Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, TTK m.445'te düzenlenen 3 aylık hak düşürücü sürenin geçtiği, ayrıca genel kurul kararlarının iptalini kimlerin isteyebileceği TTK m.446'da düzenlenmiş olduğu, iptali istenen genel kurul kararının alındığı tarihte davacının pay sahibi olmadığı ve bu nedenle bu genel kurul kararının iptalini isteme hak ve yetkisinin bulunmadığı, tüm bu gerekçeler ile davacı şirketin dahili T4 Şirketi ile birleşmesine ilişkin davacı şirket genel kurul kararının iptalinin şartları oluşmadığından bu hususa ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....

Yönetim kurulu kararlarına karşı -niteliği gereği- öncelikle kat malikleri kuruluna başvurularak bu kurulca gerekli değerlendirmenin yapılıp sonuçlandırılmasından sonra verilecek olan bu genel kurul kararı hakkında mahkemeye başvurabileceği gerekçesiyle davanının reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece davanın genel kurul kararının iptali istemine ilişkin olduğu değerlendirilerek yazılı gerekçeyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi ile davalı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri ileri sürmüş, genel kurul toplantısında alınan kararların dürüstlük, eşit işlem ilkelerine aykırı olduğunu, kar payının vazgeçilmez hak niteliğinin bulunması nedeniyle muhalif kalarak tutanağa yazılmasa dahi iptal davası açabileceğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacının genel kurul kararına yönelik geçerli muhalefetinin bulunup bulunmadığı, genel kurul kararının iptalinin gerekip gerekmediği hususundadır. 2. İlgili Hukuk 6102 sayılı Kanun’un 446 ncı maddesi. 3. Değerlendirme 1....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Davacılar tarafından açılan kooperatif genel kurul kararlarının iptali davasının sonucunda mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup, verilen kararın davacı ...’in temyizi üzerine Dairemizce yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Bu kez Dairemiz kararına karşı davalı vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali, alacak ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı tapu iptali ve tescilie yönelik dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına genel kurul kararı iptali yönünden davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

          Genel kurul kararının iptali davası açılabilmesi için genel kurul toplantısına katılıp, iptali istenen genel kurul kararına muhalefetin tutanağa geçirilmesi gerekir bu bakımdan davada ki aktif dava ehliyeti tartışılmadan bu davacı yönünden davanın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.'' Yine -------Mahkemece alınan kararların iptali istemi incelenirken iptal davalarında dava şartı olan 6102 Sayılı Kanunun 446/1-a maddesinde düzenlenen toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy vermesi ve muhalefetin tutanağa geçirtilmiş olması koşulunun öncelikle incelenerek, iptal isteminin dava şartı yokluğu nedeni ile reddi gerekirken işin esasına girilerek-------iddiaların ispatlanamadığından talebin reddine karar verilmesi doğru değil ise de sonucu itibariyle doğru bulunan kararın açıklanan değişik gerekçeyle onanmasına karar vermek gerekmiştir.''...

            , asıl davada, ... yönünden açılan davanın usulden reddine, diğer davacıların ihraçlarına ilişkin yönetim kurulu kararlarının ve bu kararlara istinaden oluşturulan 26.06.2011 tarihli genel kurul kararının iptaline; birleşen 2011/364 E. sayılı davada, davacı ... yönünden davanın usulden reddine, diğer davacıların ihracına ilişkin yönetim kurulu kararlarının ve bu kararlara istinaden oluşturulan 26.06.2011 tarihli genel kurul kararının iptaline; birleşen 2013/353 E. sayılı davada, davacının ihracına ilişkin yönetim kurulu kararının ve bu karara istinaden oluşturulan 26.06.2011 tarihli genel kurul kararının iptaline; kooperatif tarafından açılan 2012/37 E. ve 2012/107 E. sayılı menfi tespit davaları konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

              Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 10.11.2010 tarih ve 2009/593 E., 2010/642 K. sayılı ilamı ile iptal edilen genel kurul kararının tekrar edildiğini böylece mahkeme kararını etkisiz bırakmayı amaçladıklarını, 31.03.2013 tarihli genel kurulun 6. maddesinde alınan kararın ise genel giderleri kapsamadığını, önceki dönem banka yapılandırma borcunun ödenmesini de kapsadığını, banka borçlarının inşaat imalatına ilişkin olduğunu ileri sürerek, 31.03.2013 tarihli genel kurul toplantısının 6 ve 7. maddesinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                  Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, daha sonraki genel kurullarda 2014 yılı öncesi kârlarının dağıtımına karar verildiğinden kâr dağıtımı hakkındaki kararın iptali isteminin konusuz kaldığı, adi ortaklık sözleşmesine aykırılığın genel kurul kararlarının iptalini gerektirmeyeceği, genel müdür seçimi ile ilgili genel kurul kararının yönetim kurulu kararı ile aynı yönde olduğu, ayrıca genel kurulun en üst karar organı olması sebebiyle genel müdür atanmasına dair kararın iptali talebinin yerinde görülmediği, davalı şirket vekilinin toplantıda alınan kararlara etki ettiği iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle kâr dağıtımı ile ilgili genel kurul kararının iptali istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer kararların iptali isteminin reddine karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu