Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine, borçlu, vekili aracılığı ile yasal süre içinde borcu olmadığını belirterek faize ve tüm ferilere itiraz etmiştir. İtiraz üzerine takip durmuş, alacaklı vekili icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye talebinde bulunmuştur. Takibe dayanak yapılan kira sözleşmesinin 1.11. maddesi gereğince kira paralarının her ayın ilk beş günü içinde ödeneceği ve ödemede gecikilmesi halinde her ay için muaccel kira parası tutarının aylık %5 i oranında temerrüt faizi ödeneceği hüküm altına alınmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarında sözleşmede kararlaştıran faiz oranı üzerinden hesaplama yapılmasında bir usulsüzlük bulunmamakta ise de faiz başlangıç tarihinin sözleşmede kararlaştırılan her ayın 5.'i olarak hesaplanması gerekirken ayın 1.'...

    Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı kiracı işlemiş faize ve faiz oranına itiraz etmiş davalı kefil ise borcu bulunmadığından bahisle borca itiraz etmiştir. Mahkemece, davalı kefil yönünden davanın reddine, davalı kiracı yönünden davanın kabulü ile itirazın kaldırılmasına, kiralananın tahliyesine ve %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir. 1-Dosya kapsamına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, mevcut deliller mahkemece takdir edilmiş olmasına göre; Takip tarihine kadar talep edilen kira alacakları için temerrüt oluştuğundan, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre davalının kiralananın tahliyesine ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalının faize ve icra inkar tazminatına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Takipte dayanılan ve hükme esas alın 18.05.2010 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/467 Esas KARAR NO: 2020/833 DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 20/04/2018 KARAR TARİHİ : 08/12/2020 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının talebi üzerine, davalı şirkete elektrik dağıtım hizmeti verilmiş olduğu, verilen bu elektrik hizmeti neticesinde de davacı şirketin, davalıdan ödenmemiş faturalar karşılığı ----------- asıl alacak faiz ve masraflar hariç tutarında alacağı bulunduğu, davalının sözleşmeden kaynaklanan elektrik kullanım ve dağıtım hizmet bedelini ödemediği, alacağın tahsili için yazılı ve sözlü olarak defalarca kez müracaat edildiği, olumlu netice elde edilemediği ve bunun üzerine davalıya---------------üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalının borcunu ödemediği, borca, takibe, faize ve tüm fer'ilerine itiraz ettiği, davalının borca, faize...

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/467 Esas KARAR NO: 2020/833 DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 20/04/2018 KARAR TARİHİ : 08/12/2020 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının talebi üzerine, davalı şirkete elektrik dağıtım hizmeti verilmiş olduğu, verilen bu elektrik hizmeti neticesinde de davacı şirketin, davalıdan ödenmemiş faturalar karşılığı ----------- asıl alacak faiz ve masraflar hariç tutarında alacağı bulunduğu, davalının sözleşmeden kaynaklanan elektrik kullanım ve dağıtım hizmet bedelini ödemediği, alacağın tahsili için yazılı ve sözlü olarak defalarca kez müracaat edildiği, olumlu netice elde edilemediği ve bunun üzerine davalıya---------------üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalının borcunu ödemediği, borca, takibe, faize ve tüm fer'ilerine itiraz ettiği, davalının borca, faize...

          Borcun tamamına ya da bir kısmına itiraz hallerinde olduğu gibi imzaya itiraz ile faize itiraz edilmesi durumunda da itirazın iptali davası açılabilir. İcra İflas Kanununun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukukî yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilir. İcra takibi konusu alacak davası iş mahkemesinin görevine girmekte ise itirazın iptali davası da iş mahkemesinde açılır (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku, ... Kasım 2004, s. 223.). Buna göre davada 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 7nci maddesi uyarınca sözlü yargılama usulü uygulanır. İtirazın iptali davasında, işçilik alacaklarıyla ilgili olarak tahsil hükmü kurulması mümkün olmaz....

            İtirazın iptali davası, takip alacaklısı tarafından itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılır. İcra takibinde yer alan ve borçlu tarafından itiraza uğrayan kısım davanın konusunu oluşturur. Borcun tamamına ya da bir kısmına itiraz hallerinde olduğu gibi imzaya itiraz ile faize itiraz edilmesi durumunda da itirazın iptali davası açılabilir. İcra İflas Kanununun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukukî yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilir. İcra takibi konusu alacak davası iş mahkemesinin görevine girmekte ise itirazın iptali davası da iş mahkemesinde açılır (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku, ... Kasım 2004, s. 223.)....

              Borcun tamamına ya da bir kısmına itiraz hallerinde olduğu gibi imzaya itiraz ile faize itiraz edilmesi durumunda da itirazın iptali davası açılabilir. İcra İflas Kanununun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukukî yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilir. İcra takibi konusu alacak davası iş mahkemesinin görevine girmekte ise, itirazın iptali davası da iş mahkemesinde açılır (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku, İstanbul Kasım 2004, s. 223.). Buna göre davada 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 7 nci maddesi uyarınca sözlü yargılama usulü uygulanır. İtirazın iptali davasında, işçilik alacaklarıyla ilgili olarak tahsil hükmü kurulması mümkün olmaz....

                Kredi asıl borçlusunun kendisine noter aracılığı ile gönderilen hesap özetine 8 gün içinde itiraz etmemesi halinde ihtarda belirtilen miktar kesinleşir ve bu durumda itiraz nedenlerinin İİK'nın 149/a ve 33. maddelerinde öngörülen koşullara göre kanıtlanması zorunlu hale gelir. Somut olayda, İİK'nın 150/ı maddesinde öngörülen kurallara göre; alacaklı banka tarafından kredi hesaplarının 23.05.2017 tarihinde kat edildiği ve borçluya hesap kat ihtarının gönderilerek tebliğ edildiği anlaşılmakla borçlu tarafından itiraz edilmediğinden hesap kat ihtarnamesindeki miktar kesinleşmiştir. Ancak borçlu icra mahkemesine başvurusunda takip konusu borcun yapılandırıldığını ve taksitlerin önemli bir kısmının ödendiğini ileri sürerek itfa itirazında bulunmuştur....

                  Sigorta A.Ş. vekili, sorumluluklarının sigortalılarının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu bildirerek faize itiraz etmiştir. Davalı ..., kaza sırasında araç sürücüsü olduğunu bildirmiştir. Davalı ... cevap vermemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüyle, 2.871,00 YTL tazminatın 22.03.2006 ödeme tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı ... ... Sigorta A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... ......

                    nin vasi olarak değil kendi adına başlatması nedeniyle icra emrinin ilama aykırı düzenlendiğini, takip alacaklısının takip dayanağı ilamda alacaklı sıfatının bulunmadığını, ayrıca takip konusu ilamda faize hükmedilmediği halde faiz talep edilmesinin de ilama aykırı olduğunu ve istenilebilecek olsa dahi sadece 321 TL istenebileceğini belirterek faize itiraz ettiği, alacaklı vekili cevap dilekçesinde, takip talebinde alacaklının ...vasisi ...yerine ... yazılmasının maddi bir hata olduğunu bu maddi hatanın da takibin iptalini gerektirmediğini, icra takibi ile birikmiş ve aylık işleyecek cari nafakaların talep edildiğini ancak işlemiş faiz miktarının 345 TL yazılacağı yerde sehven 3.045 TL olarak yazıldığını bildirmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu