İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun'un 145 inci ve 146 ncı maddeleri, 159 uncu maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi. 3.Değerlendirme 1.... ve ... arasındaki evlilik sözleşmesi, ölüm ile sona erdiğinden; evlilik sözleşmesinin kurulduğu anda muris Ali Rıza'nın sürekli sebeple ayırt etme gücünden yoksun olduğu anlaşılmakla, butlan kararının hüküm altına alınması ile yetinilmesi gerekirken (TMK m. 147/1) evliliğin iptaline karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 2.Davacılar vekili, muris ...'nin ... ile yaptığı evlilik akdi sırasında akıl sağlığının yerinde olmadığı iddiasında bulunarak evliliğin mutlak butlan ile iptali ve davalıların murisi ...'in evlilik akdi sırasında iyi niyetli olmadığının tespiti istemi ile eldeki davayı açmışlardır. İlk Derece Mahkemesince, evliliğin mutlak butlan ile iptaline, muris ...'...
Esas dava, kadın tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 145. maddesine dayalı evliliğin mutlak butlanla iptali, karşı dava ise erkek tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesine dayalı boşanma davası olup, mahkemece, kadının esas davanın kabulüne, erkeğin karşı boşanma davasının reddine hükmedilmiştir. Mutlak butlan sebebiyle evliliğin iptali davası, boşanma davası açısından bekletici sorun oluşturur. Mutlak butlan davasının sonucu beklenmeksizin, boşanma davasının esasının incelenmesi doğru olmamıştır. O halde mahkemece yapılacak diğer bir iş de, davalı-karşı davacı erkeğin açtığı boşanma davası tefrik edilerek bu dava hakkında, kadının mutlak butlan sebebiyle evliliğin iptali davasının sonucu beklenildikten sonra, karar vermekten ibarettir. Bu yön nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evliliğin Mutlak Butlanla İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-*Davalı ... vekilleri ... ve ...'in vekaletnamesi ile Av. ...'in yetkilendirilme belgesinde Avukatlık Kanununun 27. maddesinde değişiklik yapan 4667 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği 10.05.2001 tarihinden sonra dosyaya ibraz ettikleri, vekaletnamelerine ve yetki belgesine baro pulu yapıştırılmamıştır. Avukatlık Kanunun değişik 27. maddesi uyarınca bu vekaletnameler işleme dayanak yapılamaz. Eksikliğin tamamlanması için 10 günlük kesin mehil verildiğinin sözü geçen vekile tebliği; eksiklik tamamlanmadığı taktirde bu vekile yapılan tebligatlar geçersiz olduğundan tebligatlar asıla yapılarak işlemin yenilenmesi, 2-Davalı......
Eşlerden birinin evlenme sırasında sürekli bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun bulunması veya evlenmeye engel olacak derecede akıl hastası olması, evliliği mutlak butlanla sakatlar (TMK. md. 145/2-3). Türk Medeni Kanununun 145/2 ve 145/3. maddesindeki sebeple evliliğin iptaline karar verilebilmesi için, eşlerden birinin evlenme sırasında sürekli bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun bulunması veya eşlerden birinde evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığı bulunması şarttır. Bu durumun her türlü şüpheden uzak resmi sağlık kurulu raporu ile belirlenmesi gerekir....
Davacı ile muris sigortalı ... ...’ın yapmış oldukları evliliğin butlanı davası 14.06.2002 tarihinde açılmış olup, 21.08.2006 tarihinde kesinleşen karar ile evliliğin mutlak butlan ile batıl olduğu tespit edilmiştir. 4721 sayılı TMK’nun 156.maddesi “Batıl bir evlilik ancak hakimin kararıyla sona erer. Mutlak butlan halinde bile evlenme, hakimin kararına kadar geçerli bir evliliğin bütün sonuçlarını doğurur” hükmüne amir olup, butlan kararının, kesinleşmeden ileriye doğru etkili olacağı, diğer bir deyişle, kesinleşmeye kadar geçerli bir evliliğin hüküm ve sonuçlarını doğuracağı belirgindir....
Kayden geçerli bir evliliğin söz konusu olduğu eldeki davada, evliliğin geçerli olmadığına ilişkin olarak Kurum’un karar verme yetkisinin bulunmadığı ancak mahkeme kararı ile bu hususun belirlenebileceği ayrıca sona ermiş bir evliliğin mutlak butlanını C.Savcısı tarafından re’sen istenemez ise de, ilgililer tarafından davanın açılabiliceği gözetilmelidir. Şu halde yapılması gereken iş ; yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, öncelikle, davalı Kurum’a mehil verilerek evliliğin butlanla sakat olduğuna ilişkin Aile Mahkemesi’ne dava açması sağlanmalı ve bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
nın boşanmalarına ilişkin yabancı mahkeme kararı Türk mahkemesince tanınmış olup, 5718 sayılı Yasanın 59. maddesi hükmü karşısında bu evliliğin 25.02.2003 tarihinde sona ermiş bulunmasına, davalı ...'nın diğer davalı ... ile 20.05.2004 tarihinde evlilik akti yapmış olmasına, bu halde evliyken yeniden evlenmenin söz konusu olmayıp mutlak butlanla sakat bir evliliğin bulunmamasına göre verilen kararın esasta reddi niteliğinde olduğunun anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 18.06.2014 (Çrş.)...
le evlenenin davacı ... değil, kardeşi Asiye olduğu ileri sürüldüğüne ve nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istendiğine göre, dava ilk açılmış şekliyle evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptali niteliğinde değil, iki ayrı kişinin evlenmesine ilişkin nüfus olaylarının, nüfus kayıtlarına “aynı kişinin ikinci kez evlenmesi” şeklinde hatalı olarak tescilinden kaynaklanan ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. ve devamı maddelerine dayanan “nüfus kaydının düzeltilmesi” mahiyetinde olduğu görülmektedir. Ne var ki davacı vekili, davayı ıslah etmiş ve dava ıslah edilmiş şekliyle “evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptali” olarak görülüp Türk Medeni Kanunun 152. maddesinde yer alan hak düşürücü süreden reddedilmiştir. Türk Medeni Kanununun 152. maddesinde yer alan iptal davası açma hakkını hak düşürücü süreye bağlayan hükmün, mutlak butlan halleri için değil, nisbi butlan sebepleriyle ilgili olduğu gözetilmeksizin (2. H.D.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki “mutlak butlanla evliliğin iptali” davasından dolayı, bozma kararı üzerine direnme yoluyla İstanbul Anadolu 6....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki “mutlak butlanla evliliğin iptali” davasından dolayı, bozma kararı üzerine direnme yoluyla İstanbul Anadolu 6....