Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile açtıkları boşanma davasının kabulü ile müvekkili yararına 100.000,00TL manevî tazminata karar verilmesi dava ve talep etmiştir....

    DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın yapmış olduğu zina eylemleri sebebiyle TMK 161 maddesi gereği zina nedeniyle olmadığı takdirde, davalının toplum anlayışları ile bağdaşmayacak şekilde hayat sürmesi nedeniyle TMK 163 maddesi gereğince haysiyetsiz hayat sürme, olmadığı takdirde ise davalının ağır kusurlu davranışları neticesinde TMK 166/1 maddesi gereği evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, evlilik birliğinin kendisine yüklemiş olduğu görevleri yerine getirmeyen sadakat yükümlülüğünü ihlal eden davalı ile boşanmalarına, davalının müşterek çocuklar üzerindeki yükümlülüklerini layıkıyla yerine getirmediğinden dolayı Bafra 2....

    DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuklarının velayetinin tarafına verilmesini, 20.000,00 TL manevi ve 10.000,00 TL maddi tazminat ile aylık 1,000,00 TL nafakaya hükmedilerek boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLER:Tarafların nüfus kayıt tablosu, tanık, zabıta araştırmaları dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:"davalı erkeğin sürekli ailesini maddi ve manevi anlamda ihmal ettiği (bkz. tanık anlatımları), eşine şiddet uyguladığı , şiddetin davalının anne ve babası ile aynı evde yaşamaktan dolayı da arttığı Mahkememizce sabit görülmüştür. Gerçekleşen bu olaylara göre evlilik birliği temelinden sarsılmıştır....

    Mahkemece, erkeğin evlilik birliğinin temelinden sasılması sebebine dayalı boşanma davasında, "güven sarsıcı davranış" vakıası yönünden bir değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. Oysa erkek tarafından ıslah dilekçesi ile, kadının zinasına dayalı ayrı bir boşanma talebinde bulunulduğu gibi, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile açtığı boşanma davasında da kadın yönünden güven sarsıcı davranış vakıasını da ileri sürdüğü, diğer bir ifade ile kadına güven sarsıcı davranış kusurunu atfettiği anlaşılmaktadır. Bu hale göre, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile açtığı boşanma davasında, erkeğin ıslah dilekçesi ile ileri sürdüğü "güven sarsıcı davranış" vakıası yönünden bir değerlendirme yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. VI....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...Dinlenen davalı tanıklarının beyanlarından da evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalının kusurlu olduğuna kanaat edilememiştir. Davacı her ne kadar beyan dilekçesinde davalının başka bir kadın ile olan fotoğrafını dosyaya sunmuş ise de, bu olaya dava dilekçesinde davalıya kusur izafe eden olay olarak dayanılmadığı, yargılama sırasında dosyaya sunulduğu dikkate alınarak, bu delile davalının kusurlu davranışı olarak itibar edilmemiştir. Davacı tarafından davalının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kusurlu olduğu ispat edilememiştir. Belirtilen tüm bu nedenlerle ve Antalya BAM 2. H.D.'...

      Mevcut delil durumuna göre tarafların evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenemeyecek derecede temelinden sarsılmıştır. Evlilik birliğinin sonlanmasına neden olan olaylarda davalı tam kusurludur. Davacıya yüklenebilecek kusur bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesinin gerekçesinde ve kusur tespitinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalının kusur tespitine dair istinaf başvurusunun esastan reddi gerekmiştir....

      Dosya incelendiğinde; davacı taraf, dava dilekçesinde evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olarak herhangi bir vakıa bildirmediği gibi tanık da dahil herhangi bir delil sunmamıştır. Davalının boşanmayı kabul ettiğine ilişkin beyanı tek başına TMK 184. maddesi gereğince Mahkemeyi bağlamayacağı gibi, dava dilekçesinde dayanılmayan bir vakıanın davalıya kusur olarak atfedilmesi de mümkün değildir. Davacı tarafın evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı hususunu ispatlayamadığı anlaşılmakla TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olarak açılan boşanma davasının reddi kararının yerinde olduğu, davacının istinaf talebinin reddi gerektiği, Anlaşılmakla; karar usul ve yasaya uygun bulunulmakla davacı tarafın yerinde görülmeyen istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

      İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava; TMK'nın 166/1. maddesinde yer alan, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir". Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir." Dosya incelendiğinde; tarafların 28/06/2007 tarihinde evlendikleri, bu evlilikten müşterek çocuklarının bulunmadığı anlaşılmaktadır....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından, kusur belirlemesi, tedbir nafakası ve velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek tarafından kadın eş aleyhine evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davası açılmış, ilk derece mahkemesince erkeğin davası ispatlanamadığı gerekçesiyle reddedilmiş ve erkeğe kusur yüklenmemiş, ilk derece mahkemesinin bu kararına karşı davalı kadın tarafından tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge adliye mahkemesince “ Davacı erkeğin 2013 yılında müşterek evden ayrıldığı, eşiyle ve çocuklarıyla ilgilenmediği, evlilik birliğinin gereklerini yerine getirmediği, güven sarsıcı davranış sergilediği, böylece davacının boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu anlaşılmıştır....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan karşılıklı boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı-karşı davalı taraf; kadının kabul edilen karşı davası, kusur tespiti, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile reddedilen asıl davası ve tazminat talepleri yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

        UYAP Entegrasyonu