Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" KARAR Dava, taraflar arasındaki boşanma davası derdest iken açılan eşya bedelinin ödetilmesi isteğine ilişkin olup, evliliğin tasfiyesine yönelik bulunduğundan, kararın temyizen incelenmesi Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 6.Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 2.4.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    MAHKEMESİ Dava, evliliğin sona ermesinden sonra doğan ve baba hanesine kaydedilen çocuğun velayetinin anneye verilmesi ve nafaka istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi ... ....... Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, 29.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      SAVUNMA:Dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından sunulan 28/11/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde dayanmış olduğu iddiaların açıkça hukuki temelden yoksun ve asılsız olduğunu, Terme Sulh Hukuk Mahkemesinin 17/02/2016 tarihli 2016/7 Esas sayılı kararında merhuma vasi olarak davalı Fikriye Kargı'nın merhum kısıtlının kendi isteği ve beyanları doğrultusunda vasi olarak atandığını, vasinin atanması sırasında evliliğin butlanla sakat olduğunun hiç bir şekilde dile getirilmediğini, mahkemenin eş sıfatıyla davalıyı merhum kısıtlıya vasi olarak atadığını, evliliğin iptali davasının açıldığı tarihin usulen uygun olsa da bu davanın açılmasının açıkça hakkın kötüye kullanılması olduğunu, söz konusu evliliğin 05/01/2016 tarihinde gerçekleştiğini, vasi tayininin 17/02/2016 tarihli kararla yapıldığını, buna rağmen miras paylaşımının söz konusu olabilecek ana kadar evliliğin butlanı gündeme gelmediğini, söz konusu...

      SAVUNMA:Dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından sunulan 28/11/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde dayanmış olduğu iddiaların açıkça hukuki temelden yoksun ve asılsız olduğunu, Terme Sulh Hukuk Mahkemesinin 17/02/2016 tarihli 2016/7 Esas sayılı kararında merhuma vasi olarak davalı Fikriye Kargı'nın merhum kısıtlının kendi isteği ve beyanları doğrultusunda vasi olarak atandığını, vasinin atanması sırasında evliliğin butlanla sakat olduğunun hiç bir şekilde dile getirilmediğini, mahkemenin eş sıfatıyla davalıyı merhum kısıtlıya vasi olarak atadığını, evliliğin iptali davasının açıldığı tarihin usulen uygun olsa da bu davanın açılmasının açıkça hakkın kötüye kullanılması olduğunu, söz konusu evliliğin 05/01/2016 tarihinde gerçekleştiğini, vasi tayininin 17/02/2016 tarihli kararla yapıldığını, buna rağmen miras paylaşımının söz konusu olabilecek ana kadar evliliğin butlanı gündeme gelmediğini, söz konusu...

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece Mahkemesince; evliliğin kuruluşunda davacının rızası olsa dahi, evliliğin kurulma şekli nazara alındığında davalının evliliğin kendisine yüklediği sorumlulukların farkında olmadığı, sorumsuzca davrandığı, davacıya müşterek ev açma teşebbüsünde bulunmadığı gibi makul olan şekliyle ailesi yanında da bırakmadığı, akrabalar arasında gezdirdiği, bakımını ve geçimini sağlamadığı, herhangi bir yerde çalışmadığı, evlilik birliğinin gerektirdiği sorumlulukları taşımadığı, davacı kadının da evlilikte rızasının olduğu, ancak evliliğin kuruluş şekli nedeniyle aile ve toplum baskısı hissettiği için müşterek yaşamı terk ettiği, davalının davranışlarından kaynaklı olarak hayal kırıklığına uğradığı, erkeğin ağır kusurlu olduğu kanaatiyle davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın yararına dava tarihinden karar kesinleşinceye kadar geçerli olmak üzere aylık 300 TL tedbir nafakası ödenmesine, yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın lehine 5.000...

      ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2022 NUMARASI : 2019/418 ESAS - 2022/329 KARAR DAVA KONUSU : Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı vasisi tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalının 2014 yılı Kasım ayında evlendiklerini, bir ay kadar birlikte yaşayabildiklerini, davalı Leyla'nın akıl hastalığı nedeni ile tarafların ayrıldıklarını bu nedenle müşterek çocuklarının bulunmadığını, evlenme için aranan şartlardan birinin de temyiz kudreti, akıl sağlığının olduğunu, evlenme anında müvekkilince bilinmeyen davalının akıl hastalığının müvekkilinden gizlendiğini, müvekkilin evliliğin başında bu durumu fark ettiğini, yapılan evliliğin...

      ın ise kardeşi olduğunu, davalılar tarafından kız isteme merasimi sırasında ve sonrasında dava dışı eşinin kısıtlı olduğunun ve vesayet altında olduğunun gizlendiğini, fakat davalı ... tarafından evliliğin üzerinden uzun zaman geçmiş olmasına rağmen dava dışı eşinin kısıtlı olduğu ve evliliğin geçerli olmadığı gerekçesiyle Simav Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/11 esas sayılı dava dosyasında evliliğin iptalinin sağlandığını ve iptal edilen bir evlilik yapmalarında davalıların kusurlu olduğunu belirterek, uğradığı maddi ve manevi zararının giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar vekili; haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davacı ile eski eşi ...'...

        Mahkemece, "Dava; TMK'nın 218. ve devamı maddeleri gereğince; evliliğin sona ermesi nedeniyle evlilik birliği içerisinde edinilmiş malların yarı oranındaki hisse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. TMK 'nın 225/2 maddesine göre mahkemece evliliğin iptal veya boşanma sebebiyle sona erdirilmesine veya mal ayrımına geçilmesine karar verilmesi hallerinde, mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer. TMK 226/1 maddesine göre her eş diğer eşte bulunan mallarını geri alabilir. TMK'nun 220/2 maddesi gereğince; evlilik öncesi ya da sonrasında karşılıksız kazanma yoluyla edinilen mal varlıkları ilgili eşin kişisel malıdır. Kişisel mal üzerinde diğer eşin mal rejimi tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkı bulunmamaktadır....

          C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının dilekçesinde işten ayrılmasının evlilik şartına bağlı olduğu, ancak evliliğin gerçekleşmediği, şartlı istifa dilekçesinin sonradan evliliğin gerçekleşmemesi nedeniyle geçersiz olacağı bir yana istifanın geçerliliği kabul edilemeyeceği gibi istifa ettiği kabul edilse bile istifa tarihinden fesih tarihine kadar devam eden çalışmanın devam etmesi hali nedeniyle de sözleşmenin istifa ile sonlandığının kabul edilemeyeceği, sözleşmenin tazminatsız feshini gerektirir başkaca sebepler de davalı tarafça kanıtlanamadığı davacının kıdem ihbar tazminatlarına hak kazandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalı taraf temyiz etmiştir....

            Mahkemece bozma ilamına uyulmak suretiyle verilen görevsizlik kararı üzerine görevli mahkemece yapılan yargılama sonucunda; ziynet eşyalarının düğünde mutaden geline düğün hediyesi olarak verildiği, düğün hediyesi olarak verilen takıların usulünce düğün ve nikah yapılan ve bir süre kocası ile beraber yaşayan davalıdan mahiyeti gereği istenemeyeceği gibi, çocuğunun evlenme ehliyetinin bulunmadığını, yapılan evliliğin butlanla batıl olduğunu bilen davacı babanın hukuka, ahlaka aykırı evliliğin gerçekleşmesi amacıyla başlık parası adı altında verdiği paranın dahi istenemeyeceği, her iki tarafın mutlak bultanı bildikleri halde evlilik işleminin yapıldığı, bu durumda rızaen verilen takı ve başlık parasının geriye istenmesinin hakkın kötüye kullanımı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyanın incelenmesinde; davacının oğlu ...'in ... 12. Sulh Hukuk Mahkemesinin 16/12/2013 gün, 2013/1660 E., 2013/2024 K....

              UYAP Entegrasyonu