WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda, soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından, açıklanan muhtevadaki davalar, “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret kalacak ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1- a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olacaktır. Ancak, çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olarak kalmakla birlikte; genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden, “babalık karinesi” gerçekleşmediğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “soybağı davası” niteliğini kazanacaktır. Bu takdirde ise uyuşmazlığın, 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca aile mahkemesi tarafından incelenip çözüme kavuşturulması gerekecektir. (Yargıtay HGK 2013/354- 1554, 18....

İşte bu noktada, nüfus kütüğündeki hatalı kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup, zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir. Zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK 11.2.1998 gün ve 1999/2- 87 E., 1998/77 K. sayılı kararı). Şu durumda zamanaşımı veya hak düşürücü süreye bağlı olmaksızın açılabilen nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada resmî kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi tanık da dinlenebilecektir (Özsunay, s. 244; Öztan, B.: Şahsın Hukuku Hakiki Şahıslar, Ankara 1997, s. 210). Nüfus kütüklerindeki “doğru olmayan kayıtların” düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nüfus Kaydının Düzeltilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Taraflar arasında soybağına ilişkin bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık ve hüküm, başkasının çocuğunu, kendi çocuklarıymış gibi gerçeğe aykırı beyanla nüfusa tescil ettirme iddiasıyla açılan ve yanlış kaydın gerçeğe uygun olarak düzeltilmesini hedef tutan 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36 ve devamı maddelerine dayalı nüfus kaydının düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Uyuşmazlığın açıklanan niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeple dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 31.05.2010 (Pzt.)...

    İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK'nin 11.02.1998. tarihli ve 2-87/77 E-K sayılı kararı). Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiği söz konusudur (HGK'nin 30.01.2008 gün 2008 tarihli ve 2-36-47 E-K sayılı kararı). Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden; davacı ... ile davalı ...'in 19.01.1973 tarihinde evlendikleri, nüfus kaydına göre 1981 doğumlu ..., 1982 doğumlu ..., 1984 doğumlu ..., 1988 doğumlu ... ile 1997 doğumlu ... adında beş müşterek çocuk dışında kaydı iptali istenilen ...'nın da müşterek çocuk olarak kayıtlı olduğu, ...'...

      Aile Mahkemesinin 11.01.2022 tarih 2022/4 Esas 2022/19 Karar sayılı kararı ile; Somut olayda dava, T1, Ekrem ve T5 çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin Miyeser, gerçek babasının T4 olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemlerine ilişkin olduğu, anne ile çocuk arasında soybağı doğum ile kurulacağından ve T1 gerçek annesinin Miyeser olup, T5 olmadığı ile gerçek babasının da T3 olmayıp, T4 olduğuna ilişkin talep bir bütün olarak gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olduğundan, sözkonusu talepler bakımından dava 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır....

      Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, gerçeğe aykırı beyanla oluşturulan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. Maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21, 22 ve 23. maddeleri gereğince Malatya 4. Asliye Hukuk YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 27.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        ın çocuğu olmasına rağmen nüfusa kendisinin ve eşinin öz çocuğu gibi kaydedildiğini ileri sürerek yanlış nüfus kayıtlarının düzeltilmesini talep etmiştir. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp gerçeğe aykırı beyanla oluşturulan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. Maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21, 22 ve 23. maddeleri gereğince ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 06/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Asliye Hukuk Mahkemesi ve Kars Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R – Dava, davacıların ve davalılardan ... ve ...’nin üzerlerine kayıtlı olduğu iddia edilen davalı ... .’nin davacılar üzerindeki mükerrer kaydının iptali ile nüfus kayıtlarının buna göre düzeltilmesi istemine ilişkindir. Kars 1. Asliye Hukuk Mahkemesi davanın soybağına ilişkin olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiştir. Kars Aile Mahkemesi ise, davanın 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinden kaynaklanan gerçeğe aykırı beyanla oluşturulan nüfus kaydının düzeltilmesi niteliğinde olduğunu bildirerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, anne baba kaydının iptali suretiyle nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacıların talebi, davalının gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış şekilde kızı ve kardeşleri olarak nüfusa tescil edilmesine dayalı sicilin düzeltilmesi niteliğinde olduğundan nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Yargıtay 18. Hukuk Dairesi’nin 10.11.2016 tarih, 2016/10286 E. ve 2016/12040 K. sayılı kararında açıklandığı üzere, “...Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay HGK’nun 30.01.2008 tarih 2008/2- 36- 47 Sayılı içtihadında da açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi sebebiyle mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır....

            Dava, davalı Eda'nın evlilik dışı doğan çocuğunun davacıların nüfusuna kayıt edilmesi sonucunda hatalı anne kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olduğuna göre soy bağı ile ilgisi bulunmamaktadır. Bu nedenle 5490 Sayılı Kanunun 36/1- a maddesinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı hükme bağlandığı anlaşılmıştır. Nüfustaki anne kaydının gerçeği yansıtmadığı, nüfusta anne olarak görünen davacının gerçekte anne olmadığı ve bu nedenle nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemiyle açılacak davalar, “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret olduğundan “soybağı davası” niteliği bulunmamaktadır....

            UYAP Entegrasyonu