Davacı ile Davalı arasında düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi uyarınca taşınmazların davacıya satılıp teslim edildiği, daha sonra bu taşınmazların asli müdahil ...’na Noterde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi ile satıldığı, ...’nun ise bu taşınmazları dava dışı ... ...’e yine Noter aracılığıyla düzenleme şeklinde yapılan satış vaadi senediyle sattığı uyuşmazlık konusu değildir. Ne varki, Davalı’nın dava konusu taşınmazları dava dışı üçüncü şahıslara sattığı ve dava dışı ... ...’ün açmış olduğu alacak davasının reddedildiği ve kararın onanarak 15.12.2005 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Davacı bu kararın kesinleşmesi üzerine, ... ...’ün akidi olan ... na başvurduğunu, ... ...’nun da kendisine müracaat ettiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Bu durumda davacının davasını kendi akidi bulunan davalıya yöneltmesinde hukuki yararı bulunmaktadır. Öte yandan asli müdahil ... da, müdahil dilekçesinde, dava dışı ... ...’ün kendisi aleyhine ... 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.10.2002 tarihinde verdiği dilekçeyle gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davalılar ... ve ... vekilinin 09.05.2003 tarihinde verdiği dilekçeler ile karşı dava olarak gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali, birleştirilen davada davacı vekilinin 25.06.2004 tarihinde verdiği dilekçeyle gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davada davanın kabulüne, karşı davanın reddine, birleştirilen davada davanın kabulüne dair verilen 18.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi asıl davada davalı- karşı davacılar ... , ......
Noterliğinde 29.09.1999 tarihinde 10761 yevmiye No’lu Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi düzenlenerek, İstanbul İli, Büyükçekmece İlçesi, Tepecik Köyü sınırları dâhilinde kâin tapunun parsel 199’da kayıtlı taşınmaz üzerindeki binanın 1.katında bulunan 2 No’lu bağımsız bölüme ait kararlaştırılan satış bedelinin peşin olarak ödendiği, Davalı tarafından ilgili taşınmazın müvekkiline teslim edilmediğini belirterek ilgili bağımsız taşınmazın tapu kaydının iptaline ve tapuda Müvekkili adına tescil edilmesine, tapu iptal ve tescil yönündeki talepleri uygun görülmez ise davaya konu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesindeki hisselerin rayiç bedelinin tespit edilerek dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte alınarak müvekkiline verilmesi talep etmiştir. Karşı davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafın bahsetmiş olduğu Çatalca 1....
e vekaletname verdiklerini, ancak aslında bu vekaletnameyle Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi için de vekalet vermiş olduklarını daha sonra öğrendiklerini, davalı ile aralarında bu vekaletnameye dayanarak Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinin düzenlenmiş olduğunu, satış vaadinde 9.200,00TL satış bedeli gösterilse de, davalı tarafından kendilerine herhangi bir bedel ödenmediğini ileri sürerek, davalı ile aralarında düzenlenmiş olan Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinin iptaline karar verilmesini istemişlerdir.Dava dilekçesi davalıya tebliğe çıkarılmamış; evrak üzerinden karar verilmek suretiyle, mahkemece, dosyanın yine aynı mahkemenin 2012/120 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, yargılamanın birleşen dosya üzerinden devamına, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 168. maddesinde; “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde görülmekte olan davalar yönünden verilen birleştirme...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili tarafından, davalı ... aleyhine 18.03.2009 gününde verilen dilekçe ile noterden yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil veya tazminat, davacı ... vekili tarafından ise davalı ... ve ... aleyhine 29.12.2009 gününde verilen dilekçe ile noterden yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali istenmesi üzerine dava dosyaları birleştirilerek yapılan duruşma sonunda; davacı ...'in davasının reddine, davacı ...'...
ya gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapma yetkisi içeren vekaletname verdiği, bu nedenle vekilin yetkisiz olarak yapmış olduğu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğu anlaşıldığından bu sözleşme yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmıştır....
Yine davalı vekili tarafından dosyaya sunulan cevap dilekçesinde davacı tarafından, NEF 22 Ataköy 1+1 daire (14.05.2014 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi) , NEF 22 Ataköy 1+1 daire (14.05.2014 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi), 805 NEF 36 Basınekspres 1+1 daire (12.10.2017 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi), 801 NEF Çekmeköy 2+1 daire (23.10.2017 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi), 889 NEF Bahçelievler 2+1 daire (16.11.2016 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi) olmak üzere toplam beş adet bağımsız bölümün satın alındığı iddia edilmektedir. Davacı vekili ise, alınan diğer taşınmazların satıcısının davalı olmayıp dava dışı Timur Gayrimenkul Geliştirme Yapı Ve Yatırım A.Ş. olduğunu beyan etmektedir. Bu durum 6502 sayılı TKHK'da düzenlenen tüketici, tüketici işlemi ve tüketicinin amacıyla uyuşmamaktadır. Davacı gerek 4077 sayılı yasa gerekse 6502 sayılı yasa düzenlemesine göre tüketici olarak tanımlanamaz....
in ölümünden sonra mirasçıları aleyhine gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılan ferağa icbar davası sonucunda, miras bırakan'a ait 124 ve 398 parsel sayılı taşınmazların hükmen adına tescilinin sağlandığını, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin, miras bırakan ile damadı olan davalı arasında mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla düzenlendiğini, satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescili olmadığı takdirde tenkisi isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, davaya yanıt vermemiştir. Mahkemece, kesin hüküm sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
DELİLLER : Tapu kayıtları, Keşif, Bilirkişi raporu, Davalılar arasında akdedilen düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile 15/07/2014 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi ve ekleri, Davacı ile davalı şirket arasında akdedilen dava konusu taşınmaza ilişkin gayrimenkul satış sözleşmesi, Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ve ekleri, Delil listeleri, sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, gayrimenkul satış sözleşmesine (yüklenicinin temlikine) dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 2632 parsel sayılı taşınmazla ilgili davalıyla 5.4.2000 tarihinde noterde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi düzenlenmesine rağmen tapuda tescil işleminin yapılmadığını, davalının akitten itibaren taşınmazı kullandığını ve kiraya vermek suretiyle kazanç sağladığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuştur. Davalı, çekişme konusu taşınmazdaki iki adet dükkanı kiracı sıfatıyla kullanmakta iken bilahare gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle satın aldığını, akdi ilişkiye dayalı ve iyiniyetli olarak nizasız fasılasız zilyet olduğunu, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerinin koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....