Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem: Asıl borçlu … Müh. ve Otom. San. Tic. Ltd. Şti.'ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla banka hesabına uygulanan haciz işleminin iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesi … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; olayda, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nin 03/04/2002 tarih ve 745 sayılı ilanı ile 21/03/2013 tarih ve 8283 sayılı ilanından, hacze konu borçların ait olduğu dönemlerde davacının … Müh. ve Otom. San. Tic. Ltd. Şti.'...

    Asliye Hukuk Mahkemesi 10/08/2022 tarih 2022/548 Esas sayılı ara kararında özetle; "Dosyanın ve dava dilekçesinin incelenmesinde; Konya 12.İcra Müdürlüğü'nün 2021/5358 sayılı takip dosyasına konu borcun davalı T3 ile davacı arasında akdedilen 21/05/2021 ve 01/06/2021 tarihli kredi sözleşmelerinden kaynaklı olduğu, davalı adına haczi kabil mal bulunmadığının 07/06/2022 tarihli haciz işlemi sırasında tespit olunarak tutanak altına alındığı, davaya konu taşınmazın devir ve satış işleminin 02/06/2020 tarihinde gerçekleştiği, her ne kadar davacılar arasında kardeşlik bağı bulunsa da, bu devir işleminin gerek kredi sözleşmelerinin düzenlendiği gerekse icra takibinin yapıldığı tarihten uzunca süre önce yapılması nedeniyle davalı borçlu T3'ın mal kaçırma kastı bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin davalıya ait menkul, gayrımenkul ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına ilişkin talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve; Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin...

    ye sattığının öğrenildiğini, bu satış işleminin kötü niyetle ve alacaklıya zarar vermek için yapıldığını, 31.01.2013 tarihli haciz zaptında borçluya ait 9 nolu bağımsız bölümün halen borçlu şirket tarafından depo olarak kullanıldığının görüldüğünü, davalılar arasında yapılan 31.12.2012 tarihli dava konusu taşınmazın satış ve devir işleminin iptali ile icra dosyasında haciz ve satış yetkisinin tanınmasını, bu talebin kabul edilmemesi halinde muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı ...Tarım yetkilisi, davaya dayanak olan icra dosyasında borçlular hakkında alınmış bir aciz vesikası olmadığını, icra dosyasındaki borcu kabul etmediklerini, borçlarının daha az olduğunu, yapılan işlemin gerçek bir satış işlemi olduğunu, davanın reddini savunmuştur. Davalı ... Tarım yetkilisi duruşma sırasında, davayı kabul etmediğini, dava konusu taşınmazı parasını ödeyerek satın aldığını, her iki şirketin de tarım alanında faaliyet gösterdiğini beyan etmiştir....

      Açıklanan nedenlerle, dava konusu haciz işleminin iptali gerekirken, davanın reddine karar verilmesinde yasal isabet bulunmadığından Vergi Mahkemesikararının bozulmasına ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin ikinci fıkrası uyarınca dava konusu haciz işleminin iptaline karar verildi....

        Dava dosyasının incelenmesinden; davacı belediyenin, 1994-2001 yıllarına ait çevre temizlik ve emlak vergisine ilişkin büyükşehir belediyesi paylarını ödemediğinden bahisle tüm taşınmazlarına … Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın 11.7.2002 tarih ve 1420 sayılı yazısı üzerine davalı idarece haciz şerhi konulduğu, 11.7.2002 tarih ve … sayılı işlemin iptali stemiyle açılan davada, … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile davanın kabulüne, dava konusu haciz işleminin iptaline karar verildiği, bu karar sonrasında davacı tarafından anılan Mahkeme kararı nedeniyle tapu kayıtlarındaki haciz şerhlerinin kaldırılmasının istemiyle davalı idareye yapılan başvurunun reddi üzerine bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. İdare Mahkemesi, davacı belediyenin taşınmazlarına haciz şerhi konulmasına dayanak alınan işlemin iptali istemiyle açılan ve ......

          İptal davası ayni bir dava olmadığından iptal isteminin kabul edilmesi halinde, takip konusu alacak miktari ile sınırlı olarak, takip konusu alacak ve faiz, masraf gibi eklentilerine yetecek oranda tasarrufun iptaline karar verilir ve alacaklıya dava konusu taşınmaz üzerinde haciz ve satış istemi yetkisi tanınır. Tasarrufun iptali davasına bakan hakim iptal edilmesi istenen tasarruf konusu mallar hakkında davacının istemi üzerine İİK.nun 281/2. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı verebilir. Anılan hüküm doğrultusunda genel hükümlerden (İİK.nun 259.maddesi ve devamı maddeleri) farklı olarak, burada ihtiyati haciz kararı alabilmek için güvence göstermek zorunlu değildir. Güvence gösterilmesine gerek olup olmadığını ve miktarını hakim takdir eder. Ancak davanın konusu İİK.nun 283/2.maddesi gereğince, üçüncü kişinin elinden çıkardığı malların değerine ilişkin ise, güvence gösterilmesi zorunludur (İİK.nun 281/2.maddesi)....

            Tasarrufun iptali davasının kabulü halinde sadace borçlu tarafından yapılan tasarrufun takip konusu alacak ve ferileri ile sınırlı olarak iptali gerekmektedir. Mahkemece tapunun iptali ile borçlu Metin adına tesciline karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK'nin geçiçi 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nin 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....

              Bu uygulama dahi, B.K’nun 19. maddesinin açılan hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptali davalarının tek başına yeterli ve yasal dayanağı olmadığını göstermektedir. Ayrıca, hukuki işlemlerin (tasarrufların)iptali ile ilgili taleplerde İİK’nun 277-282. maddelerinde düzenlenen ön koşullar açılan davalarda aranmazken İİK’nun 283. maddesine uygun hüküm kurulmasını aramak kanaatimizce çelişkidir. Yine, dairemizin sayın çoğunluğunun kabul ettiği görüş ve uygulama doğru kabul edildiği takdirde İİK’nun 277 ve devamı maddelerinin uygulanma alanı kalmaz. Zira, herkes alacak ve tazminat talepleri, ile ilgili açtığı davalarda alacak veya tazminatın kesinleşmesini, borçlu (davalının)acze düşmesi nedeniyle aciz vesikası alınması gibi alacağın takibini zorlaştıran koşulları gerçekleştirmeden bu yolla amacına ulaşabilir....

                Davada tasarrufun iptali sebeplerinin olması halinde İİK'nun 283/1. maddesi uyarınca iptal ve tescil olmaksızın, dava konusu gayrimenkule ilişkin hisselerin haciz ve satışına karar verilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece dava konusu gayrimenkulün davalılar arasındaki satış işlemine ilişkin tasarrufun iptali ile davacı alacaklıya Kadıköy 6. İcra Müdürlüğü'nün 2003/7066 esas sayılı dosyasındaki alacak ve fer'ileri ile sınırlı olmak üzere haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilmesi gerekirken kararda yalnızca tasarrufun iptaline karar verilmesi doğru değil res’en bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                  işlemi yapılamayacağından bahisle icra müdürlüğünün 27.01.2015 tarihli işleminin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurulduğu görülmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu