil harcının ödenmesi koşuluna bağlandığını, dosyadaki hacizlerin satış isteme süresi dolduğu için İİK 106- 110 uyarınca kaldırılması gerektiğini, hacizlerin kalkmasında icra müdürünün takdir hakkı olmadığını bu nedenlerle İcra Müdürlüğünün 24/11/2020 tarihli kararının iptali ile hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir....

    , duran icra takibinde, icra müdürlüğünce önceden konulan hacizlerin kaldırılması sonucunu doğurmayacağı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir....

      İcra Hukuk Mahkemesinin hacizlerin kaldırılmasına ilişkin kararı uyarınca diğer taşınmazlar üzerindeki hacizler kaldırıldığı halde dava konusu taşınmazlar yönünden hacizlerin kaldırılmadığı bildirilerek bu taşınmaz kayıtlarındaki hacizlerin de kaldırılması istenilmiş, müdürlükçe 18/12/2020 tarihli karar ile icra hukuk mahkemesi kararı ile dosyadaki ödeme emrinin iptaline karar verildiği, karar gerekçesinde alacaklı vekilinin bahsettiği faiz farkının kabul edildiği, yeni ödeme emri düzenlenmesinin henüz talep edilmediği, ancak düzenlenmesi halinde borcun bitmeyeceğinin açık olduğu, bu durumda dosyanın mevcut hali ile durması gerektiği gerekçesi ile talebin reddine karar verilmiştir. Somut durumda şikayetçi yanca kaldırılması talep edilen hacizlerin 22/12/2016 tarihli olduğu açıktır. Hasımsız olarak karara bağlanmakla birlikte haciz tarihinden sonra İzmir 1....

      Maddesi kapsamında eski hale iade edilecek bir karar olmadığı, dava dilekçesi içeriğinde durdurma talebinin icraya iletildiği belirtilmiş ise de dava ve şikayetin hacizlerin kaldırılması yönüyle olup, hacizlerin ve yakalama şerhlerinin kaldırılması kararının hatalı olduğu, borçlu tarafından takibin durdurulmasına yönelik icra dairesine başvuru ve bu yönde bir şikayet olmadığı, yargılamanın dava dilekçesinin neticei talep kısmında belirtilen hacizlerin kaldırılmasına dair olduğu nedenle ve bu aşamada İİK'nun 40. Maddesinin eski hale iade koşulları da oluşmadığından şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı ve bu yöndeki istinaf talepleri de yerinde olmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalının istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2- Dosya kapsamı, delil durumu ve takip dosyası içeriğine göre ŞANLIURFA 2....

      İcra Hukuk Mahkemesi'nin 18/12/2020 tarih ve 2020/332 E. - 2020/438 K. sayılı kararının hüküm bölümünün 1. bendinde yer alan “28/09/2020 tarihli hacizlerin kaldırılması talebinin reddine dair müdürlük kararının kaldırılmasına” cümlesinin silinerek karar metninden çıkartılmasına, yerine “02/09/2020 tarihli hacizlerin kaldırılması talebinin reddine dair müdürlük kararının kaldırılmasına” cümlesinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 370/2. maddesi uyarınca (ONANMASINA), karar düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        İcra Hukuk Mahkemesi 2018/647 Esas sayılı dosya ile yetki itirazında bulunulduğu, 03/07/2018 tarihinde verilen karar gereğince "Bakırköy İcra Müdürlüklerinin yetkili olması nedeni ile İstanbul İcra Müdürlüklerinin yetkisizliklerine" karar verildiği , yetkisiz icra müdürlüğü tarafından yapılan bütün hacizlerin hükümsüz olduğu ,yetkisizlik kararı verilmiş olduğu halde alacaklı tarafından dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesinin talep edilmediği , müvekkiline ait madenlerin üzerine konulan hacizlerin dayanağı olan ihtiyati haciz kararının kaldırılmış olması ve hacizlerin yetkisiz icra müdürlüğü tarafından yapılmış olması nedeni ile yapılan ihtiyati haciz ve muhafaza işleminin hükümsüz hale geldiğini , hükümsüz hale gelen hacizler nedeni ile 17/10/2018 tarihide hacizlerin kaldırılması ve muhafaza altına alınan menkul mallar ile değerli madenlerin müvekkiline iadesi konusunda icra müdürlüğüne talepte bulunulduğu, İcra Müdürlüğü tarafından, 17/10/2018 tarihli kararında İstanbul 5....

        Ancak, şikayetçi üçüncü kişinin icra mahkemesine yaptığı başvurusunda İİK'nun 106 ve 110. maddeleri gereğince hacizlerin düştüğüne dair iddiasının da bulunduğu, bu hususta mahkemece İİK'nun 106 ve 110. maddeleri gereğince bir inceleme yapılmadığı anlaşılmakla; belirtilen bu yasa hükümlerine uygun olarak hacizlerin varlığını sürdürüp sürdürmediği, hacizlerin bu maddeler gereğince düşüp düşmediği hususunun incelenmesi gerekir. O halde, mahkemece, İİK'nun 106. ve 110. maddeleri kapsamında inceleme ve değerlendirme yapılmak suretiyle şikayet tarihinden önce hacizlerin düşüp düşmediği araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, bu konuda olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi de doğru bulunmamıştır....

          Takip dosyası üzerinden konulan hacizlerin tamamının kaldırılması istemi, alacağın haricen tahsil edildiğine karine teşkil edeceğinden, hacizlerin kaldırılması için anılan yasa hükmüne uygun olarak tahsil harcının ödenmesi zorunludur. Somut olayda, borçlunun Kahramanmaraş'ta bulunan taşınmazlarının, araçların ve diğer bankalarda bulunan hesaplarının kayden haczedildiği, bu hacizlerin halen devam ettiği görülmektedir. Söz konusu hacizli malların değerleri dikkate alındığında takip konusu borcu karşılayabilecek miktarlarda olduğu anlaşılmaktadır. Alacaklı vekilinin ... Bankası A.Ş.'de bulunan hesaplar üzerine konulan haczin başkaca bir tahsil harcı alınmaksızın fekki için ilgili bankaya müzekkere yazılması talebinde bulunması, takip dosyasındaki diğer mallar üzerine konulan haczin devam etmesi halinde yukarıda açıklanan kural uygulanamaz. Bu durumda, borçluya ait ... Bankası A.Ş.'...

            UYAP Entegrasyonu