Davacının, dava dilekçesinde ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde fiili ödeme tarihindeki bedellerinin talep edildiği, ziynet eşyasının misli eşya olup, talep halinde fiili ödeme tarihindeki bedeline hükmedilmesi gerekirken davacının bu talebinin kabul edilmediği anlaşılmakla davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince davanın kabulü ile 22 ayar 16 adet 187,88 gram bilezik (45.467,00 TL), 23 adet çeyrek altın (9.430,00 TL), 1 adet yarım altın (820,00 TL)'nin aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde dava tarihi itibariyle toplam değeri 55.717,00 TL olan ziynet eşyasının fiili ödeme tarihindeki bedelinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Somut olayda davacı kadın dava dilekçesinde kişisel eşyanın iadesi talebinde bulunmuş, dava değerini 10.000,00 TL olarak göstermiş ve bedel yönünden fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmamıştır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine dair verilen kararın davacı kadın tarafından istinafı üzerine bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda davacı kadının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davacı kadının 10.000,00 TL değerindeki kişisel eşya alacağının tümden reddine karar verilmiş olup, bölge adliye mahkemesince verilen karar, miktar itibariyle karar tarihindeki temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL'yi aşmadığından kesindir. Davacı kadının temyiz dilekçesinin bu nedenle reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırılan taşınmaz üzerinde bulunduğu halde bedel tespitinde esas alınmayan yapı bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, kamulaştırılan taşınmaz üzerinde bulunduğu halde bedel tespitinde esas alınmayan yapı bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir....
Uyuşmazlık, davacının, noterde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine göre bedelini ödeyip zilyetliğini edindiği taşınmazların devrinin mümkün olmaması nedeniyle rayiç bedelin tahsili istemine yöneliktir. Dosya kapsamından, davacının daha evvel Burdur İcra Dairesi'nin 2010/3108 sayılı dosyası ile ilgili taşınmaz vaadinin yerine getirilmemesi nedeniyle ödediği 10.000TL'nin iadesi amacıyla icra takibi başlattığı, itiraz üzerine görülen .... ...2010/151E. sayılı itirazın iptali davası sonucunda ise davanın kabulüne karar verildiği, davacının bu şekilde ilgili satış vaadi sözleşmesi gereğince ödediği bedeli tahsil ettiği, davacının işbu davadaki talebinde de mahsup isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde, davacı daha önceki bedel iadesi talebiyle sözleşmeden dönme iradesini göstermiş ve seçimlik hakkını bedel iadesinden yana kullanmış olduğundan, artık aynı sözleşmeye dayanarak rayiç bedel isteminde bulunamaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih Ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir Davacı vekili, dava dilekçesinde; tarafların... 2.Aile Mahkemesinin 2009/612 esas 2010/627 sayılı kararı ile boşandıklarını, davacının müşterek evi terk etmek zorunda kaldığını, bu sırada davacıya ait çeyiz eşyaları, ev eşyaları ve takıların davalıda kaldığını belirterek dava konusu eşyaların aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Dava dilekçesinde kiralananda kalan mahkeme aracılığı ile tespiti yaptırılan depo tabir edilen yerdeki eşyaların mümkünse aynen iadesi, zayi olmuş ise dava tarihindeki bedellerinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000-TL eşya bedelinin tahsili istenmiş olup, kiraya veren taahhüt tarihine göre kiracıyı tahliye ettirmesi gerekirken taahhüde uyulmayarak doğrudan kiralanandaki eşyaların depoya kaldırılmış olması usulsüzdür. Davacıya ait tesbiti yapılan eşyaların halen davalının elinde uyuşmazlık konusu olmadığına göre mahkemece eşyaların aynen iadesi, mümkün olmadığı taktirde de bedelinin iade edilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Kişisel Eşyanın İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından her iki dava ve kişisel eşya talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı erkek dava dilekçesinde kendisine ait olan dizüstü bilgisayarın iadesi talebinde bulunmuştur. Dava açılırken alınan başvuru harcı, dava dilekçesindeki isteklerin tümünü kapsar. Davalı-karşı davacı erkeğin kişisel eşyanın iadesi talebi boşanma davasının eki niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişan hediyelerinin iadesi veya bedellerinin (8.100 TL) ve 10.000 TL manevi tazminatın masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Noterliği'nden 13.02.2016 tarih, ... yevmiye numaralı İhtarname keşide edilerek 31.05.2017 tarihli Franchise Ek Protokol'ü ile muhafaza amacıyla Davalı Şirket'e bırakılan malların iadesi, iadesi mümkün değilse bedeli talep edilmiştir. İhtarnameye cevap verilmediğini, ihtarname sonucu yükümlülüğü de yerine getirmediğini belirterek, sözleşmeye ilişkin demirbaşların ve malzemelerin iadesini, iadesi mümkün değil ise bedelinin taraflarına ödenmesini talep etmiştir. CEVAP :Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır. DELİLLER VE GEREKÇE : Dava; İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasıdır. Taraflar arasındaki ihtilaf; Taraflar arasında akdedilen franchise sözlşemesi ve ek protokolü uyarınca davalı tarafa teslim edilmiş olan menkul malların aynen iadesi, iadesi mümkün değil ise bedelinin ödenmesi talepli olarak 50.000,00 TL lik kısmi dava açıldığı belirtilerek aynen iade ve mümkün olmaması halinde bedel ödenmesine ilişkindir....
İadesi gereken bedelin; harici satış sözleşmesinde gösterilen bedel, taşınmazın dava tarihindeki güncellenmiş (rayiç) bedel, yoksa harici satışta ödenen satış bedelinin denkleştirici adalet kuralına göre iadenin talep edildiği tarihte uyarlama sonucu ulaştığı alım gücü mü olacağı konusunun çözümü gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (YHGK)'nun 07.02.2001 tarih, 13/1729-32 sayılı kararında ifade edildiği şekilde; geçersiz harici satış sözleşmesi nedeniyle yanlar verdiklerini sebepsiz zenginleşme veya mülkiyet (İstihkak MK 618. Md (TMK 683.md)) davasında geri isteyebilirler. TMK 994. maddesi sebepsiz zenginleşmeyi önleyen özel bir düzenleme olup, her iki davada da TMK 994-995. maddelerinin uygulanması gerekir....