sözleşmesinin bizzat satıcı tarafından finanse edildiği hallerde satıcı ile tüketici arasında bağlı kredi ilişkisi bulunacağını, konut satış sözleşmesinin kredi veren tarafından finanse edildiğini ve kredi verenin satıcının hizmetlerinden yararlandığı hallerde bağlı kredi ilişkisi bulunduğunun kabul edileceğini, tüketici ile banka arasında imzalanan kredi sözleşmesinde belirli mal veya hizmetin adının açıkça anılması durumunda da ekonomik birlik ve bağlı kredi bulunduğunun kabul edileceğini, ticari kredi sözleşmeleri gereğince müvekkili bankanın ipotekleri fek etme yükümlülüğü doğmadığını, dava konusu taşınmaz; üzerinde bulunan takyidatların kabul edilerek devir alındığını, davacı adi yazılı satış vaadi sözleşmesinden doğan taleplerini yalnızca davalı Garanti Koza'ya karşı ileri sürebileceğini, adi yazılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, ancak taraflar arasında şahsi hak anlamında sonuç doğuracağını belirttiklerini, 30.9.1988 tarihli, 1987/2 Esas, 1988/2 Karar sayılı...
-KARAR- Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arasında bayilik sözleşmesi imzalandığını, davacı ... adına kayıtlı taşınmaz üzerinde davalı lehine ipotek tesis edildiğini, davalının sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmemesi üzerine müvekkili şirket tarafından 05.01.2012 tarihli ihtarname ile sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini, müvekkilinin davalıya borcu olmadığını ileri sürerek ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı sözleşme kapsamındaki satış taahhütlerine uymadığından müvekkilinin cezai şart alacağı olduğunu, davacının sözleşmeden kaynaklanan borcunun bulunması nedeniyle ipoteğin kaldırılmasını talep edemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir....
Ancak somut olayda; itiraz eden banka aleyhine birleşen dosya ile ayıbın giderilmesi istemli dava açılarak; ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
Hükmü, satış vaadinde bulunan ... ... mirasçıları temyiz etmişlerdir. Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanunun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanunun 89. maddeleri hükümleri uyarınca noter önünde re'sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan ve her iki tarafa borç yükleyen kişisel hak veren sözleşmelerdendir. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet geçirim borcu yüklenen satıcıdan edimini yerine getirmediğinde dava tarihinde yürürlükte bulunan Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açılacak tapu iptali ve tescil davası ile edimin hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....
Noterliğinin 21.05.2015 tarih, ... yevmiyeli işlemiyle toplam 1.249.300,00 TL. bedelle, İstanbul ili Kadıköy ilçesi Merdivenköy Mahallesi... brüt 133,39 m², net 101,55 m², 3+1 dairenin satışına ilişkin düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi akdedildiğini, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden doğan tüm borçlarını eksiksiz olarak yerine getirdiğini, taşınmazın 3. kişilere devrini ve taşınmaz üzerinde 3. kişiler lehine aynı veya şahsi hak tesisini önlemek için, öncelikle teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise taraflarınca öngörülecek teminat karşılığında taşınmazın tapu kaydına tedbir konulmasını, tedbir kararın ilgili Tapu Müdürlüğü'ne bildirilmesini, bağımsız bölüm üzerindeki davalı banka lehine tesis edilmiş olan ipoteğin terkini ile davalı ...ve Tic....
Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davalarının kabulü için aranacak ilk husus, sözleşmenin ifa olanağının bulunup bulunmadığıdır....
Noterliğinde 07.07.1970 tarihve 15145 yevmiye no'lu geçerli bir satış vaadi sözleşmesi düzenlendiği, sözleşmede taraflarca belirlenen bedelin davacılar murisi tarafından davalılar murislerine nakden ve tamamen ödendiği belirtilmiştir. Böylece, resmi sözleşmede ödendiği belirtilen bedelin ödenmediği ancak aynı değerde başka delil ile ispatı gerekeceğinden davacının satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan edimini yerine getirdiğinin kabulü gerekir. Öte yandan taşınmazın davalılar ... mirasçıları tarafından tapuda üçüncü kişilere devredilmiş olmasıyla satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davacılara devir şeklindeki ifanın artık imkansız hale geldiği açıktır. Bu nedenle, bir taahhüt muamelesi olarak geçerliliğini koruyan sözleşme gereği dava konusu taşınmazların Türk Borçlar Kanunu 77. ve 136....
tarihinde tanzim edildiği, başka bir deyişle sözleşmenin yapıldığı sırada ipoteğin dava konusu taşınmaz üzerinde bulunduğu, davacının bu durumu bilerek satış vaadi sözleşmesini yaptığının sabit olduğu, ipotekten ari tescil talep etiği, ancak davalı sıfatı olmayan bankayı davalıya verilen kesin süre içerisinde davaya dahil etmediği ve sonuç itibariyle davacı tarafın ipoteği bilerek satış vaadi sözleşmesini yapması sebebiyle ipoteğin sonuçlarına katlanmakla yükümlü olduğu kanaati ile bu talep yönünden red kararı verilerek, davacının davasının kısmen kabulü ile, Adana ili, Çukurova ilçesi, Karslılar Mahallesi, 2795 ada 5 parsel, 1/3 arsa paylı bodrum+zemin+1+çatı kat 3 nolu bağımsız bölümün; davalı T3 adına kayıtlı olan tapu kaydının iptali ile, davacı T1 (TC:) adına tapuya kayıt ve tesciline, Fazlaya ilişkin talebin reddine, yönelik karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.01.2015 tarihinde verilen dilekçeyle vekaletin kötüye kullanıldığı iddiasıyla satış vaadi sözleşmesinin iptali ve ipoteğin kaldırılması talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 31.01.2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalılar vekilleri tarafından ayrı ayrı talep edilmiştir. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. KARAR Dava, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasıyla satış vaadi sözleşmesinin iptali ile ipoteğin fekki talebine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.12.2013 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan ... iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; ... iptali ve tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne dair verilen 13.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan ... iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir....