Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O halde, Mahkemece tebligatın usulsüzlüğüne yönelik şikayetin kabulü ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun usulsüz tebligatı öğrendiği tarih olarak bildirdiği ve borçlu vekilince karşı çıkılmayan 01.09.2005 tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar vermek gerekirken, başvurunun İIK.nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz olarak nitelenip yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Kabule göre de; ÜK.nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, gecikmiş itirazda bulunacak kişi, mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını da engelin kalktığı günden itibaren 3 gün içinde İcra Mahkemesine bildirmek zorundadır. İcra Hâkimi gecikmiş itiraz nedenlerini ve belgelerini inceleyerek, sonucuna göre bir karar verecektir. ÜK.nun 65. maddesine göre Hakim, "gecikme sebebinin mahiyetine" ve "hadisenin özelliklerine" göre, takibin tatilini tensip edebilir. Mazeretin kabulü halinde icra takibi durur....

    Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; ödeme emrinin 17/12/2020 tarihinde bizzat borçluya tebliğ edildiği, borçlunun İİK.nın 65. maddesi uyarınca gecikmiş itiraz talebi ile icra mahkemesine başvurduğu, İİK.nın 65/1. maddesi uyarınca gecikmiş itiraza başvurulabilmesi için borçlunun geçerli bir engelinin bulunmasının zorunlu olduğu, borçlunun gecikmiş itirazına dayanak yaptığı epikriz raporları, tetkik sonuçları ve 15/01/2021 tarihli 18/01/2021 tarihinden itibaren 30 gün istirahatinin uygun görüldüğüne ilişkin raporun, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük takibe itiraz süresinde İİK.'...

    İİK'nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, muhatabın, bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememesi halinde mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Gecikmiş itiraz, süresinde yapılmış ise, icra mahkemesi borçlunun bildirdiği mazeretin haklı olup olmadığını inceler. Mazereti kabul ederse icra takibi durur. Bu durumda alacaklı ancak itirazın kaldırılması veya itirazın iptali yoluna gidebilir. Somut olayda, borçlunun başvuru dilekçesine “mazeretini gösterir delil” eklemediği gibi, İİK'nun 65. maddesi karşısında, borçlu tarafın, gecikmiş itiraz nedenlerine ilişkin mazeretini gösteren delilleri icra dosyasına sunmuş olmasının da, icra mahkemesinin itiraza yönelik değerlendirmesinde göz önüne alınamayacağının kabulü gerekir....

      DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 65. maddesi uyarınca gecikmiş itiraza ilişkindir. Ortaca İcra Müdürlüğü'nün 2021/1826 E. sayılı dosyasının incelendiğinde; alacaklı Kim Ltd. şirketi tarafından borçlu Atak Ege... A.Ş aleyhine genel haciz yolu ile ilamsız takip başlatıldığı, davacı borçluya örnek 7 ödeme emrinin 12/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafça 01.11.2021 tarihinde gecikmiş itiraz davasının açıldığı anlaşılmıştır. Somut olayda, davacı-borçlu, icra dosyasından yapılan tebligatın usulsüz olduğunu belirterek, Ortaca İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/176 Esas sayılı dosyasından usulsüz tebligat şikayetinde bulunduğunu, bu dava dosyasındaki talep ve hakları saklı kalmak üzere, gecikmiş itiraz istemiyle söz konusu davayı açtığını belirtmiştir. İİK'nın 65. maddesinde, “borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir” hükmü yer almaktadır....

      Bu durumda mahkemece davacı - borçlunun ülkemize hangi tarihte döndüğünün belirlenerek İİK'nun 65.maddesi uyarınca maninin ortadan kalktığı tarihten itibaren 27/10/2021 tarihinde yapılan gecikmiş itirazın süresinde olup olmadığının belirlenmesi, davacı - borçlunun tebliğ tarihinden sonra ülkemize dava tarihine kadar dönmediğinin belirlenmesi halinde belirttiği ıttıla tarihi olan 27/10/2021 tarihi itibariyle gecikmiş itirazının süresinde olduğunun kabul edilerek gecikmiş itirazın esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken gecikmiş itiraz yönünden eksik inceleme sonucu yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 nolu ödeme emrinin 19.09.2013 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun ise İİK.nun 168/5. maddesinde öngörülen yasal süreden sonra 30.09.2013 tarihinde İİK.nun 65. maddesi uyarınca gecikmiş itiraz talebi ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır. İİK.nun 65/1. maddesi uyarınca gecikmiş itiraza başvurulabilmesi için borçlunun geçerli bir engelinin bulunması zorunludur....

        Sayılı dosyada usulsüz tebligatın sonucunun beklendiğini, usulsüz tebligata ilişkin şikayete yönelik dava açılırken mahkemece verilecek nihai kararın davacı tarafça belirlenebilmesinin mümkün olmadığını, bu sebeple itiraz iradesinin açıkça ortaya konmuş olması bir yana itiraz edilmeyecek bir dosyada yapılan usulsüz kesinleştirme işlemine dair iptal davası açılmasında hukuki yarar olmayacağını ve nihai amacın borca itiraz etme olduğunu, bu kapsamda talebin gecikmiş itiraz niteliğinde olduğunu, mahkemece talep içeriği anlaşılmadan derdestlik söz konusu olmadığı halde derdestlik değerlendirilmesi yapılarak hüküm tesisinin hatalı olduğunu, müvekkilinin usulsüz olduğu mahkeme hükmüyle sübut bulan tebligat nedeniyle haberdar olamadığında kusuru olmaksızın itiraz edemediği takibe ilişkin tebligatın usulsüzlüğüne yönelik mahkeme kararı beklenirken icra müdürlüğüne itiraz iradesi yöneltilemediğini, bu sebeple İİK 65.maddesi uyarınca davanın kabulü gerektiğini beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını...

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık,Mudanya İcra Müdürlüğünün 2020/1293 E.sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine gecikmiş itiraza ilişkindir. Alacaklının borçlu aleyhine genel haciz yoluyla takip başlattığı, örnek 7 ödeme emrinin Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre borçluya 20.01.2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun, yurt dışında olduğunu, takipten 16.02.2020 tarihinde haberdar olduğunu belirterek gecikmiş itirazda bulunduğu anlaşılmıştır. Gecikmiş itiraz başlığını taşıyan İİK.nun 65.maddesinde; "Borçlu, kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise, paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir" düzenlenmesine yer verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, son itiraz gününde hasta olduğuna ilişkin raporu bulunduğunu ileri sürerek gecikmiş itiraz istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin gecikmiş itiraz olarak nitelendirilerek itirazın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur....

          İİK’nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda; tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak, muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde, gecikmiş itirazda bulunacak kişinin, mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Maddeden de anlaşılacağı üzere gecikmiş itirazın ön koşulu, usulüne uygun bir tebligatın yapılmış olmasıdır. Somut olayda borçlu vekili ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürdüğüne göre, uyuşmazlığın İİK. nun 65. maddesinde yer alan gecikmiş itiraz kurallarına göre değil, 7201 Sayılı Kanun'un 32. maddesine göre çözümlenmesi gerekir....

            UYAP Entegrasyonu