WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, evliliğin mutlak butlan nedeniyle iptali isteminden ibarettir. Türk Medeni Kanunu'nun 145. maddesinde, evliliğin mutlak butlan ile batıl olduğu haller sayılmıştır. Buna göre; eşlerden birinin evlenme sırasında evli bulunması, eşlerden birinin evlenme sırasında sürekli bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun olması, eşlerden birinde evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığı bulunması ve eşler arasında evlenmeye engel olacak derecede hısımlığın bulunması halinde evlenmenin mutlak butlanla batıl olduğu açıklanmıştır. Yapılan yargılamaya ve toplanan delillere göre; davalıların 11/07/2017 tarihinde evlendikleri, davalı T4'nun 01/04/1924 doğumlu olduğu ve 18/08/2020 tarihinde vefat ettiği, dosya kapsamında bu davalı hakkında Meclis Devlet Hastanesi, Didim Devlet Hastanesi, Egemed Hastanesi, SBÜ Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Özel Bayındır Kavaklıdere Hastanesi, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu ve Adli Tıp Kurumu 1....

Nisbi ticari davalar ise tarafları tacir olup ticari işletmelerini ilgilendiren bir hususta açılan ve mutlak ticari davaya girmeyen dava türlerinden oluşur. Davaya konu işlem bir satım sözleşmesidir ve mutlak ticari dava olmadığı açıktır. Davalı tacir olsa da davacı tacir olmadığından uyuşmazlığın nisbi ticari dava olarak da değerlendirilmesine imkan bulunmamaktadır. Bu halde taraflar arasındaki uyuşmazlıkta genel mahkemelerin yetkili olduğu anlaşılmakla görevsizlik kararı vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Ancak yapı kooperatiflerinin genel kurul toplantısında ortakların en az 1/4'ünün şahsen veya temsilen hazır bulunmaları şarttır." hükmünü; aynı Kanun'un 51/1. maddesi ise "Kanun veya anasözleşmede aykırı hüküm bulunmadıkça, genel kurul kararlarında ve seçimlerde oyların yarıda bir fazlasına itibar olunur." hükmünü içerdiği, anılan hükümlerin emredici nitelikte olup, bu hükümlere aykırılık teşkil eden genel kurul kararlarının, BK'nın 19 ve 20. maddeleri hükümlerine göre mutlak butlanla batıl olduğu, yok hükmünde olan kararların, baştan beri hüküm ifade etmeyeceği ve bunların yok hükmünde olduğunun tespiti için açılacak davalarda genel kurulda muhalefette bulunmuş olma şartı aranmayacağı gibi, bir aylık hak düşürücü süre içinde açılmış olmaları da dinlenmeleri yönünden zorunlu olmadığı, sonradan icazetle dahi geçerli hale gelmeyeceği, yokluk halinde, hukuki işlem bir veya daha fazla unsurunun yokluğu nedeniyle şeklen dahi olsa mevcudiyet kazanamayacağı, iptali kabil kararların ise...

      Apartmanının 9 numaralı bağımsız bölümün maliki olduğu, Aralık 2014 ve Haziran 2015 kat malikleri kurulu kararlarının tamamının mutlak butlan nedeniyle iptali istenilmiş, mahkemece; davacı Aralık 2014-Haziran 2015 yıllarına ait genel kurul kararlarının iptalini Kanunun (KMK 33 maddesi) aradığı 6 aylık süreler geçirildikten sonra açıldığı, aynı madde de kat malikleri kurulu kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlarda süre koşulunun aranmayacağı belirtildiği, somut olayda bu durumun söz konusu olmadığı, dava dilekçesinin 27.08.2015 tarihli olup , Aralık 2014 tarihli genel kurul toplantısının iptali istendiği, KMK'nın 33. maddesinde belirtilen bir ay ve her halde altı ay içinde açılacak dava ile alınan kararların iptalinin istenebileceğinden bu talepler yönünden dava karar tarihinden itibaren 33 ay sonra açılmış olduğundan (Aralık 2014-Ağustos 2015) KMK'nın 33. maddesine göre süresinde açılmadığından, davacının Haziran 2015 tarihli alınan kararların iptaline ilişkin...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlenmenin Butlanı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dava, evliliğin mutlak butlanına yönelik olup, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılmış ve mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Cumhuriyet Savcısı, kanunda açıkça öngörülen hallerde hukuk davası açar veya açılmış olan hukuk davasında taraf olarak yer alır (HMK m.70/1). Mutlak butlan davası açma Cumhuriyet savcısı için bir görev olduğundan (TMK m.146/1) duruşmalarda hazır bulunma da görevin doğal sonucu olarak bir zorunluluktur. Bu nedenle Cumhuriyet Başsavcılığının duruşmalara katılması sağlanmadan yokluğunda yargılamaya devamla hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2-Toplanan delillerden davalı ...'...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; karar tarihi 28.07.2019, dava tarihi 30.06.2020 olup, dava KMK Madde 33'de belirtilen 1 ve 6 aylık sürede süre içerisinde açılmadığı, alınan kararların yok hükmünde veya mutlak butlanla batıl kararlar olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

          Aile Mahkemesi'nin 2013/693 esas, 2014/357 karar sayılı evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptali davasına ilişkin dosyasının eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi.23.02.2015(Pzt.)...

            Tasfiye heyeti memurlarının yetki aşımı yaparak davacının kooperatif ortaklığından ihracına karar vermesi işlemi mutlak butlanla malul olduğu sonucunu doğurmaktadır. Dava konusu kararın mutlak butlanla (yoklukla) batıl olması nedeniyle, her ne kadar davacı kooperatiften ihracına yönelik alınan kararın iptaline karar verilmesini talep etmiş ise de; dava konusu kararın mutlak butlanla malul olduğu, hukuken geçerli bir genel kurul veya yönetim kurulu kararı bulunmadığı, mutlak butlanla geçersiz olan kararın esas itibariyle yok hükmünde olduğu, bu haliyle davacının davalı kooperatiften ihracına yönelik hukuk dünyasında doğmuş ve geçerli bir kararın bulunmadığı, davacının halen davalı kooperatife üyeliğinin devam ettiği anlaşıldığından, dava konusu kararın mutlak butlan ile batıl olduğunun ve davacının kooperatife üye olduğunun tespitine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle "Davanın KABULÜ ile, davacının .......

              Bu durumda, mahkemece, yasa ve anasözleşmeye açıkça aykırı olmayan, mutlak butlanla malül olmadığı tartışılamayacak nitelikte olan bu kararın batıl olduğunun tesbitine dair davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 13.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Evlenenlerden davalı Ayşe, 01.06.1990 doğumlu olup, evlenme tarihinde 16 yaşını bitirmiştir. 16 yaşını doldurmuş olan erkek veya kadın, ancak hakimin evlenmeye izin vermesi halinde evlenebilir. (TMK. Md. 124/2) 16 yaşını doldurmuş olan kadın veya erkeğin hakimin izni olmadan evlenmiş olmaları hali, nisbi butlan sebebi olup, C. Savcısının nisbi butlan nedeniyle evliliğin iptalini isteme yetkisi bulunmamaktadır. İsteğin reddi yerine kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.04.03.2009 (Çarş.)...

                  UYAP Entegrasyonu