Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olaya gelince, her ne kadar derdest olduğu ileri sürülen iki davanın konuları aynı görünse de, tarafları ve dayanılan hukuki sebeplerin aynı olduğunu söyleyebilme imkanı yoktur. Şöyle ki, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemli eldeki davada davacı ..., davalılar ... ve ... olmasına rağmen, kamulaştırmasız elatmadan kaynaklanan tazminat davası olan Kartal 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1992/643 Esas, 1993/528 Karar sayılı dosyasında davacı Hamdi Aldatmaz, davalı ...’dır. Bu durumda, derdestlikten bahsetmek mümkün değildir. Davanın bu gerekçe ile reddi doğru değil ise de, Kartal 5....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.02.2006 ve 12.02.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın ve birleşen davanın reddine dair verilen 15.11.2007 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 17.06.2008 günü için yapılan tebligat üzerine gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı ... , arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca yapılan binada yükleniciye bırakılan A Blok zemin kat 1 numaralı bağımsız bölümü ( dükkan ) yükleniciden 10.08.2005 tarihli harici satış sözleşmesi ile temlik aldığını ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ... iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 03.05.2016 gün ve 2016/525 Esas, 2016/5407 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, vekaletin kötüye kullanılması nedeniyle ... iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, ... iptali ve tescil talebi yönünden davanın reddine, tazminat istemi yönünden ise kısmen kabulüne karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil K A R A R Davacılar vekili tarafından tapu iptali ve tescil istemiyle açılan davada, Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Ne var ki davacılar, kimlik tespitini de içeren dilekçelerinde davadan feragat ettiklerini bildirmişlerdir. Davadan feragat geniş kapsamlı bir beyan olup, HMK'nin 309. maddesi gereği kati bir hükmün neticelerini doğurur. Feragatin geçerliliği karşı tarafın muvafakatına da bağlı değildir. Feragat beyanı etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile gösterir. 6100 sayılı HMK'nin 7251 sayılı Kanun ile değişik 310. maddesine göre davadan feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Feragat, hükmün verilmesinden sonra yapılmışsa, taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi dosya kanun yolu incelemesine gönderilmez ve ilk derece mahkemesince feragat doğrultusunda ek karar verilir....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil İLK DERECE MAHKEMESİ : Afyonkarahisar 1. Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında Afyonkarahisar 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davalı Hazine vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davalı Hazine vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili tarafından açılan tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 8....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.07.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26.03.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, hükmün temyiz edilerek dosyanın Yargıtay’a gönderilmesinden sonra vermiş olduğu kimliği onaylı 11.11.2011 tarihli dilekçesi ile davasından feragat ettiğini bildirmiştir. 6100 sayılı HMK’nn 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir. Aynı yasanın 308.maddesi gereğince de; kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir....

              Kabul, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur. 6100 sayılı HMK’nun “Feragat ve kabulün şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Yukarıda belirtildiği üzere feragatin kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl edeceği hükme bağlanmıştır. Yine belirtmek gerekir ki feragatin geçerliliği karşı tarafın muvafakatine bağlı değildir. Etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur....

                Davacı vekilinin 22.01.2015 tarihli ve 01245 yevmiye numaralı vekaletnamesinin incelenmesinde davadan feragate yetkisi bulunduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK’nun 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir. 6100 sayılı HMK’nun “Feragat ve kabulün şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Yukarıda belirtildiği üzere feragatin kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl edeceği hükme bağlanmıştır. Yine belirtmek gerekir ki feragatin geçerliliği karşı tarafın muvafakatine bağlı değildir. Etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur....

                  in dosyada mevcut 19.06.2006 tarihli ve 19125 yevmiye numaralı vekaletnamesinde yetkili olduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK’nun 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir. 6100 sayılı HMK’nun “Feragat ve kabulün şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Yukarıda belirtildiği üzere feragatin kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl edeceği hükme bağlanmıştır. Yine belirtmek gerekir ki feragatin geçerliliği karşı tarafın muvafakatine bağlı değildir. Etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur....

                    ın dosyada mevcut 25.11.2013 tarihli ve 201520 yevmiye numaralı vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi bulunduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı ...nun 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir. 6100 sayılı...nun “Feragat ve kabulün şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Yukarıda belirtildiği üzere feragatin kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl edeceği hükme bağlanmıştır. Yine belirtmek gerekir ki feragatin geçerliliği karşı tarafın muvafakatine bağlı değildir. Etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur....

                      UYAP Entegrasyonu