DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Gaiplik Nedeniyle Hazine Adına Tescil istemine ilişkindir....
Hemen belirtmek gerekir ki; 5737 Sayılı Yasanın 17.maddesi “Tasarruf edenlerin veya maliklerin mirasçı bırakmadan ölümleri, kaybolmaları, terk ve mübadil gibi durumlara düşmeleri halinde icareteynli ve mukataalı taşınmaz malların mülkiyeti vakfı adına tescil edilir.” şeklindedir. Somut olayda; mahkemece hüküm vermeye yeterli inceleme ve değerlendirme yapıldığını söyleyebilme imkanı yoktur. Şöyle ki; kayıt maliklerinin veya mirasçılarının tespiti bakımından nüfus ve zabıta araştırması yapılmasına rağmen, dava konusu taşınmazın 2.4.1957 tarihli kadastro tespitinde, ... ... müracaatı üzerine işlem yapıldığının belirtildiği, ... kızı ... ve ... ... ve ... ... namlarına iştiraken tespitten söz edildiği, taşınmazın 3/6 paydaşının da İbrahim oğlu ...'e ait olduğu anlaşılmakla bu hususta herhangi bir inceleme yapılmamıştır. Ayrıca, ... ... 11....
Aynı şekilde mutasarrıfı kaçak ve yitik kişi durumuna düşen taşınmazların mülkiyetinin de metruken vakfına dönmesi asıl olup hiçbir surette Hazineye geçmesine yasal olanak yoktur. Hemen belirtilmelidir ki; bütün bu yasal düzenlemeleri içeren 2762 Sayılı ... Kanunu 27.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5737 Sayılı Yasa'nın 80. maddesi ile iptal edilmiş ve yeni 5737 Sayılı Yasa'nın 17.maddesi ile “ Tasarruf edenlerin veya maliklerin mirasçı bırakmadan ölümleri, kaybolmaları, terk ve mübadil gibi durumlara düşmeleri halinde icareteynli ve mukataalı taşınmaz malların mülkiyeti vakfı adına tescil edilir.” düzenlemesine yer verilmek suretiyle taşınmazların Hazineye intikal yolunu kapatmış bulunmaktadır. Esasen, anılan bu hükmün kamu düzeniyle ilgili kazanılmış hakları bertaraf etmeyeceği tartışmasız olup, çekişmelerde bu hususun gözardı edilemeyeceği de kuşkusuzdur....
Aynı şekilde mutasarrıfı kaçak ve yitik kişi durumuna düşen taşınmazların mülkiyetinin de metruken vakfına dönmesi asıl olup hiçbir surette Hazineye geçmesine yasal olanak yoktur. Hemen belirtilmelidir ki; bütün bu yasal düzenlemeleri içeren 2762 Sayılı Vakıflar Kanunu 27.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5737 Sayılı Yasa'nın 80. maddesi ile iptal edilmiş ve yeni 5737 Sayılı Yasa'nın 17.maddesi ile “ Tasarruf edenlerin veya maliklerin mirasçı bırakmadan ölümleri, kaybolmaları, terk ve mübadil gibi durumlara düşmeleri halinde icareteynli ve mukataalı taşınmaz malların mülkiyeti vakfı adına tescil edilir.” düzenlemesine yer verilmek suretiyle taşınmazların Hazineye intikal yolunu kapatmış bulunmaktadır. Esasen, anılan bu hükmün kamu düzeniyle ilgili kazanılmış hakları bertaraf etmeyeceği tartışmasız olup, çekişmelerde bu hususun gözardı edilemeyeceği de kuşkusuzdur....
Asliye Hukuk Mahkemesi ve Kayseri 3. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, gaiplik kararı verilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; talebin çekişmesiz yargı olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın Türk Medeni Kanununun 588. maddesine dayalı ve malvarlığına ilişkin bir dava olduğu ve asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda; davacı, haklarında gaiplik kararı istenen kişiler hakkında 3561 sayılı Kanun gereğince ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK VE MALVARLIĞININ İNTİKALİ Taraflar arasında görülen gaiplik ve malvarlığının intikali davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, Türk Medeni Kanununun 588. maddesine dayalı gaiplik ve gaibin malvarlığının Hazineye intikali isteklerine ilişkin olup, hasım gösterilmeden açılmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Davacı dava dilekçesinde, taşınmaz üzerinde harici satım sözleşmelerinin yapıldığı tarihten itibaren babasının, onun ölümü ile de kendisinin zilyet olduğunu ileri sürdüğüne göre, gaiplik kararı verilmesi halinde diğer şartlarında varlığı halinde taşınmazın kendi adına tescilini talep edebileceği, nitekim gaiplik davasının TMK'nun 713/2. maddesi gereği açılan tapu iptali ve tescil davası ile birlikte açıldığı, gaiplik isteminin tefrik edilerek görevsizlik kararı verildiği dikkate alındığında, davacının dava açmakta hukuki yararı ve aktif husumet ehliyeti bulunduğu kabul edilerek mahkemece işin esasına girilip gaiplik şartlarının oluşup oluşmadığının araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz araştırma ile davanın reddi, Doğru görülmemiştir....
Davacı, aralarındaki harici taşınmaz satış sözleşmesine dayalı olarak davalıya ödenen 160.000 TL bedelden, 120.000 TL kısmın kendisine taşınmaz hisse devri suretiyle ödendiğini belirterek kalan 40.000 TL'lik kısmın davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı savunmasında 2012/18089-2012-19934 160.000 TL bedelin karşılığının taşınmaz devri ve davacıya verdiği borç senetlerine konu bedellerin ödenmesi suretiyle sona erdiğini savunmuştur. Taraflar arasında yapılan 15.02.2006 tarihli “ satış sözlemesi” başlıklı sözleşme ile davacının davalıya 160.000 TL ödediği sabit olup, bu husus davalının da kabulündedir. Taraflar arasındaki “ satış sözleşmesi “ başlıklı sözleşmeyle 1207 ada 24 nolu parselde bulunan binanın 1. ... katındaki dükkanın devri kararlaştırılmasına rağmen tapu kayıtlarına göre söz konusu yerin üçüncü kişi adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ BİR.DAVA DAVACI : VAKIFLAR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı Hazine vekili, 3014 ada 4 parsel sayılı taşınmazın 8/45 payının maliki Todori kızı...a'nın gaipliği nedeniyle İstanbul Defterdarının kayyım olarak atandığını, kayyımla idarenin 10 yılı doldurduğunu ileri sürerek, ... Medeni Kanununun 588. maddesi gereğince gaiplik kararı verilmesi ve taşınmazın Hazine adına tescili isteğinde bulunmuştur. Birleşen davanın davacısı 3014 ada 4 parsel sayılı taşınmazın...i Vakfından icareli olduğunu mutasarrıflarının mirasçısız ölmesi veya gaipliği durumunda taşınmazın mülkiyetinin vakfına rücu edeceğini ileri sürerek, taşınmaz malikinin gaipliğine karar verilmesi ve vakfı adına tescili isteğinde bulunmuş, davalar birleştirilerek görülmüştür. Davalı Kayyım, iddiaların kanıtlanmasını istemiştir....
hesabında bulunan 305.82TL nin hazineye irat kaydedilmesine kara verilmesini ve taşınmazın hazine adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....