WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti. arasında imzalanan kredi sözleşmesine davalının kefalet verdiğini, kredi alacağının ödenmemesi üzerine hesabın 02/04/2013 tarihinde kat edildiğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini dava ve talep etmiştir. Davalı vekili, kefaletin geçersiz olduğunu, ayrıca icra takibine gecikmiş itirazda bulunduklarını beyan ederek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece davalının icra dosyasına yapmış olduğu gecikmiş itirazın şikayet yoluyla red edildiği ve red kararının Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 07/04/2015 tarihli kararı ile onandığı ve bu durumda kesinleşen icra takibine karşı itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir....

    ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12.HUKUK DAİRESİ 2020/1489 Esas, 2021/66 Karar S:2 emrinin usulüne uygun olarak 03/03/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, itiraz için son günün 10/03/2020 günü olduğu, gecikmiş itiraz için sürenin en erken 11/03/2020 tarihinde başladığı, 7226 sayılı Kanunun geçici madde 1 maddesi ile 13/03/2020 tarihi dahil olmak üzere sürelerin durdurulduğu, bu nedenle gecikmiş itirazın süresinde olduğu tespit edilmiştir. Kontrol muayenesi için 09/03/2020 tarihinde hastaneye müracaat edilmesi hariç tutulduğunda, ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihte ve ödeme emrine itiraz süresi içinde davacının babasının hastanede yatmadığı, evinde bulunduğu anlaşılmış olup nüfus kaydından davacının babası ile ilgilenecek başka yakın akrabaları bulunması ve Covid-19 nedeniyle o tarihlerde resmi bir kısıtlamanın bulunmaması karşısında davacının gösterdiği mazeretleri yerinde görülmemiştir. Bu nedenlerle davanın reddine karar verilmiştir."...

    Davacı borçlu asil istinaf dilekçesinde; icra müdürlüğünce Tebligat Kanununa aykırı davranıldığını ve usulsüz tebligat yapıldığını, o dönemde resmi olarak covid-19 temaslısı olması nedeniyle karantinada olduğunu, karantina süresinin geçmesinden hemen sonra eldeki davayı ikame ederek imza itirazında da bulunduğunu, dava dilekçesi incelendiğinde açıkça imzaya da itiraz ettiğinin anlaşılacağını, bilirkişi raporu alınmasının gerektiğini, davanın kabulünü talep ettiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde gecikmiş itirazlara ilişkindir. 2004 sayılı İİK'nun 169/a-1 maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır....

    doktor raporunda sabit olması sebebi ile tarafına yapılan icra takibine itiraz süresini geçirdiğini, bu nedenle icra ödeme emrini öğrenme tarihi olarak 22/10/2021 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Somut olayda, borçlu örnek 7 takipte gecikmiş itiraz istemiyle icra mahkemesine başvurmuş ise de ... l. Aile Mahkemesi kararıyla borçlu hakkında 15.08.2019 tarihinde uzaklaştırma kararı verildiği, ödeme emrinin ise 27.08.2019 tarihinde, Tebligat Kanunun 21/1. maddesine göre tebliğ edildiği; ancak tebliğ tarihi itibariyle borçlu müşterek hane /tebliğ adresinden mahkeme kararı ile 1 ay uzaklaştırıldığından ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu görülmektedir. Gecikmiş itirazdan söz edilebilmesi için usulüne uygun tebligat gerektiğinden hukuki tavsif hakime ait olup başvuru bu hali ile 7201 sayılı Yasa'nın 32. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayetidir (Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.2001 tarih ve 1991/12-258 esas 1991/344 karar sayılı kararı)....

      İİK'nun 65. maddesinde (Değişik: 18/2/1965-538/35 md.); "Borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir. Ancak borçlu, maninin kalktığı günden itibaren üç gün içinde, mazeretini gösterir delillerle birlikte itiraz ve sebeplerini ve müstenidatını bildirmeye... mecburdur" hükmüne yer verilmiştir. Anılan hükmün uygulanabilmesi için, borçluya, usulüne uygun olarak tebligatın yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''davacının gecikmiş itiraz ve usulsüz tebligat şikayeti kapsamındaki dava dilekçesi ayrıntılı incelendiğinde davacı asile belirtilen adresine TK 21/1 maddesine göre yapılan tebligatın iade edilmesi ile TK 21/2 mernis şerhli tebligat çıkartılarak usulüne uygun şekilde tebligat yapıldığı görülmüştür. Tebligat mazbatasında mernis şerhi ibaresi mevcut olduğundan tebliğde bir usulsüzlük yoktur. Gecikmiş itiraz şartları kanunda tahdidi olarak sayılmıştır. Somut olayda gecikmiş itirazın şartlarını oluşturacak herhangi bir durum mevcut olmadığından davanın reddine'' karar verildiği görülmüştür....

        tarihli ödeme emrinin incelenmesi ve usulüne uygun olup olmadığının belirlenmesinin gerektiğini, usule aykırı ise gecikmiş itiraz gereğince yetki itirazının irdelenmesi gerektiğini, yetkisiz icranın yaptığı tüm işlemlerin geçersiz olduğunu, bu nedenle Mahkemenin dosyada olmayan bir tebligatın dosyaya vekalet koyan vekiller tarafından görülmesinin ve bilinmesinin mümkün olmadığından bahisle gecikmiş itirazın süresinde olmadığına karar verilmesinin usule ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca dosyadan sonradan ödeme emri çıkarılmasının da ilk tebligata itiraz hakkını ortadan kaldırmayacağını beyanla Mahkeme kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir....

        İİK'nun 65. maddesinde; "Borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise, paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir" hükmü yer almaktadır. İİK'nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, muhatabın, bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememesi halinde mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Gecikmiş itiraz, süresinde yapılmış ise, icra mahkemesi borçlunun bildirdiği mazeretin haklı olup olmadığını inceler. Mazereti kabul ederse icra takibi durur. Bu durumda alacaklı ancak itirazın kaldırılması veya itirazın iptali yoluna gidebilir. İİK'nun 65....

        İİK'nun 65. maddesinde (Değişik: 18/2/1965- 538/35 md.); "Borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir. Ancak borçlu, maniin kalktığı günden itibaren üç gün içinde, mazeretini gösterir delillerle birlikte itiraz ve sebeplerini ve müstenidatını bildirmeye ve mütaakıp fıkra için yapılacak duruşmaya taallük eden harç ve masrafları ödemeye mecburdur.” hükmüne yer verilmiştir. Anılan hükmün uygulanabilmesi için, borçluya, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır....

        UYAP Entegrasyonu