cezası ve gecikme zammı bulunmalı ve davacının fazla ödemesi olup olmadığı belirlenerek davacının talebi de gözönünde tutularak sonucuna göre karar verilmelidir....
KARAR Davacı, Dava dışı ilköğretim okulları tarafından muhtelif aboneliklere kayden su tüketilmiş olduğunu, fatura bedelinden davalıların birlikte sorumlu olduklarını ancak davalıların, fatura bedelini ödemediğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 601.058,33 TL su bedeli asıl alacak, 971.132,92 TL gecikme zammı ve 174.804,36 TL KDV olmak üzere toplam 1.746.995,61 TL nin davalılardan tahsiline ve asıl alacağa 19.09.2008 tarihinden itibaren, ödeme tarihine kadar 6183 sayılı Kanunun 51.maddesi gereğince gecikme cezası ve KDV ve KDV alacağına da yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davalı ... İl Özel İdaresine izafeten ... Valiliğine yönelik davasında; Husumet nedeni ile davanın reddine, Davacının, davalı ......
aşımı oluştuğuna ilişkin açıklamanın dosya tespit edilemediği, faturalar, tarafların ilgili dosya içeriği belge ve kayıtları kapsamında davacının takibe konu 5.557,02 TL gecikme cezası-zammı talebinin hesaben yerinde olduğu belirtilmiştir....
Sözleşmenin “sözleşme eklerine uymayan işler” başlıklı 33.1 maddesine göre; “yüklenici teslim, montaj, ambalajlama şekli ve durumu, sözleşme ve şartnamelere uymayan veya eksik ve kusurlu olduğu tespit edilen malları, idarenin talimatı ile belirlenen süre içinde bedelsiz olarak değiştirmek veya düzeltmek zorunda olduğu, budan dolayı bir gecikme olursa bu sözleşmenin gecikme cezasına ilişkin hükümlerinin uygulanacaktır” hükmü yer almaktadır. Sözleşmenin bu hükmü yorumlandığında idare yükleniciye kusurlu malı düzeltmesi için süre verecek, bu süre içesinde yüklenici eksik ya da kusuru gidermediği takdirde gecikme sebebiyle gecikme cezası uygulanacağı ön görülmüştür....
Buna karşılık, davacı taraf talebinin ise, 793.222,50 TL asıl alacak ve 3.449,02 TL gecikme cezası toplamı 796.671,59 TL olduğunu dikkate aldığımızda, davacı tarafın 25.01.2019 tarihi itibariyle oluşan fiili borcu dikkate alarak hesaplama yaparak talepte bulunduğu, buna göre de sadece 793.222,40 TL asıl alacak kayıt talebinin yerinde olduğu, ancak temerrüt oluşmadığından gecikme cezası talep edilemeyeceği, toplam alacak talebinin de yerinde olmadığı değerlendirilmektedir....
Mahkemece, davanın kabulü ile 151.659,00 TL prim aslı, 50.761,00 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 202.420,00 TL'nin 01/03/2010 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile beraber davalı kurumdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Somut olayda, 9.562.547,16 TL istihkak tutarı, % 13,17 asgari işçilik oranı, Kuruma bildirilen 231.067,06 SPEK, % 35,50 prim oranı üzerinden Kurum alacağı 265.053,74 TL prim (365.053,74 TL'den 01.07.2008 tarihinde ödenen 100.000,00 TL'nin mahsubu ile) ve gecikme cezası 57.055,54 TL olmak üzere 322.109,28 TL'dir. Davacının Kuruma yaptığı ödeme; prim borcu için 416.250,00 TL, gecikme zammı için 141.018,60 TL olmak üzere toplamda 557.268,60 TL'dir....
Kendi kusuru ile gecikmeye sebebiyet veren taraf, sözleşme hükümlerine dayanarak gecikme cezası talep edemeyeceğinden mahkemece davacının alacağından gecikme cezası kesilmemesi gerekirken delillerin takdirinde ve sözleşme hükümlerinin yorumlanmasında hataya düşülerek davacının alacağından 145 günlük gecikme karşılığı 7.250,00 TL gecikme cezası kesilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece yapılacak iş; sözleşmede kararlaştırılan 38.000,00 TL götürü bedelden kanıtlanan 27.800,00 TL ödeme ile bilirkişi kurulunca saptanan 3.000,00 TL eksik işler bedelini ve 360,00 TL nefaset bedelini düşerek kalan 6.480,00 TL alacağa 28.03.2008 ihtar tebliğ tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte karar vermekten ibarettir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile toplam 283.751.640.054 TL’nin davalıdan tahsiline, 59.701.874.000 TL asıl alacağa 17.9.2003 tarihinde itibaren değişen oranda gecikme zammı ve kdv uygulanmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara,kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, su abonesi olan davalının 16.10.1993 ile 16.10.2003 tarihleri arasında ödenmeyen su ve atık su bedelleri ile gecikme cezasının, bir kısım faturaların ise son ödeme tarihinden sonra sadece asıl borcun ödenmesinden dolayı gecikme cezası ile KDV alacağının tahsilini istemiştir. Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuştur. Bilirkişi raporunda; zamanında ödenmeyen fatura bedelleri için 6183 sayılı yasa gereğince gecikme cezası işletilerek hesaplama yapılmıştır....
cezası ve gecikme zammı tahsil edilmez....
cezası ve gecikme zammı tahsil edilmez....