Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının işyerinin demirbaşlarıyla birlikte davalıya devrine ilişkin olarak taraflar arasında 29.03.2017 tarihli varlık devri protokolü düzenlendiği, protokol kapsamında devir bedelinin 1.530.000.- TL olarak kararlaştırıldığı, sözleşme bedeline KDV'nin dahil olup olmadığı ve KDV'den davalının sorumlu olacağına dair sözleşmede herhangi bir hüküm bulunmadığı, sözleşme kapsamında satış bedelinin tamamen davalı tarafından ödendiği, hatta davalı tarafından devir bedeli kapsamında yapılan 450.000.- TL ödeme sırasında davacı tarafça fatura ile talep edilen bu tutarın KDV'si olan 81.000.- TL'nin de davacıya ödenmiş olduğu, sözleşmede ve satış sırasında KDV ayrıca gösterilmemiş ise, KDV'nin satış bedeline dahil olduğunun kabulü gerektiği, 3065 sayılı Yasa'ya göre KDV mükellefi ve sorumlusunun malı teslim eden veya hizmeti gören kişi olduğu, satış bedeline dahil olan ve yükümlüsü bulunduğu KDV'yi tarafların edimlerini...

    Davada, aracın devri yapılmadığından iş bedelinin ödenmesi istenilmektedir. 2918 Sayılı Yasanın 20/d maddesi uyarınca araç satışlarının geçerli olabilmesi için noterlerce düzenlenecek satış belgesiyle yapılması gerekir. Aksi takdirde satışın geçerli olduğundan sözedilemez. Eldeki davada, sözleşme noterde düzenlenmediği gibi trafik kayıtlarıyla devri de yapılmadığından mülkiyetin davacıya geçtiğinden sözedilemez. Fiilen teslim bu nedenlerle yeterli kabul edilemeyeceğinden, mahkemenin iş bedelinin aracın fiilen teslimiyle ödendiğine dair kabulünde isabet yoktur. Bu nedenle davalı tarafından ödenen 699,50 TL’nin iş bedelinden düşülerek kalan 2.250,00 TL’nin davalıdan tahsiline ve davalı elinde ise aracın davacıya iadesine karar verilmesi gerekir. Öte yandan birleşen davada, dava reddedildiği halde asıl davanın davacısı-birleşen davada davalı yararına reddedilen miktar üzerinden vekâlet ücreti takdir edilmemiş olması da usul ve yasaya aykırıdır. Karar bu nedenlerle bozulmadır....

      DAVA TÜRÜ : GAİPLİK-ALACAK Taraflar arasında görülen davada; Davacı ..., dava konusu 30109 ada 1 parsel sayılı taşınmazın paydaşlarından ... ... Ahkamı Şahsiye 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2001/47 Esas, 2000/220 Karar sayılı 22.02.2001 tarihli ilamı ile ... Defterdarının kayyım olarak atandığını, taşınmazın ... 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2000/1816 Esas, 2001/236 Karar sayılı 27.02.2001 tarihli ortaklığın giderilmesi kararı neticesinde satılıp adı geçen gaibin payına isabet eden satış bedelinin kayyım hesabına aktarıldığını, 10 yıllık idare süresinin dolduğunu ileri sürerek, TMK'nun 588. maddesi uyarınca ... gaipliğine, kayyım hesabına yatırılan 2.892,84 TL'nin işlemiş ve işleyecek yasal faiziyle birlikte Hazineye gelir kaydına karar verilmesini istemiştir. Davalı, savunma getirmemiştir....

        Davacı taraf delil olarak “taahhütname” başlıklı “...Merih Ltd.Şti.adına ve şahsı adına ... “ imzalı ve altında ... isim ve imzası bulunan belgeye ve ayrıca 04.05.2006 tarihli noter devir sözleşmesine dayanmıştır. Taahhütname başlıklı belgede anılan işletmenin devri nedeniyle verilen her biri 10.000 YTL’lık 10 adet sıra senedinin ödenmiş olduğu belirtilmiş olup anılan belgenin altı alacaklı ... tarafından da imzalanmıştır. Böylece alacaklının dava konusu senedi de içerecek şekilde düzenlenen bu taahhütnamenin içeriğini benimsediğinin kabulü gerekir. Kaldı ki, senetlerin düzenlenmesine neden olan işletmenin noterden devri sırasında 04.05.2006 tarihli devir sözleşmesinde devreden durumundaki ...’ün işletmenin devri nedeniyle parasını nakit olarak aldığı ve devredilen işletmede hiçbir hak ve alacağının kalmadığı açıkça belirtilmiştir....

          Gaiplik davasını sadece gaip olduğu ileri sürülenin mirasçıları veya son mirasçı sıfatı ile Hazine'nin açabileceği yönünde bir sınırlama mevcut olmayıp kanundaki ifadesi ile hakları bu ölüme bağlı olanların başvurusu üzerine mahkemece gaiplik kararı verilebilecektir. Bir kişinin gaipliğine karar verilebilmesi için, her şeyden önce kanunun aradığı olaylardan en az birinin gerçekleşmesi gerekir. TMK'nin 32. maddesinin birinci fıkrasında gaiplik nedeni olarak iki ayrı olay düzenlenmiş olup bunlar, “ölüm tehlikesi içinde kaybolma” ve “uzun zamandan beri haber alınamama”dır. Bu iki olay birbirinden bağımsız ve ayrı olup bunlardan birinin mevcut olması hâlinde, şartları dâhilinde, bir kimsenin gaipliği istenebilir. “Ölüm tehlikesi içinde kaybolma” ve “uzun zamandan beri haber alınamama” olaylarının gaiplik nedeni teşkil edebilmesi için, gaipliği istenilenin “ölümü hakkında kuvvetli olasılık” olması kaydıyla gaipliğine karar verilebileceği düzenlenmiştir. (Bknz. Yargıtay 8....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Amasya 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/32 esas, 2021/218 karar sayılı dava dosyasında verilen tapu iptali ve tescil (gaiplik nedeniyle hazine adına tescil) talebinin reddine karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; tapu iptali ve tescil (gaiplik nedeniyle hazine adına tescil) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "...-Davacının davasının REDDİNE," karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili tarafından süresinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilir; Yine; HMK'nun 357....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık tapuda devri yapılan taşınmazın satış bedelinin alınmadığı iddiası ile şahsi hakka dayalı açılmış iptal ve tescil isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyedliğe dayanılmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 03.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesi uyarınca iş bedeli karşılığı verilmesi kararlaştırılan bağımsız bölümlerin tapu devri yapılmadığından sözleşmede belirtilen 200.000,00 TL iş bedelinin, tadilat masrafı 30.000,00 TL'nin tahsiline karar verilmesi istemi ile açılmıştır. Davalı cevabında dükkanların tadilatla (7) ve (8) nolu meskenlere dönüştürüldüğünü, ve (7) nolu dairenin..., (8) nolu dairenin ise ...'e davacı tarafından satıldığını ve kiraya verildiğini, kooperatif üyelerinden vekâletname alınamadığından tapu devrinin mümkün olamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

              ye devri konusunda anlaştıklarını, davacının da bilgisi ve rızası olduğunu, geminin bu anlaşmaya uygun olarak ...'un oğlu davalı ...'a devredildiğini, satış bedelinin kendisine ödenmediğini, ... tarafından ....'in alacaklılarına ödendiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Davalı ..., satış bedelinin babası ... tarafından davacının eşi ...'in alacaklılarına ödendiğini, davacının bu durumdan haberdar olduğunu, satış işleminin usulüne uygun olarak gerçekleştirildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK-TAPU İPTALİ-TESCİL Taraflar arasında görülen gaiplik, tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 588. maddesi uyarınca gaiplik, tapu iptali ve ... adına tescil isteklerine ilişkindir. Davacı, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2004/547 Esas, 2004/1018 Karar sayılı ilamıyla 2384 parsel sayılı taşınmazda 4266/27600 pay ile paydaş olan ölü ... oğlu ...'ın tanınmadığı ve mirasçılarının da bulunmaması sebebiyle 3561 sayılı kanun hükümleri gereğince ......

                  UYAP Entegrasyonu