Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ad ve soyadı kişiliğin ayrılmaz bir öğesidir. Kişi bununla anılır ve tanımlanır. Ad veya soyadı niteliği gereği onu taşıyan kişi tarafından benimsendiğinde anlam taşır. Adını benimsemeyen kişiliği ile özdeşleştirmeyen kimsenin, adını değiştirmek istemesi en doğal hakkıdır. Böyle bir durumda, ad ve soyadı değiştirme istemlerini içeren davalarda davacının tercih ve arzusunun ön planda tutulması ve öncelikle dikkate alınması gerekir. Türk Medeni Kanununun öngördüğü "Haklı neden" bu kapsam içinde değerlendirildiğinde hâkimin bu konudaki takdiri; ileri sürülen nedenin ve yeni alınmak istenen ad veya soyadının toplum değerlerine ve yasanın buyurucu kurallarına ters düşmeyen, özellikle başkalarına veya çevreye zarar vermeyen, incitmeyen nitelikte bulunduğunun saptanmasıyla sınırlı olmalıdır....

Dava, geçici kimlik belgesindeki doğum tarihinin düzeltilmesi talebine ilişkindir....

Yukarıda açıklanan ilke ve olgular doğrultusunda somut olaya bakıldığında, davacıların geçici kimlik belgesindeki "soyadı, baba adı, anne adı, doğum yeri ve doğum tarihinin" hatalı yazıldığını ileri sürerek eldeki davayı açtığı, Mahkemece geçici kimlik belgesindeki düzeltmenin idari işlem niteliğinde olduğu, geçici koruma kimlik belgesini veren Göç İdaresince sorunun çözümlenmesi gerektiği, kimlik belgesinde düzeltilmesi istenen işlemin idari nitelikte bir işlem olduğu gözetilerek davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenlerle davacı tarafın istinaf dilekçesinde ileri sürmüş olduğu hususlar yerinde değildir....

Hükme karşı davacı tarafça yargılama aşamasında ileri sürülen ve istinaf dilekçesinde belirtilen nedenlerle kanun yoluna başvurulmuştur. Dava, geçici koruma kimlik belgesindeki kayıtların düzeltilmesi talebine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden; davacı Muhammed Ciburi’nin Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı olduğu, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ile bu kanuna dayalı olarak çıkarılan yönetmelik hükümleri uyarınca geçici koruma altına alındığı ve kendisine geçici koruma kimlik belgesi verildiği anlaşılmaktadır. Gerekçeli karar başlığında davacı olan küçük Muhammed’e velayeten dava açıldığının belirtilmemesi yerinde düzeltilebilir maddi hata olarak görüldüğünden bu husus kaldırma sebebi yapılmamıştır....

Hükme karşı davacı vekili tarafından yargılama aşamasında ileri sürülen ve istinaf dilekçesinde belirtilen nedenlerle kanun yoluna başvurulmuştur. Dava, geçici koruma kimlik belgesindeki kayıtların düzeltilmesi talebine ilişkindir....

Bireyin yaşamı ile özdeşleşen ve kişiliğinin ayrılmaz bir parçası olan kimliği ve aile bağları ile ilgili bilgileri içeren nüfus kayıtlarında haklı nedenlerin varlığı halinde değişiklik ve düzeltme yapılması isteme hakkı, maddi ve manevi varlığını koruma, geliştirme hakkı kapsamında olup, bunun dava yoluyla talep edilebilmesi Anayasanın 17. maddesinde bağdaşmaktadır. Ayrıca kişilerin ad, soyadı, cinsiyet ve doğum kaydı gibi bilgilerinde herhangi bir nedenle meydana gelen değişikliklerin resmi kimlik kayıtlarında yer almasını sağlamak amacıyla dava açmaları hak arama özgürlüğünün bir sonucudur. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 18684/07 ve 21101/07 başvuru numaralı Aktaş ve Aslaniskender / Türkiye Davası'na ilişkin kararında da belirttiği üzere kişisel kimliğin belirlenmesi ve aileye bağlanma aracı olarak, bir kişinin soyadı, bununla birlikte kişinin özel hayatını ve aile hayatını ilgilendirmektedir....

Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi gereğince ad ve soyada ilişkin düzeltme davalarının Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevinde olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzenlenmiş ve düzeltme davalarında yetki ve görev yönünden ise düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Sözkonusu fıkranın b bendinde ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunmaktadır. Diğer taraftan, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 382. maddesinde, "çekişmesiz yargı işleri" düzenlenmiş, aynı maddenin 2. fıkrasının (a) bendinde, "kişiler hukukundaki çekişmesiz yargı işleri" başlığı altında 2. alt bend olarak "ad ve soyadın değiştirilmesi"ne ilişkin taleplerin "çekişmesiz yargı işi" olduğu belirtilmiştir....

    Hükme karşı davacı yargılama aşamasında ileri sürülen ve istinaf dilekçesinde belirtilen nedenlerle kanun yoluna başvurulmuştur. Dava, geçici koruma kimlik belgesindeki kayıtların düzeltilmesi talebine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden; davacının Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı olduğu, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ile bu kanuna dayalı olarak çıkarılan yönetmelik hükümleri uyarınca geçici koruma altına alındığı ve kendisine geçici koruma kimlik belgesi verildiği anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık Mahkemesi'nin 29/11/2021 gün ve 2021/428- 628 E-K sayılı ilamı ile dairemizin yerleşik içtihatlarında da belirtildiği üzere; davacı Türk Vatandaşı olmayıp, 6458 sayılı Kanun uyarınca geçici koruma kapsamında ülkemize giriş yapmış ve idare tarafından kendisine Geçici Koruma Yönetmeliğinin 22. maddesi uyarınca düzenlenen ve nüfus kütüğüyle ilgisi bulunmayan geçici koruma kimlik belgesi düzenlenmiştir....

    Şanlıurfa 1.Sulh Hukuk Mahkemesi ise, H.M.K 2/1 Maddesi ve 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/b bendi gereğince asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzenlenmiş ve düzeltme davalarında yetki ve görev yönünden ise düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Sözkonusu fıkranın b bendinde ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunmaktadır. Diğer taraftan, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 382. maddesinde, "çekişmesiz yargı işleri" düzenlenmiş,aynı maddenin 2. fıkrasının (a) bendinde, "kişiler hukukundaki çekişmesiz yargı işleri" başlığı altında 2. alt bend olarak "ad ve soyadın değiştirilmesi"ne ilişkin taleplerin "çekişmesiz yargı işi" olduğu belirtilmiştir....

      6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ile bu kanuna dayalı olarak çıkarılan Geçici Koruma Yönetmeliği hükümleri uyarınca geçici koruma altına alındığını ve kendilerine geçici koruma kimlik belgesi verildiğini, ancak belgede baba isminin yanlış yazıldığını belirterek düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      UYAP Entegrasyonu