Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A. isimli kişi ile ile aldattığını, ameliyat olduğunda yeterince ilgilenmediğini, arabasını satıp bedelini nereye harcadığını açıklamadığını, ortak çocuğun, ayrıldıktan sonra annesinin ... ile olan ilişkisini anlattığını, ortak eve geldiğini uygunsuz telefonda resim çektiğini bunları gördüğünü anlattığını, kadının, sürekli olarak müvekkiline bağırdığını, davacının evlilikleri boyunca üzerinde düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, aldattığını, baskı kurduğunu evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını bu nedenle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, lehine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 2.Davalı-davacı erkek vekili, birleşen dava dilekçesinde özetle; Niğde Aile Mahkemesi'nin 2021/198 Esas sayılı dava dosyası ile ayrı bir dava açarak asıl dosya davacısı ...'...

    , alkol ve uyuşturucu madde kullanan, ekonomik sadakate aykırı davranan davalının boşanmaya yol açan olaylarda tam kusurlu olduğu , taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamını imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin mevcut ve sabit olduğu, bu aşamadan sonra tarafları birlikte yaşamaya zorlamanın mümkün görülmediği, ayrıca evliliğin devamında taraflar, müşterek çocuk ve toplum açısından korunmaya değer bir yarar kalmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne ve tarafların zina (TMK 161) ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması dayalı (TMK m. 166/1) boşanma talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiği," şeklindeki gerekçeyle, "Davacının zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebeplerine dayalı boşanma davasının KABULÜ ile tarafların TMK 161 maddesi gereğince ZİNA ve TMK nın 166/1 maddesi gereğince ŞİDDETLİ GEÇİMSİZLİK NEDENİYLE BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları 11/09/2019 doğumlu TC kimlik numaralı Şükran Ayla'nın velayetinin...

    Somut Olay Açısından; Davacı-karşı davalı erkek dava dilekçesinde, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK m.162) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.1661/1) hukuksal sebebine dayanarak boşanma davası açmış, daha sonra davasını tamamen ıslah ederek, öncelikle zina (TMK m.161), bunun kabul edilmemesi durumunda ise evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuksal sebebiyle boşanmalarına karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi davacı-karşı davalı erkeğin davasını reddetmiş, davalı-karşı davacı kadının karşı davasının kabulüyle, tarafların evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1 ) sebebiyle boşanmalarına karar vermiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Asıl dava zina,evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma, birleşen dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme HMK'nun 355 maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; 1- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile yargılamanın açıklığı ilkesi kabul etmiştir. Gerek mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 382 ve devamı maddelerinde gerekse HMK'nun 294/3. maddesi gereğince hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. (6100 s....

      Dosyanın yeniden yapılan incelemesinde tarafların ön inceleme duruşmasında hazır olduğu, ön inceleme duruşmasında taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalının zinası aksi halde evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile boşanma davası olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece de kabul edildiği üzere dava, zina (TMK m. 161) olmadığı taktirde evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı (TMK m. 166/1-2) boşanma davasıdır. O halde “yapılan yargılama ve toplanan delillerden mahkemece tarafların zina sebebiyle boşanmalarına karar verilmiş ise de; tarafların barıştıkları 2013 yılı Ağustos ayından davanın açıldığı 16.02.2015 tarihine kadar davalı erkeğin zina fiilini gerçekleştirdiği toplanan delillerle kanıtlanamamıştır....

        Davalı/davacı erkek vekili; boşanma kararı dışındaki kısımlara yönelik olarak istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, evlilik birliğinin sarsılması (TMK 166/1,2) nedenine dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet eşyası alacağı, karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK 166/1,2) nedenine dayalı boşanma ve fer'ileri, birleşen davalar ise, Türk Medeni Kanununun 197.maddesi uyarınca ayrı yaşamada haklılık iddiasına dayalı tedbir nafakası ve zina (TMK md 161) nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Anayasanın 141/3.maddesi "Bütün mahkemelerin hür türlü kararları gerekçeli olarak yazılır" buyurucu hükmünü içermektedir....

        Dava; zina (TMK md. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenlerine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine, birleşen dava ise; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir....

        Hükme karşı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından katılma yoluyla istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinin incelenmesinde özetle; kadın tarafından açılan zinaya ilişkin davanın hak düşürücü- zaman aşımı süresinin geçmiş olması nedeniyle reddinin gerektiğini, asıl zina yapanın kadın olduğunu, erkeğin kusurunun ispat edilemediğini, TMK 166/1 e dayalı davanın da reddinin gerektiğini, kararın gerekçesinde kadının zinası kabul edilmesine rağmen, erkeğin davasının TMK 166/1 maddesi gereğince kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE; Asıl dava; zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Karşı dava ise; evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/06/2019 NUMARASI : 2015/585 ESAS - 2019/461 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki karşılıklı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davalarının zina nedeniyle boşanma davasının, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmakla; dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü; ASIL DAVADA İDDİA: Davacı/davalı erkek vekili 03/08/2015 tarihli dava dilekçesinde öz olarak; tarafların 04.11.2005 tarihinde evlendiklerini, ortak 9 yaşında Batuhan isimli çocuklarının bulunduğunu, her iki tarafında diş hekimliği mesleğini yaptığını, davalının davacı ile mesleki ve kişisel yarış içinde bulunduğunu, bunun da ortak hayata yansıdığını, davalının sosyal ortamlarda da davacıyı baskı altına aldığını, cinselliği...

        Ancak bu yön temyiz edilmediğinden bozma nedeni yapılmamış, yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir. .../... 2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 3-Davacı-davalı kadın tarafından açılan dava Türk Medeni Kanununun 161. maddesinde düzenlenen zina hukuksal sebebine dayalıdır. Türk Medeni Kanununun 166. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı bir davası bulunmamaktadır. Münhasıran özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan bir boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK m. 166/1) dayalı olarak karar verilmesi mümkün değildir. Zira hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır ( HMK m. 26/1). Ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez....

          UYAP Entegrasyonu