WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ise de, satış vaadi sözleşmesini tapu siciline işletmesi gerektiğini, davaya, davacı kendi ihmali ile sebebiyet verdiğini, MK. 3.madde gereği, kendisinden beklenen özeni göstermeyen kişinin iyi niyet iddiasında bulunamayacağını, ipoteğin tesisi anında, taşınmazın davacıya devredildiğine dair kayıt olmadığını, tapu kayıtlarında, satış vaadi şerhi olmadığından, tapu siciline güven ilkesi gereği iyi niyetle ipotek tesis edildiğini, müvekkili bankanın iyi niyetli olmadığını gösterir aksine delilin de olmadığını, buna karşın, dava konusu olayda, taşınmazın kaydına satış vaadi sözleşmesini şerh ettirmeyerek iyi niyetle ipotek tesisine sebebiyet veren davacının kendisi olduğunu, dava konusu olayda, asıl iyi niyetli olmayan davacının olduğunu, davacının, müvekkili bankanın harici satış sözleşmesinden haberdar olduğu iddiasının mesnetsiz olduğunu, diğer davalının bankaya sunulan mali verilerinde, dava konusu taşınmazın satıldığına dair bilgi olmadığını, 30.9.1988 tarihli, 1987/2 esas, 1988/2 karar...

Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/01/2022 NUMARASI : 2019/277 ESAS, 2022/10 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların murisi Mediha Çorlu'nun Uzunköprü 1.Noterliği'nin 22.08.1995 tarih 6507 yevmiye sayılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile Uzunköprü Bıldır köyü 319,91,106 ve 284 parsel sayılı taşınmazlardaki murislerinden intikalen gelen ve intikal edecek dahil tüm hak ve hisselerini müvekkillerin murisi Osman Özlen'e sattığını ve satış bedelinin tamamını da aldığını, yine satış vaadi sözleşmesi tarihinde, taşınmazların müvekkillerin murisi Osman Özlen'in kullanımına bırakıldığını, devir ve teslim edildiğini, nitekim satış vaadi sözleşmesinde tüm bunların yazılı olduğunu, satış tarihi ve sonrasında taşınmazların müvekkillerin...

    Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satış vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. Her ne kadar davalının, satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerhedilmiş olması nedeniyle kötüniyeti ortada ise de sözleşmenin bu aşamada ifa olanağı bulunmadığından davanın reddi gerekmektedir. Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 13.05.2010...

      Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davalarının kabulü için aranacak ilk husus sözleşmenin ifa olanağının bulunup bulunmadığıdır. Elbirliği ortaklığına (iştirak halinde mülkiyete} } konu bir taşınmazda elbirliği ortaklarından birinin, miras payını, ortaklık dışı bir kişiye satmayı vaad etmesi halinde sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerlidir. Ancak elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. Fakat elbirliği ortaklığına dahil paydaşlar arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapılmışsa iştirak bozulmamak kaydıyla satıcı elbirliği ortağının payının alıcı elbirliği ortağının payına ilave edilmek suretiyle satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı vardır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.02.2007 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinin iptali ve tescil, birleştirilen dava satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne dair verilen 13.01.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı/k.davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkemece uyulan Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda hüküm kurulmuş olmasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 28.04.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma” kuralı ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayanan tescil isteminin hüküm altına alınabilmesi için sözleşmede kararlaştırılan bedel ödenmiş olmalıdır. Ancak, bedelden ödenmeyen bir kısım var ise, bu bedel Borçlar Kanununun 81. maddesi uyarınca depo ettirilmelidir Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

            dava ehliyeti bulunmaması sebebiyle söz konusu davanın ipoteğin fekki talebi yönünden husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, zira husumet ehliyetinin bir davanın görülebilmesi için var olması zorunlu olan dava şartlarından olduğunu, dava konusu taşınmazın tapu kaydında satış vaadi vs. şerh bulunmadığı gibi, bu hususa ilişkin geçerli bir gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin olup olmadığının dahi belirsiz olduğunu, müvekkili banka tarafından TMK’nın 1023. maddesi uyarınca, tapu kayıtlarına güven ilkesi gereğince dava konusu gayrimenkulün tapudaki mevcut hali ile ipotek tesis işlemi yapılarak davalı Sur Yapı firmasına kredi kullandırıldığını, bahse konu ipoteğin tesis edildiği tarihte anılan taşınmazın tapu kayıtlarında satış vaadi vs. gibi herhangi bir şerh bulunmadığından iyiniyetli 3. kişi konumunda olan müvekkili bankanın davacı ile davalı arasındaki ilişkiden haberdar olmasının mümkün olmadığını belirterek müvekkili banka aleyhine verilen tedbir kararına karşı itirazlarının...

            T4 2-T5 3-T6 4-T7 5-T5 MÜTEVEFFA : T9 - - T10 - - DAVA : Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan Tapu İptali Ve Tescil KARAR TARİHİ : 07/04/2022 GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 22/04/2022 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İ D D İ A: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında dava konusu taşınmazlardaki tüm hak ve hisselerine ilişkin satış vaadi sözleşmesi akdedildiğini, satış bedelini aldıklarını, zilyetliğin müvekkiline teslim edildiğini, ancak hisselerin devredilmediğini, açıklanan nedenlerle dava konusu taşınmazlardaki davalılar adına kayıtlı hisselerinin iptali ile müvekkili adına tesciline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalılar üzerinde bırakılmasını talep etmiştir....

            Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 701 inci maddesi) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak hâlinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması hâlinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. 4. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden, Borçlar Kanunu'nun 146 ncı maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar....

              UYAP Entegrasyonu