Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davalı idareler tarafından, fiili hizmet süresi zammını düzenleyen 5510 sayılı Kanun'un 40. maddesi uyarınca Fiili Hizmet Süresi Zammı Uygulanmasının Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmelik ile 2013/11 sayılı Genelge hükümleri gözetilerek sağlık çalışanlarına yönelik getirilen fiili hizmet süresi zammının uygulanmasına yönelik yapılacak iş ve işlemler bakımından 03/09/2018 tarih ve E.11154977 sayılı Genel Yazının çıkarıldığı, 5510 sayılı Kanun'da sigortalıların fiili hizmet süresi zammından faydalandırılması için, işin riskine maruz kalınmasının şart olduğu, dolayısıyla, fiili hizmet süresi zammı kapsamında olan işyerlerinde çalışan sigortalıların çalışılan ayın bazı günlerinde kapsam dışı işlerde geçen süreleri ile kapsamda olan işlerde fiilen çalışmayarak risklerine maruz kalmadıkları; bu Kanun ile sağlık çalışanlarına geriye dönük herhangi bir hak getirilmediğinden, bu kişilerin 03/08/2018 tarihinden önceki çalışmalarının fiili hizmet süresi zammı kapsamında...

    KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davalı idareler tarafından, fiili hizmet süresi zammını düzenleyen 5510 sayılı Kanun'un 40. maddesi uyarınca Fiili Hizmet Süresi Zammı Uygulanmasının Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmelik ile 2013/11 sayılı Genelge hükümleri gözetilerek sağlık çalışanlarına yönelik getirilen fiili hizmet süresi zammının uygulanmasına yönelik yapılacak iş ve işlemler bakımından 03/09/2018 tarih ve E.11154977 sayılı Genel Yazının çıkarıldığı, 5510 sayılı Kanun'da sigortalıların fiili hizmet süresi zammından faydalandırılması için, işin riskine maruz kalınmasının şart olduğu, dolayısıyla, fiili hizmet süresi zammı kapsamında olan işyerlerinde çalışan sigortalıların çalışılan ayın bazı günlerinde kapsam dışı işlerde geçen süreleri ile kapsamda olan işlerde fiilen çalışmayarak risklerine maruz kalmadıkları; bu Kanun ile sağlık çalışanlarına geriye dönük herhangi bir hak getirilmediğinden, bu kişilerin 03/08/2018 tarihinden önceki çalışmalarının fiili hizmet süresi zammı kapsamında...

      kapsamına alındığı, dava konusu Genel Yazı ile, 5510 sayılı Kanunun fiili hizmet süresi zammını düzenleyen 40 ıncı maddesi, Fiili Hizmet Süresi Zammı Uygulamasının Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmelik ile 2013/11 sayılı Genelge düzenlemeleri gözetilerek sağlık çalışanlarına yönelik getirilen fiili hizmet süresi zammının uygulanmasına yönelik Genel Yazının çıkarıldığı, 5510 sayılı Kanun'un fiili hizmet süresi zammını düzenleyen 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasındaki tablonun (13) ve (14) numaralı sıralarında belirtilen sigortalılar ile 11/09/2014 tarihinden itibaren (10) numaralı sırasındaki sigortalılar hariç olmak üzere tablonun diğer sıra numaralarında belirtilen sigortalıların fiili hizmet süresi zammından faydalandırılması için, işin riskine maruz kalınmasının şart olduğu, dolayısıyla, fiili hizmet süresi zammı kapsamında olan işyerlerinde çalışan sigortalıların çalışılan ayın bazı günlerinde kapsam dışı işlerde geçen süreleri ile kapsamda olan işlerde fiilen çalışmayarak risklerine...

        karar yerinde ve infaza elverişli şekilde belirtilmelidir. 16.Eldeki dava bakımından ise, davacının isteminin 26.12.2008-16.12.2014 tarihleri arasında basın kanunu kapsamında haber prodüktörü olarak geçtiği iddiası ile bu çalışmaların fiili hizmet süresi zammının tespitine yöneldiği anlaşılmakta olup, davanın yasal dayanağının 5510 sayılı Kanun'un 40 ıncı maddesi olduğu gözetilerek fiili hizmet süresi zammından faydalanmak için basın kartının olup olmadığı, araştırıldıktan sonra oluşacak sonuca göre, bir karar verilmelidir. 17.Kabule göre de, fiili hizmet süresi zammının tespitine ilişkin uyuşmazlığın, 506 sayılı Kanun'un ek 5 ici madde hükümleri kapsamında, hizmet akdine tabi çalışma nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti niteliğinde bulunmadığı gözetildiğinde, Sosyal Güvenlik Kurumunun davada usulünce davalı sıfatı ile taraf olmasının sağlanması gerekirken, hatalı değerlendirme ile Kuruma davada fer’i müdahil sıfatı ile yer verilmesi de isabetsizdir....

          karar yerinde ve infaza elverişli şekilde belirtilmelidir. 16.Eldeki dava bakımından ise, davacının isteminin 26.12.2008-16.12.2014 tarihleri arasında basın kanunu kapsamında haber prodüktörü olarak geçtiği iddiası ile bu çalışmaların fiili hizmet süresi zammının tespitine yöneldiği anlaşılmakta olup, davanın yasal dayanağının 5510 sayılı Kanun'un 40 ıncı maddesi olduğu gözetilerek fiili hizmet süresi zammından faydalanmak için basın kartının olup olmadığı, araştırıldıktan sonra oluşacak sonuca göre, bir karar verilmelidir. 17.Kabule göre de, fiili hizmet süresi zammının tespitine ilişkin uyuşmazlığın, 506 sayılı Kanun'un ek 5 ici madde hükümleri kapsamında, hizmet akdine tabi çalışma nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti niteliğinde bulunmadığı gözetildiğinde, Sosyal Güvenlik Kurumunun davada usulünce davalı sıfatı ile taraf olmasının sağlanması gerekirken, hatalı değerlendirme ile Kuruma davada fer’i müdahil sıfatı ile yer verilmesi de isabetsizdir....

            Davalı T3 istinaf dilekçesinde özetle; işyerinde sürekli ve seri üretim yapılmadığını; ihtiyaç durumuna binaen üretim yapıldığını; Deniz Kuvvetleri Komutanlığınca talep edilmesi üzerine SGK tarafından, iş yerinin fiili hizmet zammını düzenleyen kanuni düzenlemenin kapsamında olan döküm fabrikaları iş yerlerinden olmadığı ve burada çalışan işçilerin fiili hizmet süresi zammından yararlanmasının mümkün olmadığının bildirildiği; TSK envanterindeki araç silah ve teçhizat bakım, onarım, yenileştirme ve imalatı amacıyla kurulan askeri işyerlerinde bir grup işçi tarafından seri ve sürekli üretim yapan döküm atölyeleri, 5510 sayılı Kanunun 40/2. Maddesinde yer alan tablonun 8. Sırasında belirtilen döküm fabrikaları iş yerlerinde sayılmadığından; çalışanların fiili hizmet süresi zammı ile ilgili olarak gereken şartları taşımadığını; savunarak, kararın kaldırılarak davanın reddini talep etmiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, fiili hizmet süresi zammının tespiti talebine ilişkindir....

            , söz konusu yazı ekindeki listede fiili hizmet süresi zammı kapsamındaki iş kolu kodları ve bu işkolu kodlarındaki işyerlerinin hangi belge türü ile bildirim yapılacağının belirlendiği, ayrıca esas faaliyet konusu nedeniyle fiili hizmet süresi zammı belge türleri ile ilişkilendirilmemiş iş yerleri tarafından kanunun 40.maddesinin ikinci fıkrasındaki tabloda yer alan işleri yapan sigortalıların fiili hizmet süresi zammı kapsamında çalıştırıldığının belgelenmesi suretiyle yapılacak araştırma sonucuna göre bu iş yerleri tarafın fiili hizmet süresi zammı belge türlerinden bildirim yapılmasına da imkan sağlandığının bildirildiğini, fiili hizmet süresi zammı kapsamında çalışan sigortalılarla ilgili yapılacak bildirimler konulu 18/09/2015 tarih 64399925/70299/4823468 sayılı başka bir yazıda; "Diğer taraftan esas işe göre verilmiş olan iş kolu kodu fiili hizmet süresi zammı ile ilgili belge türlerine tanımlanmamış iş yerlerinde, fiili hizmet süresi zammına girmeyen işlerin yanı sıra yardımcı işler...

            Bu nitelikler nazara alındığında fiili hizmet zammının 506 sayılı yasadaki itibari hizmetin karşılığı olduğu, buna bağlı olarak da 5434 sayılı kanuna tabi fiili hizmet zammının 506 sayılı yasadaki hizmetlerle birleştirilmesi durumunda sigortalılık süresine eklenmesi ve yaş haddinden indirilmesi gerekmektedir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, 02.01.1970 doğumlu olan davacının Ekim/2018 tarihinde Kuruma yaşlılık aylığı bağlanması tahsis talebinde bulunduğu, Kurum tarafından davacının yaşını doldurmadığı gerekçesiyle talebin reddedildiği, davacının hizmet döküm cetvelinde 15/10/1988- Eylül/2009 arası 7560 gün 4/c kapsamında, 2009- 2018 arası 3241 gün 4/a kapsamında ve ayrıca 1538 gün 4/c' ye tabi fiili hizmet zammının bulunduğu ve davacının Ekim/2018 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Tüm bu açıklamalar ışığında, 4/c' ye tabi fiili hizmet zammı sürelerinin hem yaş haddinden indirilmesi hemde sigortalılık süresine eklenmesi gerekmektedir....

            Hukuk Dairesinin 29.11.2022 gün 2022/11959 Esas-2022/15060 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; 5434 sayılı Yasa kapsamında hak kazanılan "fiili hizmet zammının" kişilerin fiili hizmetine eklenmesi gerektiği söylenebilir ise de, birleşen hizmetler sonrasında, 506 sayılı Kanun'un 60 ıncı ve geçici 81 inci maddesindeki yaşlılık aylığı bağlanmasına ilişkin koşullar bakımından uygulama yapılırken, sigortalılık süresi yönünden, kişinin sigortalılık başlangıç tarihiden geriye doğru ekleme yapılması ile sigortalılık başlangıç tarihinin geriye çekilmesi suretiyle, ek bir sigortalılık süresine veya başkaca bir uygulama yapılmasına imkân vermediği hususu dikkate alınmalı ve buna göre tahsis koşulları yeniden irdelenmeli, sonucuna göre bir karar verilmelidir....

              geçen 3 yıl 11 ay, 15/9/1995- 14/3/2011 tarihleri arasında 5434 sayılı Kanuna tabi geçen 15 yıl 6 ay ve bu hizmetine karşılık verilen 3 yıl 10 ay 15 gün filli hizmet süresi zammı olmak üzere toplam 23 yıl 3 ay 15 günlük hizmetinin Muratpaşa Sosyal Güvenlik Merkezine bildirildiğini, fiili hizmet süresi zammının gerek 5434 sayılı Kanun, gerekse de 5510 sayılı Kanun uyarınca sigortalıların fiilen çalıştıkları sürelere ilave olarak verilen bir hizmet olup, fiili hizmet zammı süresinin ilgilerin sigortalılığının başladığı tarihten önceki süreye götürülerek sigortalılık başlangıç tarihinin değiştirilmesine imkan bulunmadığını, davacının da sigortalılığının Hava Harp okulunda askeri öğrenci olarak öğrenime başladığı 30/09/1991 tarihini takip aybaşı olan 15/10/1991 tarihinden başlatılmış olup, Türk Sihalı Kuvvetlerinde subay olarak geçen çalışmalarına karşılık ilave bir süre olarak verilen 3 yıl 10 ay 15 günlük fiili hizmet süresi zammının bu tarihten geriye götürülmesine imkan bulunmadığını...

              UYAP Entegrasyonu