Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tarih, ... sayılı ilamı ile" ...Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendinin sonuna (dava konusu taşınmaz için belirlenen kamulaştırma bedeline 19/07/2009 tarihinden ilk karar tarihi olan 14/01/2010 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine) cümlesinin yazılmasına, hükmün böylece düzelterek onanmasına" karar verilmiştir. Düzeltilerek onama ilamı ile eda niteliğinde hükme bağlanmış, ilamdan kaynaklı faiz alacağı için ilamlı takip yapılmasına engel bir durum yoktur....

    Davacı yan ilama dayalı olarak yapılan icra takibinde icra emrinde talep edilen faiz ile takip sonrası döneme ilişkin yapılan faiz hesaplamasının, faiz oranlarının ilama aykırı olduğunu, döviz borcunun TL'ye çevrilmesi sırasında da hatalı kur alındığını iddia etmiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin ve fer'i müdahil vekilinin istinaf talebinin kamu düzenine aykırılık yönünden incelenmesi ile, işbu davada davacı yan şikayet yolu ile ilamlı icra takibinde fazla talep edilip tahsil edilen faiz miktarının istirdatını talep etmektedir. Bir başka anlatımla davacı yan şikayet yolu ile ilamlı icra takibindeki icra kapak hesabının hatalı olduğunu, ilama aykırı bulunduğunu ileri sürmektedir. Açıklanan bu durum karşısında icra işlemine ilişkin olarak açılan işbu davanın icra hukuk mahkemesinde görülmesi gerekmektedir....

    Davacı yan ilama dayalı olarak yapılan icra takibinde icra emrinde talep edilen faiz ile takip sonrası döneme ilişkin yapılan faiz hesaplamasının ve faiz oranlarının ilama aykırı olduğunu iddia etmiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin ve fer'i müdahil vekilinin istinaf talebinin kamu düzenine aykırılık yönünden incelenmesi ile, işbu davada davacı yan şikayet yolu ile ilamlı icra takibinde fazla talep edilip tahsil edilen faiz miktarının istirdatını talep etmektedir. Bir başka anlatımla davacı yan şikayet yolu ile ilamlı icra takibindeki icra kapak hesabının hatalı olduğunu, ilama aykırı bulunduğunu ileri sürmektedir. Açıklanan bu durum karşısında icra işlemine ilişkin olarak açılan işbu davanın icra hukuk mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olduğundan yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilir....

    Somut olayda takip dosyası incelendiğinde alacaklı tarafça takipte ipotek resmi senedi, akit tablosu, kat ihtarı ile genel kredi sözleşmesine dayandığı, takip talebi ve ödeme emrinde akdi faiz ve temerrüt faiz oranlarına yer verildiği, kat ihtarnamesinde de hesap kat tarihi ile faiz oranlarına da yer verildiği görülmektedir. Alacaklı takip talepnamesinde borçludan tahsilini istediği "işlemiş faiz miktarını" madde hükmüne uygun olarak açıkça belirtmiştir. Adı geçen, faizin başlangıç tarihini açıklamamış ise de dayanak Beşiktaş 26. Noterliğinin 04.07.2019 tarih ve 45506 yevmiye sayılı kat ihtarnamesinde takip konusu alacağı oluşturan asıl alacak miktarına, akdi ve temerrüt faiz oranlarına yer verildiği, hesabın kat edildiği tarihin yazılı olduğu görülmektedir. Bu durumda, faiz başlangıç tarihinin takip talepnamesinde belirtilmemesi ödeme emrinin iptalini gerektirmez....

    Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; 6098 sayılı yasanın 120.maddesi uyarınca alacaklı tarafından ödeme emrinde talep edilen %35,04 ve 20,40 oranındaki fahiş temerrüt faizin anılan yasanın emredici hükümlerine aykırı olduğunu, temerrüt faiz oranının yasal üst sınır olan %18 olarak kabulü gerektiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Dava, kredi sözleşmesi ile kredi kartı alacakları için başlatılan ilamsız takipte, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun temerrüt faizine ilişkin 120. maddesi uyarınca yıllık faiz oranının yüzde yüzünü aşamayacağından %18 yıllık faiz uygulanmasına yönelik talebin reddine yönelik icra dairesi kararının şikayet yolu ile iptali istemine ilişkindir....

    oranlarının ve işleyen faiz miktarlarının ayrı ayrı belirtildiğini, icra dosyasının bulunduğu 3....

    asıl alacak faiz miktarlarının hesap edildiği, gelinen aşamada borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlatılmasında yasaya aykırılık bulunmadığı, İstanbul 14....

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine 10.07.2017 tanzim tarihli 25.06.2018 Faiz başlangıç tarihli 250.000 TL bonodan dolayı borcu ödemediği gerekçesiyle Trabzon İcra Müdürlüğü 2020/5296 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, takibe konu senedin kambiyo vasfına haiz olmadığı her ne kadar müvekkilince yasal 5 günlük sürenin geçirilmesi nedeniyle şikayet yoluna başvurulmamış ise de takipte talep edilen faizin türüne itiraz ettiklerini, takibe konu senedin çift vadeli olduğu kambiyo senedi vasfına haiz olmadığı, kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle takibin iptalinin gerektiği, kambiyo vasfına haiz olmayan senedin adi senet hükmende olduğu talep edilmesi gereken faiz türünün yasal faiz olduğu, borçlunun ileri sürdüğü şikayet nedenlerinin değerlendirilmesine senedin kambiyo vasfına haiz olmadığı mahkemece resen dikkate alınması gerektiği, açıklanan nedenlerle Trabzon İcra Müdürlüğünün 2020/5296...

      Borçlar Kanunu (TBK)’nun 88. maddesindeki; “Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde elli fazlasını aşamaz” hükmünü içermesinin yanı sıra, temerrüt faizine ilişkin 120. maddesinde de aynen; “Uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz....

        İcra memuru işleminin yasaya veya olaya uygun bulunmaması nedeniyle icra mahkemesine başvurularak şikayet yolu ile kaldırılmasının istenmesi, kural olarak yedi günlük süreye tâbidir. Şikayet süresi, şikayet konusu işlemin öğrenildiği günden başlar (İİK'nun 16/1). Bu kuralın iki önemli istisnası vardır. 1-Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet olunabilir (m.16/2). Bu hükmün amacı, ilgilileri icra memurunun bir hakkı yerine getirmekten kaçınmasına karşı korumaktır. 2-Kamu düzenine aykırı olan işlemlere karşı da süresiz şikayet yoluna gidilebilir. Anılan ilke doktrinde benimsenmiş ve Yargıtay uygulamalarında da kabul edilmiştir. Somut olayda, talep konusu, bir hakkın yerine getirilmemesine ilişkin olduğundan başvuru, İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca süresiz şikayete tâbi olup, anılan konuda icra mahkemesine her zaman şikayet olunabilir....

          UYAP Entegrasyonu