Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, dava dilekçesinde hükmedilecek tazminata olay tarihinden itibaren faiz yürütülmesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece, gerekçe gösterilmeksizin dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiştir. Tazminat hukuku ilkeleri gereğince, haksız eylemden kaynaklanan zararın ödetilmesi istemiyle açılan davalarda, istek bulunması durumunda, hükmedilecek tazminata olay gününden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken bu husus gözetilmeksizin dava tarihinden itibaren faize hükmedilmiş olması doğru değildir. Bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6217 sayılı Kanun'un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....

    Şikayet edenin ipotek sözleşmesinin geçersiz olduğuna ilişkin iddiasının genel mahkemede ipoteğin fekki davasında incelenebilecek bir iddia olduğu, borçlu hakkındaki kısıtlılık kararının ipoteğin tesis edildiği 16/11/2017 tarihinden sonra 21/10/2020 tarihinde verildiği ve kısıtlılık kararının 10/11/2020 tarihinde kesinleştiği, takibe dayanak belgelerin incelenmesinde şikayet edenin eşi Havva Sarı'nın ipotek tesisine ilişkin rızasının bulunduğunun görüldüğü, kaldı ki bu hususun da ipoteğin fekki davasında ileri sürülebilecek hususlardan olduğu, Mahkememizce yapılan hesaplamada takip öncesi dönem için talep edilen faiz miktarında fazlalık bulunmadığı, kredi sözleşmesi ve ipotek belgeleri doğrultusunda yapılan incelemede talep edilen faiz oranında fazlalık bulunmadığı anlaşılmıştır....

    YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı tarafından, … Bankası nezdindeki depo hesabında muhafaza edilmekte olan Devlet İç Borçlanma Senetlerinden elde ettiği faiz geliri üzerinden yapılan kesintinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine dair işlemin iptali ve yapılan kesintinin faiziyle beraber iadesi istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ......

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Yerleşik Yargıtay içtihatlarından da görüleceği üzere şikâyete konu icra dosyasında müvekkili aleyhine devam eden icra işlemlerinin hukuka aykırı olduğunu, şikâyete konu icra takibi doğrultusunda hesaplama yapıldığında şikâyetlerinin haklılığının ortaya çıkacağını, zira faiz oranı ve başlangıç tarihi asliye hukuk mahkemesi kararıyla değiştiğinden, müvekkili aleyhine talep edilen 4 yıllık faiz alacağının ortadan kalkacağını, asliye hukuk mahkemesince verilen karar doğrultusunda icra emrinde yer alan 216.482,58 TL tutarındaki 4 yıllık faiz alacağının yok hükmünde olduğunu, ilgili icra dosyasında alınan 25.12.2020 tarihli dosya hesabı raporunda bakiye alacak tutarının 306.139,30 TL olduğu değerlendirildiğinde faiz tarihi ve oranının değiştirilmesinin akabinde icra dosyasına satış sonrası yatan paranın mahsup edilmesiyle müvekkilinin herhangi bir borcu kalmadığının açıkça görüleceğini, şikâyet edilen müdürlük beyanına...

      Borçlunun takipte ilama aykırı olarak fazla faiz talep edildiği yönündeki iddiası ilama aykırılık şikayeti olup kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir (HGK'nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı Kararı). Somut olayda; borçlunun, takibe konu icra emrinde belirtilen alacak kalemleri için, fiilen uygulanan en yüksek mevduat faizi yerine ...Azami Mevduat faizi uygulandığı iddiasıyla açıkça faizi şikayet konusu ettiği anlaşılmakla, anılan şikayet için süresiz olarak icra mahkemesine başvurabileceği görülmektedir. O halde, mahkemece; borçlunun faize yönelik itirazın esasının incelenmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle süre aşımı nedeniyle şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir....

        Borçlu şikayet dilekçesinde; sair şikayetleri ile birlikte 2.412,34 TL fazla faiz talep edildiği yönünde şikayetine de yer verdiği halde, mahkemece, işbu şikayet hakkında, gerekçeside açıklanmak suretiyle olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği görülmektedir. Mahkemece, borçlunun faiz hakkındaki şikayetinin de gerektiğinde bilirkişi raporu alınarak incelenmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, anılan konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Şikayet eden borçlu vekili, İcra Mahkemesine başvurusunda; dayanak ilamda hükmedilen kıdem tazminatına uygulanan faiz oranına itiraz ederek icra emrinin iptalini istemiştir. Mahkemece şikayetin reddine karar verilmiştir. Hüküm, şikayetçi borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, taraflara banka isimlerini bildirmek üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş, taraflarca belirlenen kesin süre içinde banka ismi bildirilmemiştir....

            Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK'nun 17/1. maddesinde; "Şikayet, icra mahkemesince kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur yahut düzeltilir" hükmü yer almaktadır. Somut olayda; mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde şikayete konu takip tarihi olan 18.12.2014 tarihi itibari ile icra emrinde talep edilebilecek asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı toplamının 39.427,23TL olacağı belirlenmiştir. Mahkemece de benimsenen bu rapor kapsamında borçlunun icra emrinde talep edilen ilam vekalet ücreti ile yargılama giderine ilişkin bir itirazının olmadığı da dikkate alınarak asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı toplamı olan 39.427,23 TL üzerinden icra emrinin düzeltilmesi gerekirken şikayetin tümden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KA R A R Şikayetçi borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda;......İcra Müdürlüğü'nün 2013/1335 Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhinde başlatılan icra takibinde talep edilen işlemiş faiz hesabına ve takip tarihinden sonra işleyecek faiz oranına itiraz ederek fazla hesaplanan işlemiş faizin yeniden hesaplanarak icra takibinin bu kısım yönünden iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet İcra dosyasına gönderilen ve bilirkişi incelemesine esas alınan Halk Bankası mevduat faiz oranlarının Banka tarafından fiilen uygulanmış olup olmadığı (fiilen bir işleme esas alınıp alınmadığı hususu) açıkça sorularak alınacak müzekkere cevabı eklendiken sonra gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu