Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı tarafça, dava dilekçesinde şikayet konusu bakiye borç muhtırasındaki faize ve vekalet ücretine itirazda bulunulduğu halde, mahkemece yalnızca faiz itirazına yönelik hukuki değerlendirmede bulunulmuş, vekalet ücretine yönelik şikayet ve itiraz ile ilgili olumlu ya da olumsuz herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. HMK.'nun 266/1. Maddesinde, "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir...." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama sonucu faize itiraz yönünden resen yapılan inceleme ile davacının faize ilişkin itirazları reddedilmiş ise de, ancak ulaşılan sonuç hukuki denetime elverişli ve usulüne uygun bir değerlendirme niteliğinde değildir. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....

İcra Müdürlüğü 2019/33184 Esas sayılı takip dosyasında 3.259,24 TL olan işlemiş faiz tutarının 1.317,70 TL olarak düzeltilmesine, sair şikayet sebeplerinin reddine" dair karar verildiği görülmektedir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; "ilamın ve boşanma kararının kesinleşmediğini, ilam kesinleşmeden takibe konulamayacağını, ayrıca tedbir nafakasının ilamların icrası yoluyla takibe konulamayacağını, aynı alacakla ilgili icra mahkemesince verilen iptal kararı kesinleşmeden başlatılan takibin mükerrer olduğunu, ilamda hükmedilen nafakalara faiz uygulanması yönünde hüküm bulunmadığını, dava tarihinden itibaren faiz istenemeyeceğini, ilamın infazı için kesinleşmesi gerektiğinden faizin ancak kararın kesinleşmesi ile birlikte doğacağını” ileri sürerek kararın kaldırılmasına ve takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....

Borçlular tarafından itiraz dilekçesinde asıl alacağın dosyaya yatırılacağı ancak muaccelliyet tarihi faiz oranı ve fer'ilerinin haksız olması nedeniyle işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına itiraz ettikleri belirtilmiştir. İtiraz üzerine Bakırköy 8. İcra Mahkemesinin 2018/493 E. 2019/507 K. Sayılı kararında davanın kısmen kabul, kısmen reddine, takibin 3.367,68 TL faiz kalemi yönünde durdurulmasına, kararın devamına itirazın bu tutar yönünden kaldırılmamasına, bakiye kalan tutar 261.919,89 TL yönünden itirazın kaldırılmasına, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir....

Atıfta bulunulan Yargıtay kararı ve kanun hükümleri ışığında tüm dosya kapsamı bir arada gözetildiğinde; dosyamızdaki dava konusu faize yönelik şikayet ile İstanbul 13. Tüketici Mahkemesinin 2020/240 sayılı dosyasının aynı konuda ve aynı taraflar arasında olduğu anlaşılmakla" şeklindeki gerekçe ile davanın derdestlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinden özetle; Huzurdaki müracaatın şikayet olup dava niteliğinin bulunmadığını, derdestlik iddiasının dayanağı yapılan İstanbul 13. Tüketici Mahkemesinin 2020/240 Esas sayılı dosyasının ise genel mahkemede açılan bir dava olduğunu, icra hukuk mahkemesinde görülen dava niteliği bulunmayan müdürlük işlemini şikayet dosyası ile genel mahkemede görülen menfi tespit davasının derdestlik oluşturmasının hukuken mümkün olmadığını, şikayet dosyasının konusunu takip tarihinden sonraki döneme ilişkin işletilecek faiz oranının düzeltilmesi oluşturmakta, İstanbul 13....

olarak ödeme emri düzenlenmesi yasal yol iken bu şekilde tarafımıza icra emri gönderilmesine muameleyi şikayet yoluyla itiraz etmekte yasalara uygunluk sağlanması için iş bu davayı açtığını, davalı tarafça icra takibinde talep etmekte olduğu yıllık 6 72 faiz oranı taleplerini 3095 sayılı kanuni faiz ve temerrüt faizi kanunu 6 ve 9....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Borçlu vekili, takibe konu alacak kalemlerinin brütten nete çevrilmediğini, faiz oranlarının yanlış olduğunu, faize faiz işletildiğini, takip sonrası işleyen faiz için de Merkez Bankası verilerinin kullanıldığını, fiili faiz oranlarının uygulanması gerektiğini iddia ederek ilama aykırı icra emrinin iptalini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de ; Borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatılması üzerine, borçlu tarafından faiz oranının ve faiz miktarının fahiş olduğu ileri sürülerek şikayet yoluna başvurulmuş, mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda icra emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır....

      edilen krokilerden açıkça görüldüğü, 5747 sayılı Kanun ile Barbaros mahallesinin tamamının Ataşehir Belediyesine katıldığı,10/09/2014 tarihinde yapılan değişiklik ile O4 karayolunun kuzeyinde kalan davacı taşınmazının Ümraniye Belediyesi sınırları içinde kaldığı, 2014 yılında yapılan kanun değişikliğinden önce dava konusu 2010 yılı için vergi tarh ve tahakkuk ettirmekte yetkili olan belediyenin Ataşehir Belediyesi olduğu sonucuna varıldığından, 2010 yılında yetkili olmayan Ümraniye Belediyesince tahsil edildiği anlaşılan emlak vergisi ve taşınmaz kültür varlıklarının korunmasına katkı payının düzeltme-şikayet yoluyla iadesi talebinin reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık görülmediği, faiz istemi yönünden ise; tahsili hukuka aykırı bulunan ve idarece tahsili tarihinden işbu karara göre iadesi tarihine kadar geçen süre içinde kullanımından mahrum kalınan tutarın bu husustaki genel hükümleri içeren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’da öngörülen oranda faiz uygulanmak...

        A.Ş. firmasına karşı 07.04.2022 Harç Ödeme Makbuzu tarihli (örnek 7) ödeme emri ile, 67.557,69TL Cari Hesap Alacağı (İstenen: Yıllık Adi Kanuni Faiz), Toplam alacağa istinaden (İcra Açılış tarihine kadar gecikme faizi talep edilmeden) takip tarihinden itibaren alacağın tahsili tarihine kadar işleyecek %9 Adi Kanuni Faiz oranında hesaplanacak faizi ile birlikte ilamsız takip yoluyla takipte bulunulduğu, Ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmiş olduğu, Borçlu vekili tarafından icra dairesine verilen itiraz dilekçesi ile; BORCUN TAMAMINA, FAİZE, YETKİYE, FAİZ ORANINA ve HER TÜRLÜ FERİLERİNE itiraz edilmesi sebebi ile, İcra Dairesi tarafından takibin 13.04.2022 tarihinde durdurulmuş olduğu görülmüştür. İcra Takip Dosyasındaki Alacak Nedeni “CARİ HESAP ALACAĞI 67.557,69 TL” açıklamasına dayandırılmış olduğu tespit edilmiştir....

          Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Alacaklı T3 tarafından borçlu T1 hakkında keşidecisi T1 lehtarı T3 olan 10.05.2017 keşide 10.05.218 vade tarihli 1000.000,00 USD bedelli bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü icra takibine başlanıldığı, borçlu tarafından senetteki imzaya itiraz edilmeksizin senet üzerindeki yazıların sonradan doldurulduğu, fazla faiz talep edildiği iddiası ile borca, yetkili icra dairesinin İzmir icra müdürlükleri olduğu iddiası ile yetkiye itiraz edildiği, vekalet ücret ve yargılama giderleri için yasal faiz talep edilmesi gerekirken bu alacakları da kapsayacak şekilde %10 faiz istenildiği iddiası ile faize yönelik şikayetlerin ileri sürüldüğü, mahkemece yapılan yargılama ile borca itirazın reddedildiği, faize ilişkin şikayetlerle ilgili bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve bilirkişi raporu doğrultusunda fazla talep edilen faiz yönünden takibin iptaline karar verildiği, borçlu tarafından yetki itirazının değerlendirilmemiş olması ve vekalet ücreti ile masraflar...

          UYAP Entegrasyonu