"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde; ortak gider alacağının tahsili için yürütülen icra takibine davalı tarafından yapılan haksız itirazın iptalini istemiştir. Mahkemece davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, birden fazla parsel üzerinde kurulu sitede, siteye ait ortak gider aidat ve yakıt alacağının tahsili için yürütülen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir....
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE; Dava; ---- kaynaklanan borcun ödenmemesi nedeniyle davacı temlik alan alacaklı tarafından davalı aleyhine ----- dosyası ile başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemli davadır.---- yevmiye numaralı ihtarnamesi celp edilmiş, davalı ---- icra dosyası celp edilmiş olup, incelenen icra dosyasında -----tarihinde başlatılan takibin alacaklısının dosyamız davacısı, takip borçlusunun dosyamız davalısı olduğu, ------lacağın asıl alacağa yıllık-- oranından işleyecek temerrüt faizi, faizin---- gider vergisi, icra harç ve masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte tahsili istemiyle başlatılan ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazda bulunduğu, takibin durdurulduğu anlaşılmıştır....
Dava, kira alacağının tahsili ve tahliye istemli takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece itirazının kaldırılmasına ve tahliyeye karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre temyiz eden davalının alacağa ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalının tahliye istemine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı alacaklı 08/12/2014 tarihinde başlatmış olduğu haciz ve tahliye istemli icra takibinde ödenmediği iddia olunan kira bedellerinin tahsilini istemiştir. Ödeme emrinin davalı borçluya 24/12/2014 tarihinde tebliğ edilmesinden sonra yasal otuz günlük ödeme süresi beklenmeden 09/01/2015 tarihinde açmış olduğu dava ile kiralananın tahliyesini istemiştir....
Davacı vekili, davalı hakkında, kira alacağının tahsili amacıyla Çanakkale İkinci İcra Müdürlüğü'nün 2007/2971 esas sayılı takip dosyası ile tahliye istemli icra takibi başlattıklarını, davalının ödeme emrinin tebliğine rağmen yasal sürede takibe itiraz etmediği gibi, kira borcunu da ödemediğini belirterek, kesinleşen icra takibi nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, sözleşmenin yenilendiğini ve davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Davacı vekili, davalı hakkında 19.07.2007 tarihinde tahliye istemli icra takibi başlatmış, ödeme emri davalıya 10.08.2007 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı takibe itiraz etmemiştir. İcra İflas Kanunu'nun 269/a maddesinde, "Borçlu itiraz etmez, ihtar müddeti İçinde kira borcunu da ödemezse, ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içinde alacaklının talebi üzerine İcra Mahkemesince tahliyeye karar verilir." hükmünü içermektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine karşı borçlunun, örnek 13 numaralı ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu, icra takibinden 15.10.2014 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde yapılması zorunludur....
Dava, kira alacağının tahsili için tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece, ispat olunamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalının vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı haciz ve tahliye istemli olarak başlattığı icra takibinde 15.144TL ödenmeyen kira bedeli ile 1.359TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 16.503TL'nin tahsilini ve taşınmazın tahliyesini istemiştir.Mahkemece, kira sözleşmesindeki imzanın davalı kiracıya ait olmadığının Adli Tıp Kurumu raporu ile belirlenmesi üzerine ispat edilemeyen davanın reddine karar verilerek davalı yararına 750TL vekalet ücretine hükmedilmiştir....
Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan tahliye istemli icra takibine davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş, mahkemece davanın kabulü ile itirazın kaldırılmasına ve davalının tahliyesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre, temyiz eden davalının alacağa yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 15.12.2011 başlangıç tarihli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı alacaklı 05.05.2015 tarihinde başlatmış olduğu haciz ve tahliye istemli icra takibinde ödenmediği iddia olunan kira bedellerinin tahsilini istemiştir....
Somut olayda, dava 01.07.2008 günü ile 11.11.2008 günü arasındaki ecrimisil farkı alacağının tahsili isremine ilişkin olmayıp, 12.06.2008 gün ve 0856 Y.Nolu Beyoğlu 13.Noterliğince aylık ecrimisil bedelinin 1.000,00 TL olması istemli ihbarneme üzerine, daha önce 230,00 TL aylık ödenen ecrimisil bedeli, davalı tarafça 01.07.2008 gününden itibaren aylık 330.00 Tl ecrimisil bedeli ödenmesi üzerine, ecrimisil bedelinin aylık 1.000,00 TL. olması istemi ile dava açılmıştır. Bu durumda, istenen yıllık ecrimisil miktarı toplamının, Sulh Hukuk Mahkemesinin dava tarihinde görev sınırı olan 6.330,00 TL’den fazla olduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. 2010/3603 2010/10858 SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Sarıyer 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 9.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 4.370,58 TL kira alacağının tahsili için tahliye istemli olarak başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istenilmiştir. Mahkemece tahliye istemi konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, itirazın iptali isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir....
- K A R A R - Davacı vekili, davalı şirket ile posta gönderilerinin işlenmesi işi ile ilgili hizmet sözleşmesi imzalandığını, dava dışı işçinin davalı şirket tarafından işten çıkarıldığını, işçinin açtığı hizmet akdinin haksız feshi nedeniyle işçilik alacağının tahsili istemli davasını kazanması üzerine; ... dairesine ödemek zorunda kaldığı miktarın ödeme tarihinden itibaren ticari avans faizi ile tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir Davalı, cevap dilekçesi vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu, hizmet sözleşmesi ve dosya kapsamına göre, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye göre çalıştırılan işçinin tüm mali sorumluluğunun davalı yükleniciye ait olduğu, dava dışı işçinin davalı yan dışında başka alt işverenler yanında da çalıştığı, davalının işçinin kıdem tazminatına yönelik alacağının kendi yanında çalıştığı dönem ile sınırlı olacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir....